5.BÖLÜM

5.5K 132 42
                                    

Selam canım okurlarım yeni bölümle karşınızdayım umarım beğenirsiniz. Bol bol yorum yapmayı ve oy kullanmayı unutmayın keyifli okumalar❤️

Bu bölümü de MavOnyl 'e ithafen yayınlıyorum :)

Emir ve Kutay'ın görüşmesinden neredeyse üç hafta geçmişti bu sürede Emir kendini toparlayamadığı için eve gidemiyordu ancak bu hafta gitmesi lazımdı. Evine geldiğinde kapıyı açarak salona ilerledi. Salondan sesler yükseliyordu merak ederek sessizce yanaştı. Babası ve abisi oturmuş konuşuyordu. 

'Oğlum eğer şimdi bunları üstüne vermeseydim o oğlan bozuntusu ilerde mirasa sahip çıkacaktı' diyen babasıyla gözleri dolmuştu. Abisi 'Evet bunu iyi akıl ettin baba ' diyerek güldü. Babası Erkan'a sarılarak 'Oğlum notere gidip sözleşme imzaladığımızı şimdilik kimseye söyleme şu kardeşin gitsin annene söyleyeceğim. Biraz karşı çıkacak ona miras vermediğim için ama sonuçta ben o malları alın terimle kazandım o sünepe çocuğa bırakacak değilim zaten üniversiteye geçsin kuruş koklatmam o kadın kılıklıya ' dedi. Emir babasının her kelimesinin bir bıçak gibi yüreğini deldiğini hissediyordu. O zaten miras istemiyordu ama bu şekilde yapılması çok zoruna gitmişti. 

Geldiği gibi sessizce yurduna dönen emirin telefonu hiç susmamıştı. Arayan annesiydi. Açarak 'Efendim' dedi sessizce. Betül hanım ağlayarak 'Duydun değil mi? ondan sessizce geri döndün' dedi. Emir 'Neyi duydum ayrıca geldiğimi nerden biliyorsun' diye sordu. Betül hanım 'Neriman teyzen sen geldin diye dolma yollamış bende daha gelmedi dedim ama o senin eve girdiğini gördüğünü söyledi. Sonra da babanın anlattıklarını duyduğunu düşündüm doğru değil mi?' dedi

'Anne, babam beni hiç mi sevmiyor' diye sessizce söylenmesiyle Betül hanım hıçkırdı. 'Oğlum ben seviyorum yetmez mi?' dedi. Emirin gözleri dolarken 'Senden başka beni seven yok ki zaten baksana babam bana bir kuruş düşürmemek için noterde imza atmış' dedi. Betül hanım 'Senin onun parasına ihtiyacın yok ki sen çok güzel yerlere geleceksin' dedi. Emir seslenmeyince Betül hanım devam etti 'Şimdi çık ve yanıma gel seni ne kadar özledim bilmiyorsun' demesiyle emir pişmanlıkla 'Tamam geleceğim, yarın sabah' diyerek telefonu kapattı. 

O geceyi düşünerek geçiren emir sabah kahvaltıya evine gitmişti. Masaya oturduğunda babası gülerek 'Dün niye gelmedin önemli duyuruyu kaçırdın' dedi. Emir seslenmeyerek annesinin koyduğu kahvaltılıklardan yemeye başladı. 'Tüm evleri ve arabamı abinin üzerine verdim ben ölünce tek sahibi o olacak' dedi keyifle . Emir de kafasını kaldırarak 'Doğru bir karar vermişsin sonuçta benim gibi birine para düşürmek istemezsin' diyerek kahvaltıya devam etti. 

