bölüm 21

5.1K 167 37
                                    

Medya:alaz

Alazdan devam

Şirkete hangi ara geldiğimi bilmiyordum sinirden yiğit beni görmesiyle yanıma geldi

"Nerde o şerefsiz"

"Odanızda alaz bey" kapıyı açıp odama girdim piç kurusu koltuğuma oturmuş kalemle oynuyordu

"Ne işin var benim şirketimdee niye geldin"

"Tıck tıck hiç misafirperver değilsiniz alaz bey insan ilk önce bir hoşgeldin der"

"Sana niye geldin dedim" kalemi bıraktı ayağa kalktı tam karşımda durdu

"Dünkünün hesabını vereceksin" dedi histerik bir gülüş atıp

"Ha senin canın daha fazlasını istiyor dünkü dayaklar kesmedi sanırım emir beyimizi" yüzünün renkten renge girmesiyle dudağımın kenarı kıvrıldı

"Gül sen gül ereni elinden aldıktan sonra da gülebilecek misin bakalım"

İste şimdi seni elimden kimse alamazdı piç kurusu yanına yaklaşıp sertce yüzüne yumruğumu geçirdim sendeleyerek yere düştü

"Sakın...Sakın eren'in adını ağzına alma"

"Neden EREN'İN adını ağzıma almayacakmışım" bana inada yaparmış gibi birde bastırarak söylüyordu gel beni kaşı diyor

"Biliyor musun alaz ağzının tadını iyi biliyormuşsun onun o yumuşak ve dolgun dudakları gel beni parçala dercesine güzel hele kalçaları eminim deliği de sıkı ve dar-"

Daha fazla konuşmasına izin vermeden yumruklarımı indirmeye başladım

"Seni öldürürüm anladın mı birdaha birdaha eren'in adını ağzında duymayacağım genel olarak eren'in hakkında bir kelime duymak istemiyorum anladın mı yoksa azrailden önce canını ben alırım ve bundan emin olabilirsin"

Bir kere daha yumruk attım o yerde kıvranırken batuyu aradım "odaya gel"
Aradan geçen 5 dakika sonunda batu geldi " bunu al götür evinin önüne at"
" emredersiniz alaz bey " batu emir şerefsizini götürdükten sonra çalışmaya başladım ama sinirimden kuduruyordum en iyisi eve gitmekti...

ERENDEN DEVAM

duştan çıkıp üzerimi giyinmiştim siyah dizimin üstünde olan bir şort üzerime ise şortumu kapatan beyaz sweet giymiştim kasıklarımda ki ağrı biraz geçmişti sadece kalçamın üstüne oturunca ağrı kendini belli ediyordu. Aşağıya indiğimde emine abla temizlik yapıyordu

"Kolay gelsin emine abla "

"Sağol eren" adımlarımı mutfağa yönlendirdim o sırada emine abla seslendi

"Açsan hemen bir şeyler hazırlayayım"

"Yok sağol abla ben hallederim" emine abla gülümseyip işine döndü bir sıkıntı olursa ona seslenmemi söylemişti tost yapmaya karar verdim dolaptan malzemeleri çıkarttım tosttun içine malzemeleri yerleştirip sonra da tost makinasına koydum belime sarılan ellerle ve boynuma konan öpücük ile korkmuştum arkamı dönüp baktığımda alazdı

"Kolay gelsin " hiç cevap vermedim ne gıcıktı sabah bana dediklerini unutmamıştım sabah öyle dediği insana şimdi sarılıp öpüyordu bedenimi kendine çevirdi belimdeki elini daha da sıklaştırdı

"Sana kolay gelsin dedim bana cevap ver " derin bir nefes verip "sağol " dedim elimi alaz'ın elinin üstüne koyup elini çektim tostum olmuştu arkamı dönüp tosttumu tabağa koydum dolaptan meyve suyu çıkartıp masaya koydum alaz da duşa gireceğim deyip gitmişti masaya oturup yemeğimi yemeye başladım acaba yarın berki çağırsam sonuçta yarın pazardı okulda yoktu hem biraz kafamı dağıtmış olurdum yemeğimi yiyip salona geçmiştim televizyonu açıp izlemeye başladım alaz da duştan çıkmış olmalı çünkü merdivenlerden sesler geliyordu kafamı çevirip baktım benim gibi o da şort giymişti ama çok kısa değildi onun ki üzerine hiç birşey giymemişti baklavaları ve pazıları göz önündeydi daha fazla bakmadan televizyona odaklandım yanima gelip oturdu kolunu omzuma attı kendine çekti kafam göğsündeydi kalkmaya yeltendim ama izin vermedi

Kafasını boynuma koydu boğuk sesi ile "lütfen biraz böyle kalalım" deyip boynumu öpmeye başladı onu aldırmadan televizyona bakmaya başladım bir süre sonra film bitmişti boynum ağrımıştı dönüp alaza da bakamıyordum

"Alaz " ses yok " Alaz kalk boynum ağrıdı" yine ses yok yavaşça kalktım alaz uyumuştu kafasını tutup yastığa koydum emine abla biz dizi izlerken acil çıkması gerektiğini söyleyip gitmişti o yüzden akşam yemeğini ben yapacaktım mutfağa gidip buzdolabına baktım ne yapabilirim diye gözüme piliç tavuk çarptı onu fırına sürüp pirinç pilavı ve salata yapabilirdim bütün gerekenleri çıkarmıştım tavuğun sosunu ayarlayıp onu fırına koydum o pişerken pilavı yapmaya karar verdim aradan 1 saat geçmişti her şey hazırdı son olarak tavuğu fırından çıkartıp sofraya koydum sıra alaz i uyandırmaktaydı salona geçip alaz'ın koluna dokundum

"Alaz hadi kalk yemek hazır " tanrım sanırım uykusu çok ağırdı bir türlü kalmıyordu

"ALAZ KALK "diye bağırdım bağırmam ile kendimi alaz'ın altında bulmam bir oldu uykulu sesiyle

"Ne bağırıyorsun"

"Ee çağırdım seni kalkmadın"

"Neden çağırdın"

" Şey yemek hazır diye"

"Emine abla gitmemiş miydi"

"Evet gitti bende kendim yaptım" öyle deyince alaz sırıttı

"Vay benim karım ne kadar hamaratmış"

Koluna vurdum "Alaz"

"Tamam tamam hadi gidip yiyelim bakalım tadı nasılmış"

Üzerimden kalktı masaya doğru gitti sandalyesini çekip oturdu bende hemen masada yerimi almıştım çatalına bir dilim tavuktan aldı ve ağzına attı gözlerini kısıp kafasını ağır ağır salladı

"Eren bu" deyip çatalı bıraktı kesin güzel olmamıştı önünden tabağı çektim

"Taman yeme dışarıdan söyleriz o kadar şeylerde benim yüzümden araya gitti"

"Neden tabağı önümden çektin"

"E güzel olmamış"

"Nerden biliyorsun tadına bakmadan ver tabağımı" tabağı ona uzattım çatalına yine aynı şekil tavuk aldı bana uzattı

" aç ağzını" yavaşça çatalı ağzıma getirdi eti alıp çiğnemeye başladım gerçekten de lezzetli olmuştu

" bak nasılmış tadı"

" çok güzel olmuş"

" Ee kimin karısı "

ESİR "GAY"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin