Mert:
Mert: Bizim Kirli vardı, karargahın gözdesi olup çıkmıştı.
Mert: Ben görevden gelene kadar bir de yavrusu olmuş, diğerleri pek insanı kendine yaklaştırmıyor.
Güz: Bu da pek memnun kalmamış gibi sanki.
Mert: Elime güzel bir hatıra bıraktı :)
Güz: ismi ne bu güzel bebişin?
Güz: İki üç aylık olmuş sanırım.
Mert: iki ay var da gerisini bilmiyorum.
Mert: isim konusunu da ben sana soracaktım.
Güz: ben de çok yaratıcıyım bir bilsen. Çocuğumun adının Şeker olmasından bunu anlayabilirdin aslında.
Mert: Ne yapayım bende tuz mu koyayım?
Güz: Hayır tabi ki, adı Hırçın olsun bu sanki her an saldırmaya hazır gibi bakmamış mı bir yandan da çok masum.
Mert: Hırçın diyoruz bundan sonra.
Güz: tamamdır.
Mert: senin Şeker ne alemde?
Güz: benimsiyorsun demi babası?
Mert: Yok be bugün hayvan sevgim çok üst seviye de.
Güz: anlıyorum ben seni insanın yavrusunu merak etmesi falan çok normal şey.
Güz: Ben her gün onu evde tek bıraktığımda aklımdan çıkmıyor.
Mert : Sormadım say olur mu?
Güz: Nooo
Güz:
Güz: Şeker bugün tüm gün eve olduğum için o kadar mutluydu ki ilgi delisi olduğu için.
Güz: Hala enerjisi bitmedi.
Mert: Gerçekten bizim Hırçın'ın aksine baya neşe dolu bakıyor.
Mert: Yalnız o dili hep dışarıda.
YOU ARE READING
Aşk Uğruna|Yarı Texting
Teen FictionYaptıklarımız her zaman doğru olmak zorunda mı? Bazen aldığımız kararlar bizi yanılttığı gibi şoka da sokamaz mı? Güz, hayatında ilk defa birisine mesaj atarken kararsızdı, ne ile karşılaşacağını bilmemesinden sebep gergindi de ama o mesajı atınca...