'Tabi doğru karar verdim senin gibi birini görmeye dayanamıyorum değil evlerimi bırakacağım ' demesiyle Emir 'Ben de istemedim zaten senin mallarını ! Hepsini istediğine verebilirsin benim sana ihtiyacım yok' dedi. Babası sinirlenerek 'Öyle mi emir efendi? ' dedi. Emir kafasını sallayınca babası devam etti. 'O zaman yurt parasını gelecek ay yatırmayacağım ayrıca harçlıkta göndermeyeceğim buna da kabul olursun herhalde hani istemiyordun ya git başının çaresine bak ! ' demesiyle Emir gülerek kafa salladı. 'Aynen öyle istediğini yapabilirsin ' dedi. Betül hanım hemen 'Saçmalama istersen ona bakmak mecburiyetindesin ' dedi.

'Yoo  artık o reşit kendine bakabilir sorun yok dedi zaten oğlun,  benimde canıma minnet ona bir kuruşum gitse bile yüreğime oturuyordu bundan sonra kendi ayağının üstünde dursun işte ayrıca en yakın zamanda seni evlatlıktan reddedeceğim haberin olsun! ' diyerek masadan kalkan babasına bakmayarak annesine döndü 'Sorun değil anne bir gün bunu yapacağını düşünüyordum zaten  ben kendi başımın çaresine bakarım. Bundan sonra eve gelmeyeceğim seninle dışarıda görüşürüz olur mu?' diyerek masadan kalkıp evden çıktı. İlk defa babasına cevap verdiği için babası sinirlenmişti ve böyle bir karar almıştı ama sorun değildi o başının çaresine bakacaktı. Hem resmi olarak evlatlıktan reddedebilirdi zaten normalde bir babası olduğunu hissetmiyordu.  

Yurda geldiğinde sabaha kadar ağlamıştı. İçinden 'Neden beni sevmedi? Ben ona ne yaptım?' gibi sorular dönüp duruyordu. Emir her zaman bir babaya hasret olarak büyümüştü ama şimdi kağıt üzerinde bile babası olmayacaktı. Bu çok acı vericiydi istenmemek çok kötüydü ve Emir bunu dibine kadar yaşıyordu.

Aradan geçen bir haftada emir iş bulamamıştı ve yurt müdürü ona bu hafta içinde odasını boşaltmasını söylemişti. Tek arkadaşı Alper vardı ama onlarında ailevi durumu iyi değildi ne yapacağını bilmiyordu sinirle başının çaresine bakacağını söylemişti ama ödemenin bu kadar yakın olacağını bilmiyordu. Kafası o kadar doluydu ki bir ilk yaparak kendi başına Alper'in çalıştığı bara gitti.  İçeriye girdiğinde Alper'i görememişti.  Bar tezgahına oturarak 'Alper yok mu?' diye sordu. Adam  'Alper daha yeni çıktı ' dedi. Emir omuzlarını düşürerek 'O zaman bana bir-' içki diyecekti ama arkasındaki beden 'Alkolsüz içecek ver ona' diyerek yanından ayrıldı. Bu sesi hatırlıyordu. Emir dönüp baktığında adam  bir masaya oturmuştu ve yanında da bir erkek vardı. 

Barmene 'Hayır içki istiyorum' dese de vermemişti. Barmen 'Kutay Bey'i kimse karşısına alamaz kusura bakma' demesiyle o adamın isminin Kutay olduğu öğrenmişti. 'Kim bu Kutay acaba?' diye sordu. Barmen eğilerek 'Kutay Bey'in şirketi var diye biliyoruz ama onun gerçekte  ne iş yaptığını kimse bilmez ve çok zengindir. Her gece burada  bir sürtükle ayrılır ama uzun süredir yoktu.' dedi. Emir bundan banane diyerek içeceğinden içti. Buraya Alperle görüşmeye gelmişti. Ondan bir kaç günlüğüne evinde kalabilir mi diye soracaktı ama Alper çoktan çıkmıştı. İçeceğini içip yurda geri dönmeliydi. 

