The Yıkık Babies | Tokyo RevengersXyou

İnui x reader (ft. koko)

(çeviri hatası olabilir  anlamadığınızı sorun)

hajime kokonoi ve seishu inui

"Pardon?" Sen kıkırdarken kardeşin azarlıyor, elleri kalçasında yüzünü buruşturarak. "Ah hadi, sevmenin nesi yanlış Inui?"

"Her şey?"

Gözlerini gülümseyerek devirdin, kanepeden ayağa kalktın, Koko ise yüzünü süsleyen kafa karışıklığıyla seni takip ederken sen onu ihmal etmeye devam ediyorsun.

"Bunu ne zaman anladın? Sevebileceğin onca adamdan Inupi mi?" İnanamayarak sordu. Belki de sen ve sarışının çocukluğunuzdan beri yakın arkadaş olduğunuz gerçeğine kördü. Belki de ikisinin de reform okuluna gönderilmeleri nedeniyle ayrılmanız ve şimdi eskisi gibi aynı yolda tekrar bir araya geldiğinize göre, o kalıcı duygular hala sizinle temas halindeydi.

"Kendin söyledin Koko. Bu Inupi - kelimenin tam anlamıyla onun hakkında yanlış bir şey yok."

"Bu müstehcen."

"Onu sevdiğim için mi benden sadece arkadaş olduğumuz için mi yoksa onu sevdiğim için mi benden nefret ediyorsun çünkü o benim kardeşlerimin en iyi arkadaşı?" Koko, sen onun karşısında bacak bacak üstüne atarak otururken kanepede otururken bir hışım çıkaralım. "İkimizin en küçüğü sensin." Sen ona yastık fırlatırken o amaçsızca tartıştı.

"Bu savunmacı kardeş hareketini durdur Haji! Inui'nin bilmediği şey onu öldürmez." Neye bu kadar baskı yaptığını anlamakta zorluk çektiğin için hayal kırıklığıyla iç çekerek söyledin. Ağzından kaçırdığı doğru -sadece diğer çocuğa düşkün olduğun gerçeği- ama bunu Koko'nun ya da herhangi birinin duyması gerekmiyordu.

"Neyi bilmiyor? Ah anlıyorum." Sesinde, ikinizin de aynı anda ayağa kalktığı ve bir kardeşin sırıttığı, diğerinin ise onun bir sonraki planını okuduğunuzda paniğe kapıldığı noktaya dikkatinizi çekmeye yetecek kadar hafif bir yaramazlık iması var.

"Bu altın."

"Cesaret etme, Kokonoi!"

"Tartışmada ne var?" Inui, sırf ondan sırrı saklamak için birbirlerinin boynunu kesmeye hazır olan iki figürün üzerine yürürken gözlemler. Hajime gülümseyerek kollarını göğsünde kavuşturur ve sarışın yanınıza oturur, siz kahvenizi tutarken size bir fincan kahve verir ve sessizce ona teşekkür eder.

"Sanırım Y/N sana bir şey söylemek istiyor."

"Yok canım? Pekala, tükür." Kardeşine göndermek için gerçek bir hançer kullanabilirdin ama gözlerin şimdilik boştu. Inui'ye bile bakamadınız - piç bakışında o kadar yumuşaktı ki, nasıl baskı altında olduğunuza ve güzel çocuk tarafından nasıl korkutulduğuna yardımcı olmuyordu.

"Sadece seninle dalga geçiyor." Cevap verdin, tüm bu aksiliği başka birine yönlendirmesi için onu salladın. Seishu diğer kişiye dönerek içine sürüklendiği budalalığa tek kaşını kaldırdı.

"Onunla birlikte." Sarışın ikinizi de talep ediyor. Her gün karşı karşıya kaldığı bu kardeş rekabetinin üstesinden gelemeyecek olan şey uykululuğu olabilirdi ama tek istediği o anda ve orada uyuklamaktı, bu yüzden yeterince beklentiyle teslim oldu. İçini çekip başını omzuna koyarken, gözlerini kapatırken kalbin ne kadar ani olduğuyla çöker.

"Hadi Y/N. Bildikleri onu öldürmez."

"Siktir git, Hajime."

Üzerinizde uyuyan güzele bakarken, kimin diğerini daha iyi kızdırabileceğine dair bu sefil yarışmayı kazandığını bilerek odadan yeni çıkan kardeşinizin verdiği sıkıntıyla başınızı onunkine yaslarsınız.