bölüm 22

4.9K 164 38
                                    

Medya:eren

Eren'in ağzından

Yemeğimizi yedikten sonra bahçeye çıkıp çardağa oturmuştuk alaz sigarasını içerken şimdi tam zamanı diyerek konuşmaya başladım

" Alaz senden birşey isteyebilir miyim"

"Sinirlenmeyeceğim birşeyse söyle"

"Şey yarın berk gelebilir mi"

Sigarasından bir duman daha çekti sonra külliğe bastırıp attı bana dönüp

" Tamam gelsin ama bir yanlışınızı görürsem ikinizin açısından pek hoş olmaz"

"Tamam söz hicbir yanlış yapmayacağız ama şimdi telefonunu kullana bilir miyim berki arayıp haber verceğim"

Cebinden telefonu çıkartıp vardı " şifresi 2131" telefonu alıp berkin numarasını tuşladım allahtan ezberim iyiydi bir kaç kere çaldıktan sonra açtı

"Alo berk ben eren"

"Efendim eren ayrıca bu kimin numarası"

"Alaz in numarası malum telefonuma falan el koyduğu için neyse ya sana birşey diyecektim"

"Ne diyecektin"

" yarın müsaitsen bize gelir misin diyecektim"

"Gelirim ama evi bilmiyorum"

"Hım bem şimdi sama konum atarım"

"Tamam eren görüşürüz"

"Görüşürüz iyi geceler berk"

Deyip kapatmıştım telefonu geri alaza verdim

"Teşekkür ederim"

"Eyvallah" insan bir rica ederim der eyvallah ne ya dağ ayısı ne olacak dışarısı bayağı soğumuştu

"Ben gidiyorum üşüdüm ve uyuyacağım"

"Bekle birlikte gidelim" alaz sigara paketini ve çakmağını alıp yanima geldi hemen yatak odasına çıktık ben direkt yorganin içine girdim bahçede çok üşümüştüm alaz da ışığı kapatıp yanima yattı elini belime atıp beni kendine hapsetti öylece uykuya daldık...

SABAH ALAZ'IN AĞZINDAN

Şirket için üzerimi giyinip bahçeye çıktım batu da hemen yanımda yerini almıştı

"Gözünü erenden ve arkadaşından ayırma olası ters bir durumda beni haberdar et"

" tabi efendim siz merak etmeyin"

"Ayrıca saat başı beni bilgilendir "

"Emredersiniz efendim "...

ERENDEN DEVAM

Güneşin gözümü almasıyla uyanmıştım kim açmıştı perdeyi gerçi alazdan ve benden başkası bu odaya girmeye cesaret edemezdi sadece temizlik ic8n girerlerdi onda da oda da ne ben ne de alaz olmayacaktı ben açmayacağıma göre geriye tek bir kişi kalıyor alaz yorganı üzerimden atıp banyo ya girdim ılık bir duş alıp çıktım bugünberk gelecekti heyecanlaydım üzerimi giyinip masaya indim ama alaz yoktu emine ablada şirkete gittiğini söylemişti tek başıma kahvaltıyı yaptıktan sonra berkle birlikte yeriz diye kurabiye yapmaya mutfağa girdim emine abla ne kadar ben yaparım desede ben yapacağım diye inatlaşmıştım

SAAT 13:30

zilin çalması ile kapıyı açtım berk gelmişti sıkıca sarildim daha fazla kapıda kalmadan salona geçtik berk etrafı gözlemliyordu

"Eviniz de güzelmiş" gözlerimi devirip

"Burası benim evim değil"

"Nasıl burası senin evin değil sel alaz la evli değil misin"

"Evliyim ama onu sevmiyorum illa evliyim diye ev benim olmuyor".

"Of tamam eren birşey demedim"

"Gel hadi bahçeye çıkalım"

"Tamam"

"Aa ben kurabiye yapmıştım sen geç otur ben hazirlim getirim"

Hemen mutfağa gidip bir tabağa yaptığım kurabiyeleri koydum dolaptan meyve suyu çıkartıp bardaklara doldurdum onları tepsiye dizdikten sonra berkin yanına gittim

"İşte kurabiyeler de geldi"

"Vay be eren kardeşim hamarat olmuş"

Ikimizde bu lafa gülmüştük gözümü bahçede gezdirirken batu abi telefonla konuşuyordu çok sürmeden telefonu kapattı batu abiye seslendim dönüp bana bakınca elimle gel işareti yaptım yanımıza gelince

" ne oldu eren"

" Gel batu abi sende bizle otur"

"Yok ya siz oturun"

"Ya batu abi lütfen" biraz yalvardiktan sonra pes edip berkin karşısına oturmuştu berke baktığımda batu abiye yiyecekmis gibi bakıyordu en sonda batu abinin berke soru yöneltmesiyle sessizlik gitmişti

" ne bakıyorsun dik dik açıkta birşey mi gördün "

"Evet gördüm senin gibi izbandut ve konuşmasını bilmeyen birini gördüm"

Batu abi kaşlarını çatıp "bana bak çocuk benimle düzgün konuş dua et erenin arkadaşısın"

"Düzgün konuşmazsam naparsin ha söylesene"

"Emin ol tahmin edemezssin" ortalık iyice kızışmadan araya girdim

" Neyse tamam hadi içeriye girelim acıktım ben"

"Bencede geçelim eren" berkin demesiyle batu abi sabır diliyordu salon kapısından içeriye girdik yemek masasına oturduk emine abla yine sofrayı donaltmisti yemeğe başlamak üzereyken alaz da gelmişti berk ile selâmlaşıp yerini almıştı batu abi elinde siyah dosya ile alaz'ın yanına geldi bir konu üzerinde konuşuyorlardı sonra batu abi gedecekken

"Batu gel sende bize katıl"

"Size afiyet olsun alaz bey sagolun"

"BATU" alaz'ın üzerine bastırarak uyarıcı tonda konuşması ile batu abi direkt benim yanima oturdu şimdi alaz baş köşede ben solunda benim yanimda batu abi karşısında ise berk vardı berk in batu abiye öldürücü bakışlar atması gözümden kaçmamıştı batu abiye de baktigim da onunda berkten farkı yoktu her an patlamaya hazır bir bomba gibi duruyorlardı tel dileğim yemeğin sorunsuz geçmediydi...

Yemek yedikten sonra berk eve gitmek için ayaklanmıştı alaz da geç oldu batu seni bırakır demesiyle berk ve batu abi birbirlerine baktılar berk ne kadar gerek yok desede alaz dinlemedi sonuç olarak berk batu abi ile gitmişti yarın okul olduğu için önce dışımı falan fırçalayıp sonrada kendimi yatağa atmıştım alaz daha odaya gelmemişti çokta takmayarak gözlerimi kapattım

Sabah alaz'ın ağzından::

Sabahın erken saatlerinde kalkmıştım bir kadeh bira alıp bahçeye çıktım bir tanede sigara yaktım emine hanımın telaşlı sesini görünce arkamı döndüm

"Alaz bey yetişin eren" daha lafını bitiremeyen emine hanımı dinlemeden koşar adım yatak odasına çıktım eren oda da yoktu...

ESİR "GAY"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin