3. Bölüm "EKSİKLER"

48 17 0
                                    

Yaralarımızı saran şey, her zaman bir yara bandı mıydı? Yoksa, yaramızı sarabilecek bir kişi miydi?

Ve eğer o kişi yoksa,yaramız kanayacak mıydı sonsuza dek?

Hayır. İyileşmek ve kendini iyileştirmek için asla kimseye muhtaç olma.

Elini uzattığın kişinin seni itmeyeceği garantisi yoktur. Bu yüzden, her zaman,herkesten önce kendi elini kendin tutmalısın.

Kendinde ki eksik parçaları sen tamamlamalısın.

Bir yapboza sonradan eklenen yanlış parça, o yapbozu asla tamamlamaz.

Sabah olmuştu. Etrafta ki bağırışmalar ile gözlerimi açmıştım. Sinirli bakışlarıyla gözlerini üzerime diken iki çocukla göz göze geldim.

"Sonunda uyandın. Sen kimsin? Neden geldin odamıza? Hırsız mısın sen?"

İki çocuktan kısa boylu olup,ranza merdivenine zar zor tutunanı durmadan sorular soruyordu.
Caner kıkırdadı.

"Hırsız olsa sizi çalamaz zaten. Korkmayın."

Garipsedim adları neydi acaba?

"Şey, günaydın. Ben buraya dün gece geldim. Artık sizinle kalacağım. İsmim Batın."

Bu defa uzun olan çocuk ciddi bakışlarıyla öne atıldı.

"Ben Metin, bu da ikizim Oktay. Hoş geldin Batın. Memnun olduk."

Kibar, fakat yaşına göre fazla ciddi bir çocuktu. Metin ve Oktay.. televizyonda sarı kırmızı forma giyen adamın adıydı.
Caner oflayarak yatağından çıktı.

"Off kim koydu size bu ismi ya."

İkizler bir anda ranzanın merdiveninden aynı anda atladılar.

"Seni ilgilendirmez."

Kavga çıkacaktı. Oktay, yani boyu kısa olan ikiz, Caner'den gözlerini ayırmıyordu.
2-3 dakikalık gerginliğin ardından Kuzey'in üst katında yatan çocuğun henüz uyanmadığını fark ettim. Herkes uyanmış vaziyetteyken o çocuk hala uyuyordu.

Kısa bir süre sonra Meral abla içeri girdi.

"Günaydın çocuklar. Bakıyorum ben gelmeden hepiniz uyanmışsınız. Aşağı gelin,kahvaltıdan sonra hep beraber oyun oynayacağız."

Oyun lafını duyan herkes koşarak Meral ablanın yanına gitti. Ben ve henüz uyanmayan çocuk odadaydık.

"Batın,sen neden gelmiyorsun?"

Meral ablanın sorusu karşısında bir an sessiz kalmıştım. 2-3 saniyelik sessizliğin ardından,

"Ben mi? Kıyafetlerimi değiştirmeden rahat edemiyorumda, birazdan inerim Meral abla."

"Peki canım. Bekliyorum seni o zaman."

Meral abla kapıyı çekip çıktıktan sonra,henüz uyuyan çocuğun ranzasına tırmandım. Siyah ve uzun saçları,uzun kirpikleri ve kısacık boyu vardı. Adeta yorganın içinde kaybolmuş gibiydi. Bİr kaç dakika boyunca sadece onu izlemiştim. Ardından dalgınlığımın bozulmasına sebebiyet gösteren zeytin gözleri aralanmaya başlamıştı. Tamamen açıp beni fark ettiğinde, ben ona gülümsemiştim, o ise benden korkmuştu.

Sessiz Gece GölgesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin