14 Bölüm

1.2K 43 5
                                    

"𝐷𝑒𝑑𝑒 𝑏𝑒𝑛 𝑦𝑎𝑝𝑎𝑚𝑎𝑚"

"𝑌𝑎𝑝𝚤𝑐𝑎𝑘𝑠𝚤𝑛 𝑠𝑒𝑛 𝑏𝑒𝑛𝑖𝑚 𝑣𝑒𝑙𝑖ℎ𝑎𝑡𝚤𝑚𝑠𝚤𝑛"

"𝑌𝑎𝑝𝑎𝑚𝑎𝑚"

"𝐸𝑔̆𝑒𝑟 𝑦𝑎𝑝𝑚𝑎𝑧𝑠𝑎𝑛 𝑡𝑢̈𝑚 𝑎𝑖𝑙𝑒𝑛𝑖 𝑜̈𝑙𝑑𝑢̈𝑟𝑢̈𝑟𝑢̈𝑚. 𝑆̧𝑖𝑚𝑑𝑖 𝑠𝑒𝑛 𝑘𝑎𝑟𝑎𝑟 𝑣𝑒𝑟 𝑘𝑢̈𝑐̧𝑢̈𝑘 ℎ𝑎𝑛𝚤𝑚"

"𝐼̇𝑛𝑎𝑛𝑚𝚤𝑦𝑜𝑟𝑢𝑚 𝑠𝑎𝑛𝑎"

𝑇𝑒𝑙𝑒𝑓𝑜𝑛𝑢𝑛𝑢 𝑐̧𝚤𝑘𝑎𝑟𝚤𝑝 𝑎𝑖𝑙𝑒𝑚𝑖 𝑔𝑜̈𝑠𝑡𝑒𝑟𝑑𝑖 𝑏𝑎𝑛𝑎 ℎ𝑒𝑝 𝑏𝑖𝑟𝑙𝑖𝑘𝑑𝑒 𝑦𝑒𝑚𝑒𝑘 𝑦𝑖𝑦𝑜𝑟𝑙𝑎𝑟𝑑𝚤.

"𝐿𝑢̈𝑡𝑓𝑒𝑛"

"𝐴𝑖𝑙𝑒𝑛𝑚𝑖 𝑦𝑜𝑘𝑠𝑎 ℎ𝑖𝑐̧ 𝑡𝑎𝑛𝚤𝑚𝑎𝑑𝚤𝑔̆𝚤𝑛 𝑏𝑖𝑟 𝑎𝑑𝑎𝑚𝑚𝚤"

𝐸𝑙𝑖𝑚𝑑𝑒𝑘𝑖 𝑠𝑖𝑙𝑎ℎ𝚤 𝑠𝚤𝑘𝚤𝑐𝑎 𝑡𝑢𝑡𝑑𝑢𝑚 𝑣𝑒 𝑎𝑡𝑒𝑠̧ 𝑒𝑡𝑑𝑖𝑚.

Gördüyüm kabusla nefes nefese uyandım. Kalkıp balkona çıkdım. Nefes alamıyordum.

"Sakin ol sadece bir kabus"

Kendi kendimi sakinleşdirmeye çalışıyordum. O adamı öldürdüyüm gün benim doğum günümdü ben ilk kez o gün birisini öldürdüm. Daha 8 yaşındaydım. Doğum günümü ölüm günüm yapdılar. Biraz sakinleşdikden sonra eve girdim. Nerdeyse sabah olucakdı. Üstümü deyişdirip koşuya çıkdım.

Eve gelince direk banyoya girdim. Herkes uyuyordu. Saat daha 06:35. Üzerimi deyiştirp evden çıkdım. Şirketde bazı işlerim vardı. Onları halletdikden sonra o Zahit itinin cezasını kesicekdim. Sonrada sıra Orhandaydı.

Okul doğru dürüst gidemiyordum aslında önemli deyildi sonuçta sahibi babam. Bu yıl sınav yılım ders çalışmam lazım ama işlerde bitmiyor. Yarın okula gitmeyi aklıma not etdim. Şirkete gelince arabadan indim. Asansöre binip 42 kata basdım. Burası dedemin şirketiydi. Takı tasarımlarını bu gün bitirmeliydim. 2 hafta sonra defile var. Tasarımları hep dedem yapardı. Şu anda yapıcak durumda olmadığı mecburan bunlarda bana kaldı.

Bitirdiyim 9 cu kahveyi masaya bırakdım. Saate bakdığımda gecenin 2-si olmak üzereydi çizimler bitdikden sonra imzalamam gereken dosyaları imzaladığım için biraz geç kalmış ola bilirim. Zamanın nasıl geçtiyini bile anlamadım. Sırtım ağrımışdı. Şirkete geldiyimden beri yemek bile yememişdim. Sadalyeden kalkıp çantamı ve telefonumu alıp odadan çıkdım. Yasirde benimle birlikde asansöre bindi şirketde yalnız kaldığım için kahve işlerini o hallediyordu.

"Yasir Zahiti depoya götürdünüzmü"

"Evet depoda şirketden 10 dakikalık yol var."

"Orhandan haber varmı"

"Yok, şerefsiz sanki yer yarıldıda içine girdi."

Asansör durunca çıkıp kapıya doğru yürüdük.

"Zahite gidelim önce onun cezasını vericem."

"Tamam"

Arabaya bindik.

"Sana söylediyim telefon numarasını araşdırdınmı"

"En san sinyel aldığımız yer İzmirde bize ait olan Blak barda senin odanda"

 Kraliçenin Kalbi: Aile BağlarıOù les histoires vivent. Découvrez maintenant