Gelecek Güzel Günlerden Bi Gün (Part1)

381 15 5
                                    


2 yıl sonra

Bugün üniversite tercih sonuçlarının açıklandığı gün. Tolga elinde telefon Ömer'i ararken bir yandan da söyleniyordu. "Bu nasıl bir uyku sevdası böyle ya!" Telefon açılınca karşıdan anlamsız homurdanmalar duydu. Sonra ömer "bu saatte beni aramanın önemli bir sebebi vardır umarım Tolga? Kıymetli uykumu böldün!" son kısımda sesini yükseltirken.

"Gerizekalı! Sonuç açıklandı üstelik öğlen oldu hala ne uykusu lan!" Karşıdan düşmeye benzer bir ses gelince Tolga güldü. Harbi salaktı bu çocuk nasıl oluyordu da tıp kazanacak kadar başarılı olabiliyordu ki! "Ne demek sonuç açıklanmış,şaka yapıyorsan gebertirim seni Tolga!" dedi ayılmaya çalışan sesiyle ömer.

"Çabuk buraya gelsene o zaman. Laptopu da getir,internet kafeye para mı vereyim bi de" diye ekledi ömer. Yavaş yavaş heyecan yapmaya başladığı sesinden belli oluyordu. Bu durum Tolgayı daha çok güldürdü.

"Fakir kere fakirsin oğlum sen ya. Bekle tamam arabama atlayıp geliyorum" diyerek arabasına bindi. "Oğlum telefonu kapat artık. Sevgilim de arıyor beni ona döneceğim" dedi ömer çay suyunu koyarken.

"İnadına telefonu kapatmazdım ama hadi bugünlük uğraşmayacağım seninle"derken ömer telefonu yüzüne kapattı. "Bak seenn! Bunun intikamını alırım ama ömercik"

Ömer sevgilisinin telefonunu açtı bir yandan kahvaltılıkları masaya dizerken. "Aşkım 1 saattir seni arıyorum ya" diyen sevgilisine gülümsedi ömer ve "Tolga bi salmadı aşkım kusura bakma" dedi. "Oğulcan ve tolgayı artık kıskanacağım bu ne yaa" diye şaka yaptı Süsen.

Ömer kahkaha atarken "Tolga laptopunu getiriyor yolda sonucuma bakacağım malum benim külüstür telefondan açamıyorum interneti. Sende kop gel" dedi. Süsen oturduğu kafede hesabı isterken "oluur. Sonra da kutlama yapalım ama tüm gün" dedi neşeli sesiyle.

Ömer tam o an yaptığı öküzlüğü fark ederken "Süsen sen nereyi kazanmışsın" dedi korku dolu sesiyle. Eğer sevgilisiyle aynı şehir tutmadıysa buna çok üzülürdü. Uzak mesafe ilişkisi yürütmek istemiyordu,süsen hep yanında olsun istiyordu.

Süsen Ömer'in düşüncelerini iyi bildiği için telaşını anladı ve "Aşkım zaten tüm tercihlerde aynı yerleri yazdık. Ben seninle birlikte bakmak istiyorum o yüzden bakmadım. Tahmin ettiğim gibi sende daha bakmamışsın. Ben geliyorum yanına. Beni bekle beraber bakacağız,tamam mı? " dedi süsen.

Ömer o görmese de başını sallayıp "olur aşkım benim bekliyorum seni çabuk gel" diyerek telefonu kapattı. Süsen kafeden çıkarken yüzünde güzel bir gülümseme yer etmişti bile.

Oğulcan paldır küldür içeri dalınca yerinde sıçradı ömer. "Oğlum yavaş lan!" diye bağırdı oğulcana. Oğulcan gülerek omuz silkti ve "sonuçlara bakmadın dimi daha" diye sordu.

Ömer cıklerken "tahmin etmiştim zaten. Eee internet kafeye mi gideceğiz,benim laptop bozuk biliyorsun. Tamir parası da bulamadım. Telefondan baksak diyeceğim ama benim telefon çok donuyor"diye ard arda konuştu. Ömer "geç otur kahvaltı yapalım. Tolga laptopunu getiriyor ordan bakarız" dedi.

Sonra aklına bir şey gelmiş gibi yerinde kıpırdanınca oğulcan "noldu ya" diye sordu. Ömer "kaana mesaj atmayı unuttum" dedi kaana mesaj yazarken. Anında görüldü olunca onun da kendisine mesaj attığını fark etti. Ömer gülümseyerek "kaan kop gel. Hepimiz toplanıp sonuçlara beraber bakacağız. Seni bekliyoruz" diye yazıp gönderdi.

Kaansa " aaa bakmadınız mı daha? Bende bakamadım heyecandan. Birlikte bakmak daha iyi olur. Tamam geliyorum" yazmıştı. Kaan hazırlanıp çıktı evden. Acayip heyecanlıydı.

Tolga, kapıyı heyecanla açan Ömer'e sırıttı. Yol boyunca aramış ve mesaj atmıştı. Bekledikçe heyecan yaptığının farkındaydı. Daha Tolgaya bile sormamıştı sen baktın mı diye.

"Ömercik insan bi der ki sen baktın mı? Ya aynı şehir olmazsa? Ev arkadaşı olma planımız suya düşerse? " diyerek içeri girdi.

Ömerin düşen yüzünü gördü. " O aklıma geliyor zaten. " diye mırıldandı ömer. Tolga masaya oturup laptopu açarken " merak etme öyle bir şey olmaz. Tercihleri uyumlu yaptık. Ama olursa bile ben bi yolunu bulurum. Senin gibi fakir miyim oğlum ben" dedi muzip sesiyle. Ömer buna karşılık hafifçe kafasına vurdu.

"Oğulcan burda olur sandım ben. Nerde bu çocuk?" dedi Tolga. Ömer Tolganın dalga geçeceğini bilerek "kola almaya gitti.. kutlama için" dedi fısıldayarak.

Tolga "Ne diyorsun duyulmuyor ki" deyince yüksek sesle tekrar etti dediğini. Tolga'nın önce kaşlarını havalandı ardından kahkahalara boğuldu. Ömer ters ters bakarken daha çok güldü. "Çocuk muyuz oğlum biz ya? Ne kolası. Çıkarız hep beraber dışarı. Kutlarız. Kola diyor ya!" dedi kahkahalarının arasında.

Çalan kapı Ömer'in imdadına yetişince koşarak kapıyı açmaya gitti. Kaan elinde laptop çantasıyla dikiliyordu. "Beni beklediniz dimi bakmadınız?" diye heyecanlı sesiyle sorunca ömer "tabi ki oğlum beraber bakacağız. Daha süsen gelmedi hem" dedi.

Kaan içeri geçince Tolga'nın yanına oturdu. "Sen niye heyecanlısın, kesin tuttu işte hukuk" dedi Tolga kaanın heyecanlı yüzüne bakarken. "Ya aynı şehir tutmazsa? Ben sizden ayrılmak istemiyorum. O eski yalnızlığıma dönmek istemiyorum ki" dedi üzgün bir sesle kaan. Tolga omzunu sıktı tek eliyle ve gülümsedi. "Gereksiz yere üzme kendini bu 5li aynı şehirde okuyacağız" dedi.

Mutluluğa UlaşmakWhere stories live. Discover now