İÇİMDEKİ İTAATKAR

9.BÖLÜM

Ben geldim canım okurlarım. Özlediniz mi beni ? Umarım bölümü beğenirsinizz . Bol bol yorum yapmayı ve oy kullanmayı unutmayın keyifli okumalar❤️

Bu bölümü de Eylllekci'e ithafen yayınlıyorum :)

+18 mevcuttur.

'Şimdi o güzel ağzını becereceğim' diyerek Emir'in kafasını tutarak aletini boğazına kadar itmişti. Emir öğürerek havadaki ellerini Kutay'ın bacaklarına uzattı ama bu hareketiyle Kutay onun eline vurarak 'Sana Emir vermeden hareket edemezsin!' dedi. 

Emir hemen ellerini eski pozisyona getirerek burnundan nefes almaya çalıştı. Kutay aletini boğazına kadar itip çekerken nefesi kesilmişti.  Kutay sertçe gidip gelirken sona yaklaştığında geri ekilerek  'Derin nefes al' dedi. Emir derin nefes alırken Kutay hemen aletini ağzına dayamıştı.

Kutay, Emir'in kafasını tutarak kasıklarına yapıştırdı. 'Siktir! Hepsini yut' diye inleyerek menilerini Emir'in boğazına fışkırtmaya devam etti. Emir ise nefessiz kalmıştı burnundan almaya çalışıyordu ama burnu da Kutay'ın kasıklarına dayalıydı. Emir artık kıpkırmızı olurken Kutay geri çekilerek yavaş yavaş gidip gelmeye devam etti. Emir burnundan nefes almaya devam ederken yutkunmaya da devam ediyordu. Kutay yumuşamaya başlayan aletini çıkararak Emir'in dağılmış haline baktı. 

Dudakları kıpkırmızı ve kenarlarından salyalarıyla beraber beyaz beyaz menileri de akıyordu. Gözleri yaşarmış ve yüzü kıpkırmızıydı. Ayrıca hala Emir'in ellerini havada tutmaya çalışması Kutay'ın gayet hoşuna gitmişti. 'Ellerini indirebilirsin' diyen Kutayla, Emir  hemen ellerini indirerek boğazına sarmıştı. Ardı ardına öksürürken önünde bir su şişesi görmüştü. 

Kutay suyu uzatarak 'İç biraz iyi gelir' demişti. Emir hemen alarak içmeye başladı. Boğazı su içerken bile acıyordu. Kutay pantolonunu giyerek Emir'in yanına oturdu. 'Benim uslu köpeğim, sözümden hiç çıkmadın ve sahibini mutlu ettin bu yüzden seninle güzelce ilgileneceğim ' diyerek başını okşadı. Emir kafasını Kutay'ın ellerine daha çok bastırırken gözlerini kapatmıştı.  

Kutay, Emir'in boğazından tasmayı çıkararak yatağın üstüne koymuştu. Emir yerinden kalktığında utanmıştı çünkü kendisine dokunmadan boşalmıştı. Kutay onun utancının farkındaydı yatağın üstünde bariz bir şekilde görülüyordu. 'Dokunmadan boşalman bunu ne kadar sevdiğini gösterir bunun için utanma' diyerek Emir'i kucağına aldı. Sonra odadan çıkarak Emir'in odasına girdi. 

Emir çıplak şekilde Kutay'ın kucağında taşınmıştı. Odaya girdiklerinde onu yere bırakarak 'Duşunu al ve güzelce uyu. Eğer bir şeye ihtiyacın olursa odama gelebilirsin' diye naifçe konuşan Kutay'a bakarak kafasını salladı. 'Tamam, efendim' diye mırıldandı. Kutay onun saçlarına öpücük bırakarak 'Aferin benim küçük kölem' diye mırıldandı. 

Kutay çıktıktan sonra Emir salak salak gülümseyerek elini Kutay'ın öptüğü yere getirdi. Bu adamın her halinden etkileniyordu. Daha fazla oyalanmadan duşunu alarak yatağına girdi. Kitabını okurken kapı tıklatılmıştı. Emir hemen dikleşerek kapıya bakınca Kutay elinde bir bardak sütle odaya girmişti. 

'Boğazın tahriş olmuştur bu ılık sütü iç boğazına iyi gelir tamam mı? İyi geceler' diyerek sütü Emir'in eline uzattı. Emir bu ince davranıştan sonra aklındaki soruyu sormadan edemedi. 'Teşekkür ederim efendim. Size bir soru sorabilir miyim?' diye konuştu. Kutay 'Tabi ki sor bakalım' dedi. Emir gözlerini kaçırarak 'Siz şey esnasında çok sert davrandınız bana ama sonra neden bunları yapıyorsunuz?' diye sordu. 

Kutay,  'Bak emir sen benim kölem olarak efendinin her dediğini yaptın onunla güzelce ilgilendin. Efendi de yeri geldiğinde kölesine bakım vermek zorundadır. Dediğin gibi sert davranıldığı için köle biraz yıpranmış oluyor ve kendi ihtiyaçlarını karşılayamıyor bu yüzden efendilerde onlarla ilgilenir. Anladın mı?' diye sordu. Emir gülümseyerek 'Anladım efendim, teşekkür ederim size de iyi geceler' demesiyle Kutay küçük gülümsemeyle odadan ayrıldı.

Emir de elindeki sütü mutlulukla içerek yatağına girdi. Sabah uyandığında boğazı hala ağrıyordu ama süt çok iyi gelmişti. Üstünü giyinerek kahvaltıya indi. Kutay 'ın acilen çıkması gerektiği için kahvaltıyı tek başına yapmıştı. Evin çalışanlarıyla da tanışmayı ihmal etmemişti. Şermin teyze mutfaktan sorumluymuş. Çağla ise masadan sorumluymuş ayrıca evi temizlemeye de başka kadınlar geliyormuş. 

Biraz Şermin Hanımla sohbet eden Emir daha fazla oyalanmadan dersinin başına döndü. Derslere odaklanmaktan akşam olduğunu anlamamıştı. Arada Alper aramıştı ama kısa görüşme ardından Emir ders çalışması gerektiğini zırvalayıp telefonu kapatmıştı. Telefonun alarmıyla akşam yemeği için aşağıya inmişti. Kutay'ı hala göremediğinde Şermin Hanım ' a sordu. 

'Şermin Teyze, Kutay Bey geldi mi?' diye merakla sordu. Şermin Hanım 'Evet oğlum odasına çıktı.' demesiyle Emir'in içi rahatlamıştı. Daha sonra koltuğa giderek Kutay'ı bekledi. Merdivenlerden ses gelince kafasını uzatıp baktı. Kutay elinde telefonla aşağıya iniyordu. Emir heyecanlanarak ayağa kalktı. Ellerini önünde birleştirerek Kutay'ı bekledi. 

Kutay telefonu cebine atarak koltuğa oturdu. Ayakta bekleyen Emir'e bakarak kucağını pat patladı. Emir utanarak Kutay'ın önüne geldi ve yan şekilde kucağına oturdu. Kutay onun ilgi beklediğinin farkında olarak 'Günün nasıl geçti? Boğazın hala ağrıyor mu?' diye sorarak saçlarını okşadı. Emir iyice mayışarak 'Bugün sadece ders çalıştım ve boğazım çok az acıyor ' dedi. Kutay 'Aferin derslerini ihmal etme bu arada özel okulla anlaştık haftaya başlıyorsun. Arkadaşlarınla vedalaşırsın ' dedi. 

Emir her ne kadar Alper'den ayrılmak istemese de bu okula arabayla gidip gelmeye devam ederse çok dedikodu olacağını biliyordu. Böylesi daha iyi olabilirdi. 'Tamam efendim' diyerek kafasını eğdi. Kutay saçlarına bir öpücük bıraktı.  'Hadi bakalım yemeğe' diyerek üstünden kalkan Emir'in poposuna şaplak attı. Emir şok olsa da bozuntuya vermeden masaya ilerledi. 

Yemekler yenildikten sonra koltuklara geçmişlerdi. Emir, Kutay'dan bir hareket bekliyordu ama adam elindeki telefonla uğraşıyordu. Yanağını şişerek ayaklarını salladı. Kutay da yan gözle onun hareketlerini izliyordu . Kutay bir süre daha beklerken Emir de sıkıntıdan patlayacaktı. Daha fazla dayanmadan 'Efendim eğer benden birşey istemiyorsanız odama çıkmak istiyorum' dedi. 

Kutay tek kaşını kaldırarak ona baktı. Emir korksa da dik şekilde durup onu bekledi. 'Özel odaya çık ve hazırlan bunu bekliyordun değil mi?' diye sordu. Emir utansa da 'Tabi efendim çıkıyorum' diyerek merdivenlere yöneldi. Tabi bunu bekliyordu. Sabahtan akşama kadar hiç dersin başından kalkmamıştı sırf akşam bunu yapacakları için. 

Emir, Kutay'ın dediği gibi temizlenerek odaya çıktı. Üstünü soydu ve tasmasını eline aldı. Odadaki aynadan bakarak tasmayı boynuna geçirdi. Dışardan ses gelmesiyle hemen yatağa çıkıp dizleri üstüne oturdu. Kutay içeriye girdiğinde kafasını eğerek beklemeye başladı. 

Emir görüş açısına Kutay'ın ayakkabıları girince heyecanlanmadan edemedi. Kutay onun kafasını okşayarak kısık sesle  'Uslu köpeğim benim' dedi. Emir mırıldanırken kafasını eline doğru bastırdı. Kutay geri çekilerek 'Yatağa sırt üstü uzan' diye komut verdi. Emir hemen sırt üstü uzanarak Kutay'a baktı. Kutay bir dizini yatağa bastırarak uzandı ve Emir'in ellerini yatak başlığına bağlı olan kelepçelerle bağladı.

Daha sonra kenarda duran lolipopu açtı ve Emir'in dudaklarına sürerek 'Bu gece küçük oyunumuzla çok eğleneceğiz' dedi. Küçük dudaklardan içeriye lolipopu yollayarak 'Benim güzel kölem, penisim gibi em onu ' dedi baskın sesiyle. Emir ağzında ki lolipopu döndüre döndüre emmeye başladı. Anlaşılan bu gece uzun olacaktı. 

ARKADAŞLAR DEDİĞİM GİBİ BU KİTAP ZATEN +18 OKUMAK İSTEMEYEN OKUMASIN HERKESE SAYGIM VAR.

ÇOK KISA BİR SÜRE SONRA OLAYLAR BAŞLAYACAK ZATEN SABIRLA BEKLEYİN LÜTFEN :)

BİRDE ÇOK YORUM KİŞİLERE BÖLÜM HEDİYE EDİYORUM YANİ İTHAFTA BULUNUYORUM ÇÜNKÜ DESTEKLERİNİ GÖZ ARDI EDEMEM SİZDE FARKETMİŞSİNİZDİR ZATEN HEPİNİZE TEŞEKKÜR EDERİM :)