İşte ve Aşkta (ReyMir)

1.Bölüm

Reyyan'dan

  Bordo kalem elbisemi giymiştim. Bi iki düğmesini açmıştım ve çatalım belli belirsiz görünüyordu. Saçım yarım topluydu ve açık kısmı omuzlarımdan sarkıyordu. Ayağımda ise topuklularım vardı.

Bi toplantı için çağırılmıştık ve Miran da orda olacaktı. Onu hiç göresim yoktu, çünkü tüm şirket dün gece yine başka bi kızla gününü gün ettiğini konuşuyordu. Odaya girdiğimde bakışları bana çevrildi, herkesin masanın etrafındaki yeri belliydi. Biz de karşı karşıya olacaktık. Karşısına oturduğumda gözleri beni süzdü.

- Günaydın Reyyan.

- Günaydın Miran bey.

- Bey. Bey olduğumuza göre sanırım bi sorun var. Fark etmeden bi şey mi yaptım?

- Yoo, şirketteyiz. Ne gibi bir sorun olabilir? Derken saçlarımı geriye attım ve bakışları göğüs çatalıma düştü. Çapkın ifadesini silmeden gözlerime baktı.

- Yalnızken bey-hanım yoktu ama, sen bilirsin.

- Birazdan gelecekler ama, sen bilirsin, dediğimde kapı açıldı. Babam ve Mehmet bey gelmişti. Başka kimse yoktu.

Babam: Oturun çocuklar oturun.

Mehmet bey: Sizinle konuşacak şeylerimiz var, o yüzden topladık sizi sabahın bu körü. Ben Hazar'a dedim öğlenler çuvala mı girdi diye ama, dinletemedim, dediğinde oturmuştuk.

Babam: Mehmet, benle mi uğraşacan ya konuya girsene.

Mehmet bey: Şimdi çocuklar, biliyorsunuz biz senelerdir ortağız. Ama ailedekiler bir türlü arayı düzeltemedi. Gönül'le Azat, annemle Nasuh ağa. E siz de böylesiniz.

Miran: Ee?

- Yani yapabileceğimiz bir şey yok, çok isterdik araları iyi olsun ama, olmuyor.

Hazar: İşte, yapabilecek bir şey var Reyyan. Aileleri birleştirmek.

- O ne demek?

Hazar: Aileler nasıl birleşir kızım? Bir evlilikle.

- Yani, Gönül'ü ve Azat'ı kast ediyorsunuz heralde. Onların arasını yapmamızı falan, değil mi?

Mehmet bey: Hayır Reyyan, sizi kast ediyoruz.

- O ne demek? Nasıl biz? Miran- deyip ona döndüğümde yüzünde bir şaşkınlık ifadesi olsa da bana baktığında yine o muzip ifade vardı yüzünde.

Hazar: Miran sen ne dersin oğlum?

Miran: Valla siz öyle uygun bulduysanız, ben laf etmem. Hem biz Reyyan'la senelerdir tanırız birbirimizi. Aramızı düzeltmek için de bir fırsat olur.

- Hayır. Çok erken değil mi? Daha hiçbir şey olmadı ki, bizim bi ilişkimiz bile yok.

Mehmet bey: O da olur kızım. Siz birbirinizi tanıyorsunuz hem, sadece bi alıcı gözüyle bakmanız gerek.

Hazar: Kesinlikle. Reyyan sen biraz daha düşün. Sonra zaten adetler yerini bulur, adı koyulur. Ama bizden size müsade. Gezin, dolaşın. Mehmet'in dediği gibi alıcı gözüyle bakın birbirinize. Siz sınırlarınızı bilirsiniz, biz size güveniyoruz.

Mehmet bey: E biz kalkıyoruz artık gençler. Siz de şu durumu aranızda bi konuşursunuz. Hadi Hazar, Lütfi beyler bekliyor yukarda yanlarına gidelim.

Hazar: Hadi, deyip kalktılar. Ben hala şoktaydım. Miran'la günün birinde evlenmeyi hep isterdim içten içe ama bu kadar ani olmasını beklemiyordum. Üstelik Miran çapkınlık huylarından vazgeçmemişken.