nefes alamıyorum. hiç nefes alamıyorum. ciğerlerim sıkışıyor. aldığım nefes bedenim dışında her yerde. iyi değilim. hiç iyi değilim. kendimle boğuşuyorum. kendimi boğuyorum. boğuluyorum. boğuluyorum. yaşamaya devam edemiyorum. yaşamak istemiyorum. ne yaşamam gerek bilmiyorum. nasıl yaşamalıyım bilmiyorum. yaşadığım hayatı nasıl sürdürdüm bilmiyorum. umutsuzluk bile değil hissettiğim. yıllardır tekrar tekrar söylüyorum. bir şey hissetmiyorum. insanlara karşı, kendime karşı, dünyaya karşı. hiçbir şey hissetmiyorum. yaşadıkça beni daha çok boğan korkunç bi boşluklayım. içimde büyüdükçe büyüyor. olmayan bir şey nasıl büyüyor? hiçbir şey bilmiyorum. biliyorum. yaşamak çok zor. kendimi bulmak çok zor. buldum sandıkca daha çok kaybetmek çok zor. kendimle olup kendime bu kadar uzak olmak çok zor. kendimi dinlemek, kendimi anlamamak. bu kadar karışık düşüncelerle yaşamaya devam etmek çok zor. birazcık çözebilseydim keşke. yıllar boyu kendime bakarken birazcık görebilseydim keşke. her şeyimle çok uzağım. bomboşum. karmaşayım. yorgunluktan öleceğim. tükeniyorum. tükenecek neyim kaldı bilmiyorum. ama tükeniyorum.
ölebilirim
şu an
