11- RENKLER MEZARLIĞI (SEZON-1-)

206 13 4
                                    


Mc; Seksendört - Anlayamazsın

Ayaklarım uzun merdivenden adım adım iniyorlar. Peki nasılım? Çözemediğim ve aldığım saçma kararlar ile nasılsın Meriç? Sorması bile şaka gibi elbette bir köşede gebereceğim günü bekliyorum. Ki o güne az kaldı ama henüz yapacaklarım bitmedi. O zaman ölmeden önce bütün listeyi tamamlamalıyım.

Apartmanın önüne benim için bir motor bırakılmıştı. Ah bu adam beni anlıyor(!) Motora bindimdiğim de Kardelen karşıdan geliyordu. Başımı sağa yatırdım ve gelmesini bekledim. Konuşacak gibi duruyor.

"Hanımefendi." Kaşımı kaldırdım. Bu adama nezaketi kim öğretti?

"Karanfil?" Dedim şüpheli bir sesle. "Acaba silaha ihtiyacınız olacak mı?" Tamam, kesinlikle Kayra söylemiş olmalı. Yanımda bıçağım var silaha ihtiyacım olursa, istediğim de alabilirim zaten.

"Hayır, benim yumruklarım yeter. Sen git de Altınuğ'a bak." Ne de olsa bebekler gibi bakılıyor. Buse onu bir yere yollamaz. Küçük liseli.

Bana dik dik baktı. Omuz silkip kaskı Karanfil'e fırlattım. Tek eliyle kaskı yakaladı ve tuttu. Önüme döndüm ve motoru çalıştırdım. Züccaciye tam olarak çingene mahallesinde! Lanet olası adam ne işi var orada? Umarım buradan birşeyler çıkar yoksa gidip Mevlüt'ü baştan öldüreceğim.

Dar sokaklardan geçerek çingene sokağına girdim. Motorla monoton bir hızda giderek züccaciyenin önünde durdum. Motordan indiğimde küçük kızlar küçük bedenleriyle etrafta dans ediyorlardı. Rengârenk elbiseleri ve boncuklarıyla çok sevimliler. Bir kaçı beni görünce dansı bıraktı ama koyu saçlı kız dans etmeye devam ediyordu. Bir ara bu kızlardan ders alsam iyi olur. Karakız'dan çok daha iyiler.

Etrafta ki fısıltı ve bakışlar eşliğinde küçük züccaciyenin içine girdim.

Etrafta ki fısıltı ve bakışlar eşliğinde küçük züccaciyenin içine girdim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Cam ve porselen şeylerden yapılmış heykelcikler ve tabaklar var. Hepsi rengârenk ama baskın olan bir kırmızılık var. Etrafa mumlar ve küçük zillar serilmiş. Eski fenerler ile de aydınlatma sağlanıyor olmalı. Eskimiş atmosferi de hoştu.

"Kimse var mı?" Aslında Narin kısaca buranın sahibini tanıtmıştı. Aza diye bir kadındı. Tek başına burada yaşıyormuş ve garip şekilde çok şey biliyormuş.

"Biraz bekle küçük kız geliyorum."

İki tane olan rafların arkasından güzel yüzlü, boyu kısa kocaman takıları olan bir kadın çıktı. Saçlarını siyaha boyamıştı. Uzun kupürleri ve güzel bir makyajı vardı.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
BERMUDA +18Where stories live. Discover now