Sessiz Gece Gölgesi

6. Bölüm "BİLİNMEZLİK"

Kaç yaşındasınız?
Bir önemi var mı?
Bence yok.
Bir insan hangi yaşa gelirse gelsin öğreneceği tek bir şey vardır, kimsenin kalıcı olmadığı. Herkes katılmayabilir,onaylıyorum. Ama herkes elbet bir gün kabullenecektir.

Bakın etrafınıza, 3-4 sene önce tanıdığınız kişilerden kaç tanesi yanınızda? Yanınızda olanlara lafım yok. Onları kaybetmeyin :)

Başımıza ne zaman, ne gelir bilemeyiz. Her an her şey olabilir. Hayat anidir.
Ölümlü dünya diye de herkesin üstüne titreyin demiyorum. Bir şey yaptıysanız, hak edilmiştir.

Bu dünya hayatı boyunca hepimiz koca bir bilinmezlik içindeyiz. Peki hangimiz neyin farkında değiliz?

Teneffüs zilinin çalmasıyla kafamı kapıdan çekmem bir olmuştu.
O çift Kuzey'i almak mı istiyordu? Neden gelmişlerdi? Hiç bir şeyi anlayamamıştım fakat bu konu canımı fazlasıyla sıkmıştı.

Dalgınlığımın verdiği ağırlıkla yavaş yavaş girdim sınıfa. Caner'in omuz atmasıyla irkilmiştim.

"Aloo orda mısın?" Diye bağırdı kulağımda.

Omzumun üstünden bakarak cevap verdim:

"Şey,efendim?"

Caner:

"Ne demek efendim? Nereye daldın sen öyle?"

Oktay yanımızdan geçerek:

"Öğretmen geliyor." Dedi.

Bizde kapının ağzından ayrılıp sandalyelerimize geçtik.

Arda öğretmen sınıfa gelmişti.

"İyi dersler arkadaşlar."

Hep bir ağızdan "Teşekkürler öğretmenim." Dedik ve sıralarımıza oturduk.

Öğretmen bu derste ne yapacağımızı açıklamaya başladı:

"Arkadaşlar bu derste oturma düzeni yapacağız. Yani bakıyorum bu şekilde herkes en sevdiği arkadaşıyla oturuyor ve dışlanmalar yaşanıyor. Hiç kimse kimseden üstün değil ve hepiniz benim için çok özel çocuklarsınız."

Oturma düzeni mi? Ne yani? Ben şimdi Yasemin'den ayrı mı oturacaktım? Hemde bir başkasıyla. Bu konu ciddi anlamda canımı sıkmıştı.

Arda öğretmen hepimizin tahtaya kalkmasını rica etti. Herkes tahta da kendi yakın arkadaşının yanında durmuş, kızlar ise el ele tutuşmuşlardı.

Arda öğretmen:

"Evet çocuklar şimdi sınıfımızda kız-erkek ayrımı yaşanmaması için sizleri kız-erkek halinde oturtacağım eğer ki mahsuru yoksa."

Güzel bir fikirdi aslında. Fakat şimdi Yasemin başka bir erkekle oturursa ne olacaktı?

Arda öğretmen parmağıyla Sergen'i işaret etti.

"Senin boyun kısa,sen böyle benim ön sırama gel. Yanına da şu uzun saçlı güzel kız otursun."

Oh tamam. Yasemin henüz gitmemişti.