İçeceği bittiğinde parayı uzattığında barmen almayarak 'Çoktan ödendi' demişti. Emir şaşırmamıştı kimin ödediği belliydi zaten. Emir zaten sinirleri üstündeyken Kutay'ın masasına ilerledi. Kutay kucağındaki çocuğa bakış atarak kalkmasını söyledi. Adam kucağından kalkıp gittiğinde Kutay geriye yaslanarak Emir'e baktı. 

'Sen çok oluyorsun gerçekten, bıraksana peşimi' diye bağırdığında Kutay elindeki içkiyi kafasına dikerek ayağa kalktı ve Emir'e yaklaştı. 'Biliyor musun sinirlenince seni sertçe becermemek için kendimi zor tutuyorum' diye Emir'in yüzüne fısıldadı. Emir bu cevabı beklemediği için 'Terbiyesiz' demeden edemedi. Kutay alt dudağını ısırarak ona bakarken  Emir devam etti. 'Bir daha karşıma çıkma' dedi.  Kutay sinirle 'Bana bu kelimeleri başkası söyleseydi ona yapacaklarımı tahmin bile edemezdin.' demesiyle Emir hemen arkasını döndü.

Emir tam giderken Kutay arkasından bağırdı 'Zor durumda olduğunu biliyorum' dedi. Emir ona döndüğünde 'Paraya çok ihtiyacın var, gel konuşalım' dedi. Emir onu tınlamayarak devam edeceği sırada Kutay arkadan sarıldı. Kulağına 'Ne istersen veririm kimseye muhtaç olmazsın eğer benim yanımda olursan güç sende olur. Benim gücümü bilmiyorsun' diye fısıldadı. Emir afallasa da onun sözlerini dinledi. Bu hayatta Emir'in en çok istediği güçlü bir erkek olmaktı ama asla böyle bir şey olamazdı kendini satarak yapmayacaktı bunu. 

'Kendimi sürtük gibi sana satmayacağım' diyen Emirle, Kutay güldü. 'Eğer bir sürtük isteseydim bu teklifi daha yeni kucağımda bana yalvaran adama yapardım ben seni istiyorum. Bu bir nevi anlaşma gibi sen benim imkanımdan faydalanacaksın bende senin gibi güzellikle alakadar olacağım' dedi. Emir gülerek 'Aynı şey sadece o kelimeyi söylemiyorsun' dedi. Kutay 'Babandan nefret etmiyor musun? Eğer tamam dersen güç sende olacak baban parmaklarının ucunda olur' demesiyle Emir afalladı. 

'Sen babamı nerden biliyorsun' demesiyle Kutay güldü. 'Emin ol baban bir hiç benim için, gücümün farkında değilsin ' demesiyle Emir bir an gaflete düştü. Onun teklifini düşünmeye başladı. 'Hem babana ne kadar güçlü olduğunu gösterirsin düşünsene onu dinlemeden bir erkekle ilişki içinde olacaksın bir düşün Emir' diye fısıldadı. Emir içindeki öfkeyle onun haklı olduğunu düşündü babasından niye kurtulmuyordu ki ? Hem onu evlatlıktan da reddedecekti ne diye babasının çizdiği hayatı yaşamaya çalışıyordu? Ne kadar babasının dediği gibi yaşasa da asla onu seven bir babası olmayacaktı.

'Hadi bir karar ver Emir ya da istersen bu gece seninle evime geçelim ve sabaha kararını sen söyle' demesiyle emir 'Tamam geçelim' demesiyle Kutay zaferle güldü ve hemen Emir'i kucağına aldı. Arabaya yürürken 'Seni pişman etmeyeceğim güzel çocuk' dedi. 

ARKADAŞLAR KUTAY TAM BİR ŞEYTAN ÇOCUĞUN ZAAFINDAN YARARLANDI AMK  😂

ŞEREFSİZ MAMUTT GENE YAPTI YAPACAĞINI AMA BU BİZİ ÜZMEZ ÇÜNKÜ YILAN KUTAY HEMEN YARARLANDI BUNDAN :)

İÇİMDEKİ İTAATKARWhere stories live. Discover now