9th

315 26 18
                                    

bir süre odamda bekledim ve birinin kapıyı tıklatmasıyla kapıya döndüm.

^

"Girebilirsin." kapı açılıp içeri Arisu girdi "Arisu? ne oldu?" kapıyı örtmeden konuştu. "Oyuna gitmemiz gerek bugün.Vizelerimiz bitmek üzere." kafamı sallayıp onayladım ve yanına yürüdüm. "İyi misin? Yandın sonuçta." durup döndüğümde gülümseyerek cevapladım. "İyiyim Arisu merak etme oyuna odaklanmamız gerek." geri saçma bir gülümsemeyle karşılık verince herkesin bulunduğu oyuna gitmek için beklenen arabalara bindik.Kafamı cama yaslayıp arabanın çalıştırılmasını beklerken insanlar gelip oturuyordu.

Yanımda hissettiğim koluma uygulanan baskıyla cama sıkışmaya başladım.Yanıma döndüğümde yine o siyah gözlerle karşılaşmam bir oldu.Nerede görsem tanıyacağım gözler sevgiyle bakarken şimdi o sevgi nefret ve sinire dönüşmüştü. "Selam küçük fare." gözlerimi gözlerinden çekmeyip gıcık sırıtışını izledim.Arabanın çalıştırılmasıyla cama döndüm ve yol boyu değişen yolları izlemeye başladım.

/Niragi anlatımı\

Eski arkadaşım mı? Lanet olası kız eski arkadaşımsa ben neden bilmiyorum!! Eli ağırmış hâlâ yüzümde hissedebiliyorum. Dudağımdaki kanı dilimle sildim ve oyun için silahımı hazırlayıp arabaların oraya gittim.O da oradaydı.Oyundaki avım belli...Gerçi eğer hemen öldürürsem zevki kalmaz.Püff herneyse.

Arabaya ilerleyip bindiğimde yanına oturdum.İlk başta bakmasada daha fazla cama yapıştırınca döndü.Sadece boş gözlerle bakıyordu.Sürekli bunu yapmasından nefret ediyorum daha da sinirimi bozmayı başarıyor.Araba çalışmaya başladığında cama kafasını geri çevirip meraklı gözlerle yolu izliyordu.Ben ise onu.Tanımaya çalışıyordum belki hatırlarım diye ama olmuyor.Bir şeyler silinmiş ve yok olmuş gibi.Beni tanıyor bundan eminim ama ben neden tanımıyorum?

Kirpikleri, ela gözleri, burnu, siyah uzun saçları ve pembe dudakları.... neden bu kız hakkında hiçbir şey bilmiyorum.

Yüzünde garip ifadeyle bana döndüğünde ne yaptığımı farkedip içimden kendime küfürler ederken iğrenici bakışlar atıp kafamı hemen önüme çevirdim.Baktığını hissedebiliyordum bu yüzden dönme cesareti bulamamıştım.Bir dakika?! Neden korkuyorum ki?

Neden ondan korktum?

Bu korku mu?

bilmediğim duygu saçmalıkları ile karşılaşırken yolun değişmesini ön camdan izliyordum. Sonunda durduğumuzda herkes indi ve 'oyun alanı bu tarafta' yazan tabelaya ilerledik.Bir kapıdan geçip girdiğimizde içerisi resmen iğrenç bir rutubet kokuyordu ve içeride 6 tane kutu vardı.

Bir kapıdan geçip girdiğimizde içerisi resmen iğrenç bir rutubet kokuyordu ve içeride 6 tane kutu vardı

К сожалению, это изображение не соответствует нашим правилам. Чтобы продолжить публикацию, пожалуйста, удалите изображение или загрузите другое.

Kayıtlar kapatıldı

Oyun 'Tasmalar'

Zorluk Sinek 9

Oyuncular karşıda verilen tasmaları takın

herkes gidip taktığında ilk defa böyle oyuna girdiğim için gergin hissediyordum.Ona baktığımda biraz tedirgin olduğunu anlayabiliyordum.

Hepiniz birbirinize bağlısınız.Tasmalarınızdan geçen kablo var ve yukarıdaki keskin bıçakların kafanızı kesilebileceği şekilde sert çekilebilir.Tasmaları çıkarmanın tek yolu önünüzde bulunan sütunlarda cam kutu içindeki anahtarlar.Fakat biriniz anahtara ulaşmak için hareket ettiği an 60 saniyelik geri sayım hepiniz için başlıyacak.

Oyun başlıyor.

Oyun açıklandığında resmen kanım donmuştu.Bu, bu çok zor.Yanımdaki insanların konuşmalarını dinlemeyerek Y/n'ye döndüm.Bana bakıyordu.Sanki ne yapacağımı anlamış gibi başını iki yana salladı.

"Bir kez olsun bencillik edip kendini düşünme." dediklerine şaşırdığımda kızın arkasındaki iri yarı olan adam koşmaya başladığı için tasmalar bizi geriye çekiyordu.İkimizde koşmaya çalıştık ama zorlanıyorduk.Sonunda kutuya yaklaştığımda elimi yumruk yapıp kırdım ve anahtarı alıp tasmayı açmaya başladım.Bir türlü uzanamıyordum ve neredeyse 15 saniye kalmıştı.Nefesimin kesildiğini hissedebiliyordum.Arkamdan diğerlerinin de hareketiyle geri geri giderken sonunda çıkardığımda kızın hâlâ anahtarı olmadığını farkettim.Zorlanıyordu.İçimden yardım etmek istesemde yapamadım.

Kutuya yaklaştığı sırada diğer adamın hareket etmesiyle geri gitmeye başladı.İri adam tasmasını çıkarmayı başardığında Y/n dişlerini sıkarak koşup camı şiddetle kırdı ve elinin kanamasına bakmadan anahtarı aldı.Geri geri çekilirken açmaya çalışıyordu.Boynu jiletlere yaslandığında ölmeye çok hazırdı.

son 1 saniye...

Boynundan çıkardığı gibi tasma geri uçtu ve jilet olan yerine girdi.Kapılar açıldı.Y/n yere düştüğünde derin nefesler alıyordu.Yan tarafta tanımadığım insanlara bakarken bir kadın kaybetmiş olacak ki kafası kopup düştü ve
Y/n'nin önüne yuvarlandı.Koşarak giden
Y/n'nin arkasından çıktığımda öğürme sesleriyle yanıma döndüm ve kustuğunu farkettim.

/Yazar anlatımı\

Niragi arkana geçip saçlarını tuttuğunda şaşırsanda mide bulantını geçiremiyordun.Kahvaltı etmemen üzerine ilk yolda araba sallantıları sonra odadaki iğrenç koku ve ardından önüne düşen kopmuş kafa kusman için yeterli sebeplerdi.Biraz olsun rahatladığında elinle ağzını sildin ve ayağa kalktın.Senin ona dönmen ile Niragi yavaşça saçlarını bıraktı. İçinden yardım ettiği için sevinirken sözleri ile tekrar kalbini buz soğuğu gibi kesmişti.

"Oi! bu kadar güçsüz olduğunu bilmiyordum küçük fare." pis kahkahasının ardından sana baktığında gözlerinde hayal kırıklığı ve üzüntü vardı.Sinirlenmeni beklerken bunla karşılaşması onu şaşırtmıştı.

"Ne o ağlayacak mısın, şimdi kesinlikle eminim güçsüz olduğuna." sadece yüzüne bakıp omuzlarından itilerek gülüşünü izlerken dayanamayıp oradan gitmek için adımlamaya başladın.

İçindeki ona dair her ateşi söndürmeyi başarıyordu.Bir umutla hatırlar diye yüzüne baktığında o her defasında seni aşağılıyor ve alay ediyordu.

Buna dayanabilecek misin?

Ya hatırlamazsa diye düşünmekten bıkmadın mı, küçük?

Tüm aileni kaybetmişken şimdi bu acıyla da yaşayabilir miydin?

///

selaaamm

bu bölümde böyle oldu umarım seversiniz.Sevdiyseniz oy atarsanız memnun olurum. Hafta sonu geldiği için baya bölüm yazmayı ümit ediyorum.

iyi okumalar..

💛💛

𝑷𝒊𝒆𝒄𝒆𝒔 𝒐𝒇 𝑷𝒂𝒔𝒕/𝗦𝘂𝗴𝘂𝗿𝘂 𝗡𝗶𝗿𝗮𝗴𝗶/Место, где живут истории. Откройте их для себя