SESSİZ ÇIĞLIK

63 25 9
                                    

Evet arkadaşlar yeni bölümüzle karşınızdayım, bu arada kitabımız edebiyat alanında 9,28 bin hikaye arasından 91. sıralamaya ulaşmış. Bundan dolayı çok teşekkür ederim :)




( URAZ'IN DİLİNDEN )

Öyle güzel bakıyordu ki çevreye, gözleri hep gözlerimde buluşsun istiyordum. Gözlerine baktığımda farklı bir bağımlılık yapıyordu resmen, neden bu kadar bakıyordum ona biliyor musunuz ? çünkü gözleri bana annemi hatırlatıyordu, daha ben çok küçükken aynı arabada ilk aşkıyla trafik kazası geçiren annemi. Ben hem babamı hem de annemi daha ilkokula bile başlamadan kaybetmiştim. Siz daha çok küçükken enkaza uğramak ne demek bilir misiniz? 

Teyzem bana hep " senin gözlerinde bir masumluk yatıyor oğlum, daha önce bu bakışları kimsede görmedim ben " diyor. Gerçekten öyle miydi ? inanın hiçbir fikrim yok. Ama Nehir'in gözlerinde bir masumluk değilde enkaza uğramış, kalbi kırık bir kız gördüm ben. Ben içimden bunları düşünürken o da etrafı izliyordu, bu kadar sessizlik yeterdi;

- Nehir burası sıkıcı olmaya başladı sanki, farklı bir yerlere mi gitsek ? hem birbirimizi de tanımaya çalışırız olmaz mı ?

Biraz düşündükten sonra ;

- Aslında olabilir Uraz,  kendimi toparlamam için de iyi bir fırsat, ama nereye gideceğiz ki  dedi.

Onu benim için en özel yere götürecektim, Nehir'e gidince buranın benim için ne kadar özel olduğunu söyleyecektim.

- Sürpriz olsun gidince görürsün, dedim. O da gözleriyle onay verdi, birlikte yürümeye başladık, sanki Nehir'i de yıllardır tanıyordum gibi hiç yabancılık çekmiyordum, görünen o ki Nehir de aynı durumdaydı. Sonunda benim için en özel yere gelmiştik.

- Burası Bostanlı Sahil Yolu, diğer adıyla en özel yerim. Ne zaman üzülsem, kızsam veya mutlu olsam buraya gelirim. Ama bu sırrımı sadece sen biliyorsun, deyip tebessüm etti. 

Ortak yönümüz olması hoşuma gitmişti çünkü benim de en özel yerim, duygularımı paylaştığım yer sahil yoluydu ve bunu kimseye söylememiştim.

- İnanır mısın Nehir bilmiyorum ama seni tam da bu yüzden buraya getirmiştim ben.

- Anlamadım Uraz ne demek bu ?

- Benim için en özel yer Bostanlı Sahil Yolu. Derdimi, acımı, hüznümü, kayıplarımı, kazandıklarımı yani bütün duygularımı gelir burada yaşarım ben, dedim.

O an gözleri gözlerimde buluştu;

- Peki bugün neden geldin buraya, ne yaşadın ki Uraz ? 

Gözleri dolmuş bir şekilde bana bu cümleyi kurmuştu.

- Bugün buraya geldim çünkü en yakınımı kaybettim, onun acısını yaşıyorum ve hayatıma yeni birisi girdi, yani kazandığımı da göstermek istedim, dedim. 

İnsan kaybederken kazanabiliyordu, iki durumu aynı anda yaşıyordum, UMULMAZ bir GERÇEKTİ, imkansızı başarıyordum. Nehir konuşmak istiyor gibiydi ama susmayı tercih ediyordu.

- Nehir konuşmak istiyorsun, ihtiyacın var ama bağırmıyorsun, konuşmuyorsun, kırmıyorsun, dökmüyorsun, dedim. 

Denize dalmış bakarak;

- Biliyor musun? sessizlik en güçlü çığlıktır Uraz, ben bağırıyorum, konuşuyorum, kırıyorum, döküyorum ama kendime yapıyorum, içimde ne denli kıyametler, felaketler var anlamıyorsun çünkü beni tanımıyorsun, deyip ağlamaya başladı. Sessizce ağlıyor , o güzel gözlerden birer birer yaşlar süzülüyordu, bende ona yaklaşıp gözlerini sildim. Neden der gibi bakıyordu bana, neden gözlerimi siliyorsun, neden gözyaşlarımı dindirmeye çalışıyorsun ? der gibi.

- Çünkü ağlamanı istemiyorum Nehir, yakışmıyor , dedim. 

Neden diye sormamıştı seslice, içinden sorar gibi bakmıştı sadece. Ama ben sesli cevap vermiştim, sessiz çığlığımızı yenmek için, ellerini tutup gözlerine baktım.

- Uraz benim gitmem lazım, görüşürüz...

Dedi ve gitti, içinde üzgün, mutsuz ve en önemlisi hislerini kaybetmiş bir kız gibiydi. Sessizliği seviyordu yada öyle olmak istiyordu. Sessiz olmak, sessiz çığlıklara kapılmak onu daha kötü yapıyordu, ama izin vermeyecektim.

Onu ben iyileştirecektim...











Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum, sizce Nehir'in sessiz çığlıkları sevmesinin veya öyle olmak istemesinin sebebi ne ? 

Yeni bölümle akşam görüşmek üzere :)


UMULMAZ GERÇEKNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