08

32 5 5
                                    

Cesaretti beni doğrultan,
aşktı beni ayağa kaldıran.

Elyas & Taha-
İncinmesin Kanatların

Son Feci Bisiklet-
Uyku

Ben o gün, onu öptüm. Pişman olacağıma emindim o an, ama asla pişman olmadım.

Aras'ın bir eli belimde diğer eli elimdeydi. Elimi bıraktı. Yüzüme dokundurdu, yüzüme yapışmış saçlarımı düzeltti. Karalarında gördüğüm şey bambaşka bir şeydi. Parıldıyorlardı. Benimse ellerim saçlarıyla oynuyordu. Ellerim yüzüne indiğinde yüzündeki yağmur damlalarını sildim. Bana doğru eğildi. dudağıma bir buse daha kondurdu. "Beni ilk kez sen bugün öptün, ben de seni ilk kez az önce öptüm ve sana yemin ediyorum ki son nefesimde bile seni hatırlayacağım. Sen yanımda olsan da olmasan da ben seni unutmayağım. Seni, ilk öpücüğümü alan kadını asla unutmayacağım."

"İlk öpücüğümü alan kadını asla unutmayacağım" Aras'ın ilk öpücüğünü mü almıştım? Buna kızmış ya da üzülmüş müydü? Öyle olsa böyle demezdi değil mi? Demezdi. Biraz daha düşünceli olmam gerekirdi. Ama benim de ilk öpücüğümdü. Ama ben öpmüştüm. O da karşılık vermişti ama. Ama, ama, ama... Kafamda bir sürü soru ve "ama" dolaşıyordu. "Ana odaklan Mina." diye mırıldandım.

Yağmur yavaşlamıştı ama biz hâlâ aynı şekilde duruyorduk. Ta ki Selin'in sesini duyana kadar.

"Aras." dediğinde ben bir Selin'e bir Aras'a bakıyordum. Aras ise hâlâ bana bakıyordu. "Selin sana sesleniyor." dedim gözlerim gözlerindeyken. "Herkes bekleyebilir şu an." dediğinde güldüm. O da tebessüm etti. "Sana ve dudaklarına doyamadım, doyamıyorum." Bana tekrar eğildiğinde kendimi geri çektim. "Selin." dediğimde hayalleri suya düşmüş bir çoçuk ifadesiyle bana bakıyordu. Selin'e arkası dönüktü. Selin'e dönerken vücudunu vücudumdan ayırmıştı. Eli elimi tuttuğunda ikimiz de Selin'e dönmüştük.

"Siz beraber miydiniz?" dediğinde sesi titriyordu. Aras gözlerini bana çevirdi. "Henüz neyiz bilmiyorum ama galiba beraberiz." dediğinde tebessüm ettim. "Anladım." dedi nefesini vererek Selin. "Geç oldu ben gideyim." dedi ve tek kelime etmemize izin bile vermeden koşarak gitti.

"Aras." dediğimde beni tekrar kendine çekti. Çehrelerimiz arasındaki mesafe bir karış bile değildi. "Hı" dediğinde karaları yeşillerimdeydi. Büyülenmiş gibi bakarak beni de büyülüyordu. "Bakma bana öyle." dediğimde güldü, ortaya çıkan gamzeleri beni öldürürken dudağını ısırdı. "Nasıl bakmayayım?" dediğinde biraz daha bana yaklaştı. "Selin ile aranızda ne var, ne vardı?" dediğimde afalladı. "Ne?" dediğinde ondan biraz uzaklaştım. "Selin ile aranızda ne var ya da ne vardı?"

Nefesini verdi. Yüzündeki damlaları sildi. "Ölen ablamın en yakın arkadaşı. Ablamın hayaliydi ben ve Sare'yi sahnede görmek." Yutkundu, kafasını yukarı çevirdi. "Eğer ölmeseydi tam bugün 26 yaşına girecekti."

Dudağımı ısırdım. "Özür dilerim." deyip nefesimi verdim. Sesim titremişti. Bana dolu gözleriyle bakıyordu. "Aras." diyebildim sadece. Beni susturdu. "Hani sen bana babam gibi kokuyorsun demiştin ya." Başımı salladım. "Sen de ablama çok benziyorsun Mina. Onun gibisin. Onun gibi kokuyorsun." Başını öne değdi. Ona zaman verdim. Sesi çok titriyordu. "Sana sarılabilir miyim?"

Mırıldanışını duyduğum anda Aras'ı kendime çektim. Boynuma gömdüğünde başını daha fazla dayanamadı ve hıçkırarak ağlamaya başladı. "Ben bir kez kaybettim, bir daha kaybedemem. Kaybedersem toparlanamam." Kollarımın altına aldım onu. "Asla, asla kaybetmeyeceksin. Ben seni asla bırakmayacağım, Sare bırakmayacak, Kerem bırakmayacak."

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Oct 21, 2022 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

BEYAZ SERÇEWhere stories live. Discover now