bölüm 14

6.2K 176 10
                                    

Medya; Eren

Eren'in ağzından:

Eve gelmiştik şuan ise alaz ve ben giyinme odasına girmiştik ben kıyafetleri alıp çıkacağım sırada

"Burada giyin" diye alaz in sesi geldi

"Yok ben banyoda giyinirim"

"Eren burda giyinebilirsin biz artık evliyiz alışman gerekiyor ayrıca bir daha böyle birşey yapma yanarsın"

Ayağımı sürüye sürüye geri geldim ve kıyafetimi çıkartıp hızlıca pijamalarımı giydim o sırada bazı gözlerin esiri olmuştum. İkimiz de giyindikten sonra alaz direkt yatağa yattı ben daha yatağın başında durmuş alaz a bakıyordum.

"Gelsene eren davetiye mi bekliyorsun"

"Ş-sey ben koltukta yatsam olur mu" şuan çok utanıyordum biliyorum ben bu adamla evliydim ama ben sevmiyordum ki onu alaz in kolumdan kendisine çekmesiyle hazırlıksız yakalandığım için direkt alaz in üzerine kapaklandım resmen üzerine düştüm alaz kendine çekti

"Bir daha " dedi "bir daha böyle hatalar istemiyorum ne demek koltukta yatayım biz evlendik eren evlendik sana bunu her seferinde hatırlatmak zorunda mıyım şimdi yat ve uyu"

Demesiyle üzerinden kalktım yatağın en ucuna gidip yattım. Bir kaç saniye sonra belimi saran ellerin sahibi beni kendine iyice çekti,sırtımı göğsüne yapıştırdı kaslarını hissedebiliyordum. Ee tabi üzerinde bir şey yoktu altına ise sadece şort giymişti...

Sabah 7:20 alaz'ın ağzından

Üzerime binen ağırlık ile gözlerimi açtım eren kafasını boynuma koymuş kucağımda uyuyordu bu da benim dudağımın kıvrılmasına neden oldu. Yavaşça yatağa yatırdım dudağına bir buse kondurdum ve yataktan kalktım aşağı spor salonuna indim spor yapmaya başladım. Şu sıralar form'dan biraz düşmüştüm sanırım sıkı bir program ayarlamam gerekiyor...

Erenden devam 8:00

Şu sesine uyanmıştım sırtımı yatak başlığına yasladım çok geçmeden su sesi kesildi belinde siyah havlusu ıslak saçlarıyla alaz girdi konuşarak giyinme odasına ilerledi.

"Pazartesi okula başlayacaksın okul için gerekli eşyalar yarın gelecek 2 gün sonra da okula başlarsın"

Vay be ne kadar çabuk halletmişti gerçi para vardı adam da bir telefona bakardı

"Teşekkür ederim"

"Her seferinde teşekkür etmene gerek yok hadi şimdi üzerini değiş ve kahvaltıya gel" deyip çıktı çok oyalanmadan üzerimi giyinip aşağıya masaya indim...

Kahvaltımızın ortasında kapı çaldı yerinden kalkacağım sırada alaz kolumdan tuttu

" bekle ben bakarım otur sen kahvaltını yap" " Iyi tamam" deyip yerime geri oturdum alaz da kapıya ilerledi...

ALAZDAN DEWAM

Kapıyı açmamla kaşlarımın çatılması bir oldu bunun burda ne işi vardı

" niye geldin"

" ne o beni içeriye davet etmeyecek misin"

"Hayır çünkü burdan hemen defolup gidiyorsun"

"Tıck tıck yanılıyorsun alaz duyduğuma göre evlenmişsin ee bana da tebrik etmek düşer değil mi benden sonra kim bu talihli kişi merak ettim açıkcası"

"Merak edecek birşey yok oktay hemen burdan siktir olup gidiyorsun anladın mı beni"

O sırada eren'in sesi geldi "alaz kimmiş gelen " diyerek yanima geldi

"Önemli biri değil arkadaş zaten gidiyordu değil mi" dişlerimi sıkarak oktaya baktım

"A niye öyle diyorsun alaz AŞK olsun" bilerek aşk kısmını yüksek sesle söylemişti şerefsiz " kaç senelik arkadaşınım senin ayıp oluyor ama neyse merhaba ben oktay alaz in arkadaşı sende galiba alaz in eşi şey hımm..."

"Eren adım eren"

"Tanıştığımıza memnun oldum eren"

Oktay elini uzattığında eren de elini uzatıp selamlaştılar erene ters ters baktım elini hemen çekti

"Ee gelsene oktay kapıda kaldin" erenin böyle demesi üzerine bileğini kavrayıp sıktım bana dik dik baktı ne var anlamında kafasını salladı

"Madem çok ısrar ettin erencim bir kahvenizi içerim artık " oktayın içeri girmesi ile erene döndüm

"Bunun cezasını ödeyeceksin merak etme

"Ne cezası yine ne yaptım" dedi bayık bir şekilde

"Kafanı yorma öğrenirsin cezanı çektiğinde " içeriye geçtiğimizde Oktay oturmuş gözüyle evi süzüyordu lanet olsun yapıştı bırakmıyor en kısa zamanda oktay in icabına bakamam gerekiyor erenle birlikte koltuğa yan yana oturduk elini elime kenetledim ve önümde ki ismi lazım olmayan. Şahısa baktım...

ERENDEN DEVAM:

Alaz a ne olduğunu anlamdım daha 15 dk önce birseyi yoktu ama şuan sinirden sol bacağını titretiyordu elimi sıkı sıkı tutuyordu oktay in sorusuyla kafamı oktaya çevirdim

"Ee anlat bakalım eren ne yapıyorsun okuyor musun"

" Evet okuyorum yani bu pazartesi okula devam edeceğim "

Peki mesleğin belli mi ne olmak istiyorsun"

"Veteriner olmak istiyorum"

Bir-kac soru sorduktan sonra oktay komik anılarını anlatmaya başladı o kadar komik çocuktu ki Alaz in varlığını bile unutmuştuk kahvemizi içmiş oktay biraz daha oturup gitmişti

" Ee kaldık mi baş başa "

ESİR "GAY"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin