Sessiz Gece Gölgesi

7. Bölüm "KAYIPLAR"

Hepimiz çoğu şeyi başarır,elde ederiz ve elde ettikten sonra elimizde tutmayı bilmeyiz.

Ancak elde ettiğimiz şeyi kaybettikten sonra onun değerini anlarız.

Peki nedendir bu? Bir şeye değer vereceksek eğer, neden kaybetmeyi bekliyoruz?

Sen,o şeyi elde etmek için çabalamadın mı?
Kaybetmekten korkmadın mı hiç?
Gözünden sakınmadın mı?

Peki neden elde ettikten sonra bilmedin değerini?

Daha kaç soru işareti bırakacağız arkamızda? Soruyorum sizlere.

Herkes her şeyi kaybeder arkadaşlar.
Bazıları "her şeyini" kaybeder.
Fakat herkes her şeyi kolay kolay kazanamaz.

Bizim asıl mevzumuz ise,kazandıklarımızı kaybetmemektir.

O geceki tek derdim,tek düşüncem Yasemin olmuştu.

Heyecanla uyandığım sabahın gecesinde karanlığa hapsolmuştum.

Büyük bir merak içerisinde sabahı bekledim.

Sabah olduğunda Caner'in sızlanmalarıyla açtım gözlerimi.

"Off bu ne ya? Her yer saç."

Uyku sersemi,henüz gözlerimi böle açamamışken yatağımdan doğrulup Caner'e baktım.

"Ne oldu ya?" Diyebildim sadece.

Caner oflayarak suratıma baktı.

"Görmüyor musun? Bir gün şu kızla oturdum her yerim saç olmuş. Hayır anlamıyorum ki bir insanın bu kadar saçı mı dökülür arkadaşım?"

Eğilip Caner'e baktığımda okul formasının ve çantasının üstünde tutam tutam saçlar olduğunu gördüm.

"Sen kimle oturdun ki en son?" Diye sordum.

Caner:

"Off Yasemin mi neydi işte."

Bir dakika. Bu saçlar Yasemin'e mi aitti şimdi?

Ranzadan aşağı hızlıca inip Caner'in yanına yaklaştım.

Saçlardan bir tutam elime alıp burnuma götürdüm.
Evet. Bu onun kokusuydu. İsmi gibi Yasemin kokuyordu.

Caner'e bir bahane uydurup saçları ortadan kaldırmam gerekiyordu.

"Ya tamam ben burayı hemen temizlerim. Sen git bana bir poşet bul."

Caner ayağa kalktı ve odadan ayrıldı.

Caner odadan çıkınca bende hemen Yasemin'in saçlarını,anneannemin bana verdiği küçük kutuya doldurdum. Hem burada güvende olacak hemde kimsenin eline geçmeyecekti.

Caner geri geldiğinde eli boş dönmüştü.

"Aaa saçlar yok." Dedi mutlu bir ifadeyle.

Bende aynı şekilde ona gülümseyip: