Bölüm 59

10.9K 397 77
                                    

         Sizin anneniz var mı bilmiyorum ama benim artık yok :( Annemi kaybettim arkadaşlar. Yıllar önce babamı kaybetmiş biri olarak annemi de 2 ay önce toprağa verdim. İnanın ne kitap umurumdaydı ne de başka bir şey. Biliyorum bölüm beklediniz ama beni de anlayın lütfen. Artık hayatımda tek başına kalmış bir bayanım. 



Defalarca çalmış telefonu elime aldığım da ekrandaki  numarayı çevirmek için ekrana dokunmuştum. İçimde nasıl bir acı vardı anlatılamayan. Kesin bir şey olmuştu. Yoksa kim defalarca üst üste arardı ki beni.  Karşımdan gelen sese pür dikkat kesilmiş dinliyordum.

- Buyrun hanfendi beni aramışsınız.

- Esra Gündoğdu ile mi görüşüyorum.

       Nefesim kesildi. Abdullahın sevgili falan olamazdı kesinlikle. Peki kimdi bu kadın.

-Esra hanım anneniz hastaneye kaldırıldı. Şu an yoğun bakımda. Acil olarak gelmenizi tavsiye ederiz.

       Duyduklarım sinirlerimin boşalmasına sebep olmuştu. En son onu 1 ay önce görmüş, öpüp koklamıştım. Evet her gün defalarca arıyordum. Hatta bu akşam üstü de görüşmüş kahkaha atıp eğlenmiştik. 

- Siz kimsiniz? Nerden bileyim doğru olduğunu?

- Ben Haydarpaşa Numune Hastanesi Kardiyoloji Bölümü Baş Hemşiresiyim. İsmim Canan. Öncelikle sakin olun durumunu bilmenizde fayda var. Lütfen acele edin.

 Sakin olmalıydım. Ya da olmamalıydım. Bilmiyordum. Şu an tek düşündüğüm ilk uçakla yada hayır olmaz hemen arabayla İstanbul'a gitmekti. Kaan? Ya Kaan nolacaktı? Allahım delirecektim. Elim ayağıma dolanmıştı. 

- Hemen yola çıkıyorum. Doğru söyleyin yaşıyor mu?

- Evet sadece yoğun bakımda lütfen acele edin.

   Telefonu kapattığım da pencereye çıkıp bahçede oturan Kaan'a ve Mehmet'e seslendim.

İkisi birlikte yukarı çıktığında ben çoktan valizimi açmış eşyalarımızı toplamaya başlamıştım bile.

Beni o şekilde gören Mehmet'e eşyalarımı toplarken durumu anlatıyor, bir yandan da Kaan'ın kıyafetleri için de ayrı bir çanta yapmaya çalışıyordum. O benim Dünya'da ki tek varlığımdı. Annemdi. Yıllardır ihmal etmiştim onu. Yaşamalıydı, beni bırakamazdı. O babam gibi beni terk etmezdi asla.

Mehmet'in yardımıyla alınan uçak biletinin saatine baktığım da uçağın kalkmasına 55 dk vardı. 1 saatte İstanbula varsam 2-3 saat sonra annemin yanında olurdum. Mehmet kiralama şirketinden araç kiralayıp hava alanına teslim edilmesini istemişti. Şu an ne para ne de başka şey umurumda değildi. Kaan'ın elinden tuttuğumda Mehmet valizleri arabanın bagajına yerleştiriyordu. O da bizimle birlikte gelecekti İstanbul'a.

- Sizi yalnız gönderemem Esra. Bu halde yalnız kalman doğru olmaz. demişti. 

     Yol boyunca ağladığımı Kaan'a belli etmemek için üstün bir çaba göstermiştim. İstanbul'a gidişimizin nedenini her sorduğunda ise,

İKİNCİ KADIN OLMAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin