KAMP ATEŞİ (yarı texting)

2.9

2.9

"Sana da selam Kaan," diye homurdandı Asel, Aras'a ters ters bakıp.

Kaan ıslak saçlarını elinin tersiyle geriye taradığında bir anda eğilerek karın kaslarını neredeyse gözüme soktu. Ben kumları yüzümden temizlerken elini bana uzattı. Nefesim götüme kaçarken gözlerimin büyümemesi için kendimi kastım. Bir Kaan'a bir eline baktığımda Kaan'ın yüzünde bir sırıtış belirdi.

"Uzanmak istiyorsan şurada şezlong var Ezgi," dedi. "Kumlara gerek yok, değil mi?"

Bakışlarım hayranlığa dönmesin diye göz devirip, "Ha ha," diye homurdandım. Elini hâlâ geri çekmemişti. "Öpene kadar çekmeyeceksin herhalde?" diye sordum dik dik.

Kaan kendini işaret edip, "Beni limon kolonyası kokan hacı dedelere benzettin ya..." deyip cıkcıkladı, eliyle karın kaslarını işaret etti. "Şu baklavalara yazık be kızım."

Kızım.

Sakin Ezgi, hiçbir şey olmamış gibi davran.

Sakın bir anda Ezgi değil Hera diye bağırma!

"Baklava görmesek inanacağız," dedim, kumları üzerimden silkeleyip kalktım. "Kemalpaşa tatlısı seninkiler."

"Yuh Ezgi," dedi Aras. "Şunlar fıstıklı baklavayla rakip olur bu arada."

"E bir tadına bak Aras'cım." Cins cins sırıttım. "Gurmeliğin mi tuttu?"

Selin, "Abo," dedi. "Gay panic."

Kaan, kısık gözlerle Aras'a dönünce, "Sen bir uzaklaşsana," demesi beni az daha kahkaha attıracaktı.

"Kaan..." Aras bunu gözlerini yukarıya kaydırarak söylemişti. Mayıs'ın burnundan domuz gibi bir ses çıkmıştı ki kendini daha fazla tutamadı.

Kaan, Aras'a şüpheci bakışlar atarken, "Bak ıslak ıslak döverim seni," diye tehdit etti.

Aras'ın gözleri büyürken, "Ne ıslak mı?" diye sordu. "Ah," diye inledi. "En sevdiğim kelimelerden biri."

"Lan yürü git, tokatlarım seni!" Kaan, Aras'tan uzaklaşmak için geriye gitmişti ama şimdi de bana yakınlaşmıştı!

"Ya yine ne didişiyorsunuz siz?" Semih ve Ege de mükemmel arkadaş grubumuza dahil olurken kızlar bana tedirginlikle baktılar. Artık nasıl baktıysam her an geri otele gitmeyi teklif edebilirlerdi bile.

"Selam kızlar," diyerek biraz çekinse de yanımıza geldi Ege.

Asel, "Aha bu da Hades işte," diye homurdandığında Selin'le sinsi bir bakışma aralarında geçmişti, bu beni korkutmuştu işte. Selin, "Siz ne yapıyordunuz?" diye sorduğunda Aras direkt atladı. "Yeni çıktık biz de, hatta ben daha girmedim suya."

"Keriz misin?" Sorusu Semih'ten gelmişti.

"Bu kanıya nereden vardığını inan çok merak ediyorum," dedi Aras ciddi bir merakla.

Semih, "Kerizsin," dedi ama sesindeki ciddiyete gülmeme saniyeler kalmıştı. Aras'a ciddi ciddi baktı. "Bunun için bir sebebe gerek yok ki. Sen keriz bir herifsin."