Bölüm 1

94.7K 1.1K 106
                                    

Umarım beğenirsiniz. Görüşlerinizi paylaşırsanız sevinirim. Eksiklerimi bilmek isterim.

Havanın aşırı derece de sıcak olmasının yanı sıra şube de ki iş yoğunluğu da bunaltmıştı beni. Sabahtan beri kaç kişiyle görüşüp işlem tamamlamıştım, kredi çıkartmıştım belli değildi, şimdi de kurumsal şubeler bölge müdürüyle bir kaç firmanın kredi notlarıyla ilgili görüşüp odasından ayrılmıştım. Ahhh şu gün bitse de eve gitsek diye geçiyordu içimden...

Masama döndüğüm de ziyaret edeceğim firma ile ilgili evrakları çantama yerleştirdim ve çıkmak için hazırlandım. Kurumsal bir firmaya kredi anlaşması yapmak için gidecektik Uğur ile birlikte. Lavaboya gidip boy aynasında kıyafetimi kontrol ettiğimde siyah diz üstünde ki eteğim,beyaz yakası dantelli gömleğim ve siyah ceket ile güzel görünüyordum. Klasik banka memuru modundaydım bugün. Makyajımı tazeledikten sonra koşar adım lavabodan çıkıp Uğur'un yanına gittim. Birlikte gidecektik görüşmeye ve geç kalmak üzereydik. Bu sıcakta araba kullanmaya niyetim olmadığı için Uğur'unda benimle gelmesi iyi olmuştu. Masasının önüne gelip

- Çıkalım mı? Ben hazırım dedim.

- Tamam evrakları alıp geliyorum bende'' dedi Uğur elinde ki belgeleri çantasına yerleştirirken.

Birlikte şubenin kapısından çıktığımızda kavurucu sıcağın etkisini tüm vücudum da hissedip koşar adım arabaya attım kendimi. Ön koltuğa yerleştiğim de gözüm ilk olarak klimanın düğmesini buldu. Düğmeye dokunup açtığımda ayarları sonuna kadar getirdim. İçeriye esen soğuk rüzgar serinlememe yardım ediyordu. Elimde her daim soğuk su olduğu için hemen kafama dikmiştim. Ziyarete gideceğimiz şirket büyük bir ihracat şirketiydi ve bu firmanın kredi işini bağlarsak bu ay ki kredi kotasını doldurup prim almaya hak kazanmış olacaktım. Bu sıcakta bu zahmeti çekme sebebim bu yüzdendi.

Bankacılıkta ziyaret demek, müşteriye kredi satmak demekti. Müşteriden gün alınır daha sonra o firmaya veya kişiye uygun kredi ve banka ürünlerinin satışını yapabilmek için bir araya gelinirdi. Daha sonrasında da yapılan her işlem için banka çalışana maaşına ek olarak prim verirdi. Yani komisyon...

4 yıldır bu banka bünyesindeydim. Çağrı merkezinde başladığım bankacılık hayatıma bu şube de kurumsal satış uzmanı olarak devam ediyordum. Henüz 25 yaşında ve lise mezunuydum. Tesadüfen bu bankanın çağrı merkezinde işe başlamıştım ve kısa sürede açılan pozisyon sınavlarını geçerek bu departmana kabul edilmiştim. Üniversite için herkesin '' Sen kazanamazsın '' dediği bir okulda tam burslu ve uzaktan eğitim olarak okuyordum. Elbette zor oluyordu hem çalışıp hem okumak ama başarmak için zoru aşmak gerekirdi. Akşama kadar şube de insanlarla uğraşıp canım çıkıyordu, akşam ise eve gittiğimde derslerimi çalışıp öyle yatmaya vakit buluyordum.

Kendi halimde biriydim. İnsanlara her konu da saygı gösterdiğim için belki de bu kadar seviliyordum.Hırslı oluşum başarıyı da beraberinde getirdiği içindi Neriman hanım tarafından da sevilmemin sebebi. Kendisi şube müdürümüzdü. Onun en iyi çalışanlarından biri olduğumu söylerdi sürekli. Eh bu kadar kredi satışı ona da olumlu bir getiri sağlıyordu. Yoksa seveceğini düşünmüyordum.

İkna kabiliyetimin iyi olması gerek aldığım eğitimlerden gerekse de çenemin iyi laf yapmasından dolayıydı. Çok az müşteri bana '' Hayır '' diyebilirdi. Mutlaka bir ihtiyaç yaratır o krediyi satardım. Tabii ki sonunda prim olmasa böyle uğraşmazdım, buda su götürmez bir gerçekti.

Uğur ile birlikte kredi sözleşmesini yapıp imzaları attığımızda içim rahatlamıştı. Bu ay ki kotayı da tutturmuş ay sonunda gelecek primi hesaplamaya başlamıştım bile. Artık rahatça şubeye gidip diğer müşterilerle ilgilene bilirdim. Görüşme bitip firma yetkilisiyle el sıkıştığımız da tüm işlemler tamamlanmıştı. Birlikte şirketten çıkıp şubeye dönmek üzere yola koyulacaktık. Bu sıcakta...

İKİNCİ KADIN OLMAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin