...

21.2K 876 390
                                    

"Norayı üzmek istemiyorum. O benim için çok değerli"

"Biliyorum. Ama sen ona karşı dostça duygular beslerken o sana aşık"

"Maral, benim ona karşı duygularım dostça değil"

"N-nasıl?"

"Anladığın gibi. Nora bunları hak etmiyor. Onu çok üzdüm. Hatta artık Norayı hak ediyormuyum onu da bilmiyorum"

"Savaş sen--"

"Norayı seviyorum. Ona bunu söyleceğim. Belki bu saatten sonra beni istemez ama, bilsin istiyorum. Benim için yaptigi şeyler basit değil"

"Peki, peki bana neden ümit verdin, savaş?"

Terler içinde uyandım. Bu nasıl bir rüya böyle? Dün gece nora ile konuştuklarım beni çok etkilemişti sanırım.

Savaşın odasındaydım. Yan tarafıma baktığımda savaş yoktu. Gök gürledi ve irkildim. Yataktan kalkıp büyük pencereye ilerledim. Dışarı da bardaktan boşanır gibi yağmur yağıyordu. Cami açmamla yüzüme hafif yağmur taneleri geldi. Yağmuru ve bıraktığı kokuyu seviyordum. Güneşli havaları seven biri değildim.

Camı kapattım ve odanın içine göz gezdirdim. Koyu tonlarda ve gereksiz hiç bir eşya yoktu. Yarısı açık dolabın bir bölümünde parfüm şişeleri vardı. Ne gerek vardı ki parfüme, zaten çok güzel kokuyordu. Savaşın odasına ilk defa girdiğimi farkettim. Odası da aynı kendisine benziyordu.

Aşağı indiğimde melisa vardı sadece. Elinde ki çay ile dışarısını izliyordu. Bu evin 'kan haricinde' favori içeceği çaydır sanırım. Kendime çay doldurup yanına gittim. Saat sabah 9'a geliyordu.

"Günaydın" dedim sakin sesimle

"Günaydın"

"Ne düşünüyorsun?" Diye sordum elinde ki çayla yağmuru izleyen melisaya. Bu pozisyonu iyi biliyordum.

"Hiç"

"Yalancı" dedim.

Nefes verdi ve bana döndü

"Kaanla kaldım" dedi. Melisa ve kaanın durumu yavaş yavaş ben ile savaşa benzemeye başlamıştı

"Ben de, ben de savaşla kaldım. Ama şimdi yok. Gördün mü?"

"Yarım saat olmamıştır çıkalı" dedi

"Kaan hakkında ne düşünüyorsun?" Dedim. Aynı soruyu naza bana savaş için sormuştu

"Kaan çok, ne bileyim... Onun hislerini hiç anlayamıyorum. Ne söylerse söylesin içine hep bir şaka karıştırıyor" dedi ve çayından bir yudum aldı

"Ne söyledi?" Dedim. Düşündü biraz söylemekte kararsız gibi. Sonra konuştu

"Bana, 'sen nesin, nereden geldin hayatıma' dedi, sarhoşken."

Melisa dan

"Sen nesin? Nereden geldin hayatıma?"

"Beni sen kurtardın, ve buraya sen getirdin" dedim. Kaanı ilk defa bu ses tonuyla konuşurken görüyordum. Yorgun, duygulu ve sarhoş.

"Ben bilmiyordum ki böyle olacağını" dedi

"Ne olacağını?"

Düşündü. Kelimeleri toparlamaya çalışıyor gibiydi

"Benimle uyurmusun?" Dedi kısık bir sesle.

"Neden?"

"Bugün seninle uyumak istiyorum" dedi.

KİMSESİZ VE DENGESİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin