34 Bölüm

826 48 9
                                    

Karşımda Demir Karadağ duruyordu. Hani şu ölü olanından. Uyumak istiyorum. Bu herifin şimdi burda ne işi var ya. Birde sürüyle adamla gelmiş. Tüh cibilliyyetsiz.

Torpidodan silahı alıp arabadan indim.

"Hayırdır Demirciğim"

"Hayır güzelim hayır. Seni alıp evimize götürmeye geldim"

"Ne saçmalıyorsun sen"

Bana yazanın bu herif olma ihtimali ne??

"Hadi güzelim zorluk çıkarmada evimize gidelim"

"Demirciğimm"

"Efendim güzelim"

"S***** git canım benim hadi "

"Aşk olsun güzelim ağzına hiç küfür yakışıyormu? Hem insan kocasına küfür edermi"

"Ne kocası be"

"Hani imzaladığın belgeler vardı ya onlardan bahs ediyorum"

"Ah salak seni sence bende o belgeleri imzalayacak göz varmı"

"Ama-"

"Onları bizim evdeki hizmetçi imzalamışdı. Yani şöyleki biz seninle evli falan değliz"

"Tamam bizde yeniden imza atarız"

Şu an ağzının üzerine elimin terliyle çarpsam ne olur acaba. Bitsede gitsek. Ulan uykum var benim uykum. Şimdi siz soruyorsunuz ki ey salak insan evladı madem uykun var tanımadığın bir herifin yanına neden gidiyorsun. Hani ben uçurumdan atlıycakken bu beni kurtardı ya ben iyneyle sadece iki saat uyuydum. Uyandığımda ellerim bağlıydı. Bende bu piliğin yanında tekrar uykuya daldım. Bu yüzden son çare tanımadığım bir adamın yanında uyumaya gidecek kadar gözüm döndü.

Bu pislikden nasıl kurtulur acep.

Demir Yanıma yaklaşdı tam kolumdan tutucakken kolunu büküp kendime kalkan yapdım. Silahıda kafasına dayadım.

" silahları indirin yoksa patronunuz ölür"

Herkes silahlarını indiricekken başıma biri silah dayadı.

"Indir silahını"

Elimdeki silahı alınca Demirde elini kurtardı benden. Şimdi ne pok yiyeceğim ben.

"Benimsin artık güzelim"

Yüzüne tükürdüm.

O da bana tokat atdı. Yere düşdüm

Bana tokat atdı.
Atdı bana tokat.
Tokat atdı lan bana.

Karnımın sağ tarafında hiss etdiğim acıyla dişlerimi sıkdım. Elimi oraya götürdüğümde kanadığını anladım. Ama bunu onların bilmesine gerek yok. Montu yaramın üzerine belecek şekilde kapatdım. Yerdeki cam kırıklarıdan biri batmış olmalı.

Yarım saatlik yolculuğun ardından. Ormanın ortasında bir eve gelmişdik. Arabadan inince Yaman Demirin kafasına silah dayadı. Bildiğimiz Yaman yani Demirin adamı olan adam.

"Lan ne yapıyorsun"

"Kes sesini"

Silahın kazbzasıyla Demirin kafasına vurdu. Ulan burda noluyor. Zaten uykusuzluk bende salaklık yapıyor. Birde bu olayar yüzünden beğnim eror veriyor.  Baygın Demiri sürükleyerek götürdüler. Yamanda elimdeki kelepçeyi çıkardı.

"Yenge abi içerde seni bekliyor"

Yenge derken. Dur bunu bir sesli söyliyeyim.

"Yenge derken"

 Kraliçenin Kalbi: Aile BağlarıWhere stories live. Discover now