KISA BİR KESİT

1.7K 34 2
                                    

Kitaba başlamadan önce Şehzade Mustafa'nın idam edildiği zamana gidip birkaç bilgi vermek istiyorum. Lazım olabilir diyerekten...

Şehzade Mustafa kardeşi Şehzade Mehmet'in ölümünden sonra Saruhan sancakbeyliğine kendisinin değil, kardeşi Şehzade Selim'in geçmesi üzerine Konya'ya atandı. (1549)

Bu zamanlar taht yarışında Hürrem Sultan'ın yanında olan veziri azam Rüstem paşa, şehzade Mustafa ağzından mektuplar yazmaya başladı. Onun mührünü çalarak onun adına İran kralına mektuplar yazdı. Mektuplarda babası hayatta olmasına rağmen tahta gözü olduğunu her an isyan durumunda olduğunu yazdı ve bunları padişaha sundu. Kanuni Sultan Süleyman ilk başta bunlara inanmadı.

Şehzade Mustafa'nın kendi adamları Şehzade Mustafa'ya "Hünkarımız tahtı size bırakacak lakin Rüstem Paşa buna engel oluyor. Siz en iyisi sakal bırakın ve tuğ dikin ki babanız niyetinizin olduğu anlasın ve tahtı size bıraksın.'' diyerek kandırmaya çalışmıştı. Şehzade Mustafa tuğ dikmiş, sakal bırakmıştı. Sakal bırakmak ve tuğ dikmek padişahlık alâmetiydi, Sultan Süleyman oğlundan şüphe duymaya başlamıştı. Ve Sultan Süleyman şeyhülislâm Ebussuud efendiden akıl almıştı.

(Tuğ:Padişahların başlarına taktıkları başlıkların ön tarafında bulunan tüy veya püskül biçimindeki süs.)

(Nahçıvan seferi sıraları 1553)

Osmanlı padişahı Sultan Süleyman yorgun ve yaşlı olduğu için İran seferine kendi katılmak yerine serasker olarak veziri azam Rüstem Paşa'yı tayin etti. Ancak halk ve yeniçeriler Şehzade Mustafa'nın serasker olarak ordunun başına geçmesini, padişahın yaşlandığını ve artık tahtı Şehzade Mustafa'ya bırakmasını istiyorlardı.

Rüstem paşa bunu padişaha bildirerek onu ordunun başına davet etti. Padişah haberi alınca Rüstem Paşa'yı geri çağırdı ve 1553'te İran seferine kendisi çıktı.

5 Ekim Eğerli Konya'da sefere giden padişahı Şehzade Mustafa ordusuyla bir birlikte karşıladı.

Şehzade Mustafa babasının elini öpmek için padişahın otağına yürüdü, silahsız bir şekilde otağdan içeriye girdiğinde onu 7 dilsiz cellat bekliyordu ve hemen üstüne atılarak boğmak istedilerse de Şehzade Mustafa bunların elinden kurtulup kaçarken, dönemin güçlü güreşçilerinden biri olan ve saray hademeliği de yapan Zal Mahmud ağa yetişerek şehzadeyi yere düşürüp boğmuştur.

Şimdi kitabımıza geçebiliriz, bu hatırlatmayı yapmasaydım kitabın başını anlamayabilirdiniz

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Şimdi kitabımıza geçebiliriz, bu hatırlatmayı yapmasaydım kitabın başını anlamayabilirdiniz...

Taht-ı MustafaWhere stories live. Discover now