BÖLÜM 5

535 22 11
                                    

BÖLÜM ADI : ''KANLI TAÇ''

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

BÖLÜM ADI : ''KANLI TAÇ''

Çocukken yurdun arka bahçesinde tek başıma sesli şekilde kitap okumaya bayılırdım. Bu benim için aslında bedava terapiydi. Sanki karşımda beni dinleyen birileri varmış gibi heyecanla okurdum. Belki yalnızlıktan yapardım bunu belki sadece yalnız kalmak istediğimden.

Bilmiyorum. Bildiğim tek şey insan yalnızken de , yalnız kalamayabiliyordu kimi zaman.

Uğur'un yanında yaşamaya başlayınca hiç böyle bir şansım olmadı. Alkınların malikanesi büyüktü. Bizim yurdun nerden bakarsanız iki katıydı. Bahçesi desen oldukça genişti. Zenginlerdi. Bu zaten bilinirdi. Ama işte bunlar beni pek etkilemiyordu çünkü benim odamdan çıkmam bile yasaktı. Özgürce nefes alabildiğim tek yer o dört duvar arasıydı.

Bu his tam olarak bir hapishaneden kaçarken daha kötüsüne yakalanmışım gibi hissettiriyordu. Aslında ben yurtta kalırken özgürmüşüm meğer bunu o herkesin gıptayla baktığı Alkınlarının Altından Kafesine kapatıldığımda daha iyi anladım. O kafese konulmuşken , altın olması durumu daha iyi bir hale getirmiyordu.

Uğur ayak altında dolanmamdan hoşlanmazdı. Kuralları vardı. Çok kesin ve can yakan kurallar. Yemeklerimi çoğu zaman mutfakta tek başıma yerdim. Yemek harici evin içinde dolanmam yasaktı. Hobi odası veya diğer odalara girmeme izin yoktu. Kütüphaneye sadece ders çalışmak için gidebilirdim ve tabi ki sadece Uğur'un izin verdiği kitapları okuyabilirdim.

Tabi bir diğer istisnai durumsa eve önemli bir misafirleri geldiğinde , ne kadar mutlu bir aile olduğumuzu göstermek için yada yine önemli bir davete ailecek katılmamız gerektiğinde kafesimden çıkmama izin verilirdi.

Sadece beni bir kafesin içine hapis etmemişti. Kendilerine yakışır bir evlat olmamı sağlamak içinse ayrı planı vardı. Bana temel okul derslerimin yanında belirli bir yaşa gelinceye kadar ; savunma dersleri, hafif ve ağır silah kullanımı , bomba düzeneği hazırlayabilme , Yazılım ve kodlama dersleri, nezaket ve görgü eğitimleri , her türlü müzik aletini çalabilmem için müzik dersleri , birden fazla dili konuşabilmem içinse işinde gerçekten en iyi hocaları tutmuştu.

Sormamıştı ama ben silah tutmayı , kalem tutmaya tercih ederdim. Ve yine sormamıştı ama ben kendi oluşturdukları düzendeki adaleti değil , devletimin belirlediği hukuk düzeninde herkesçe kabul edilen adaleti temsil etmeyi tercih ederdim.

Ama tabi onun için asla böyle bir şey mümkün bile değildi Çünkü ben Uğur Alkın'ın kızıydım. Sorun değildi. Gerçekten , buda sorun değildi.

Aslına bakarsanız benim için koyduğu tüm bu saçma kurallar bile sorun değildi. Mesela bana göre mutfakta yemek her zaman daha güzeldi. En azından o zaman lokmalarım sayılıyormuş gibi yada kendimi yetersiz gibi hissetmiyordum. Belki onlarla yediğim nadir anlarda misafirlerin yanında belli etmezdi ama ben o kısılan gözleri , baştan aşağıya küçümseyerek bakan şeytanımsı bakışlarının altındaki imayı anlardım.

KAYIP PARÇAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin