16. Bölüm

61 6 2
                                    

Zar zor gözlerimi açabilmiştim.Etraf karanlıktı ama gözlerimi güçlükle tekrar kapatıp açınca net bir şekilde beyaz tavanı gördüm.Gözlerim etrafta gezindi.Neler olduğunu,nerede olduğumu algılamaya çalıştım.Her şey bir anda aklıma geldi.Gözümden akan bir damla yaşı zar zor hissetmiştim.

Kurtulmuştum.Belki de bu bir mucizeydi ama kurtulmuştum.Parmaklarımı hareket ettirmekte zorluk çektim.Daha sonra kapının açıldığını duydum.Doktor olduğunu anladığım kadın yanıma gelip gözlerime ışık tuttu.Daha sonra bağlı olduğumu yeni fark ettiğim cihaza baktı.

Doktor, 'Kendinizi nasıl hissediyorsunuz İdil Hanım ?'

Dudaklarımı aralamaya çalışırken canım yandı.Dudaklarım kurumuştu.
'Bilmiyorum.' dedim.Çünkü gözlerimi açalı 5 dakika anca olmuştur.

Doktor, 'Siz bir mucizesiniz.2 haftadır yoğun bakımda yatıyorsunuz.Çok güçlü bir kızmışsınız.Çok geçmiş olsun.Abinize haber verip geliyorum.' dedi ve odadan çıktı.

Ben daha ne olduğunu idrak edemeden abim odaya girdi.'İdil.' deyip bana sarılarak ağlamaya başladı.'Kurtuldun.Yaşıyosun.Gözlerini açtın.Benim güçlü kardeşim.' dedi.Bende zar zor ellerimi kaldırıp sarıldım.'Kağan Ateş'in kardeşiyim ben.Öyle çabuk pes eder miyim ?' dedim.Geri çekilip bana baktı.Gözyaşlarını silerek 'Lütfen ağlama bak,beni de ağlatacaksın.' dedim.Alnımdan öperek 'Çok şükür,çok şükür yaşıyorsun.' dedi tekrar.'Dur bir geri bayılayım.' dedim gülerek.Abim şapşal şapşal gözlerime baktı.'Şaka yapıyorum ya.' dedim ve güldüm.Abim irkilerek kendine geldi ve tebessüm etti.

Bende ayrılıp masanın oradaki sandalyeyi alıp yanıma geldi.Ellerimi tutarak 'Kendini nasıl hissediyorsun ?' diye sordu.Kafamı sağa sola salladım.'Bilmiyorum.Vücudumun çok yorgun olduğunu hissediyorum.' dedim.Sanki hâlâ üstümde bir ağırlık varmış gibiydi.'Normaldir.Çünkü 2 haftadır ölümle savaşıyorsun.' dedi ve ellerimi öptü.Abimin gözleri yerinden çıkacakmışçasına şişmişti ve göz altları morarmaya doğru gidiyordu.Yüzü solmuş,omuzları düşmüştü.Bu süreç ona çok ağır gelmişti.Abimi böyle görünce gözümden fark etmeden yaşlar aktığını hissettim.Abim görmüş olacak ki baş parmağıyla gözyaşlarımı sildi.'Ağlama birtanem.Geçti,gitti.Çok güçlü bir kızsın sen.Bunu bir kez daha anlamış oldum.' dedi.Ona tebessüm ettim.

'Ben iyiyim.Hani diğerleri neredeler ?' dedim üzgün bir şekilde.Abim cebinden telefonu çıkarıp,birini aradı.Karşı tarafın sesini duyar duymaz Selim olduğunu anladım.'Uyandı kardeşim.' dedi abim gülümseyerek.Karşı tarafta sevinç çığlıklarının sesi geliyordu.Abim telefonu kapatıp 'Ben bir doktorunla görüşüp geliyorum.' dedi.Kafamı olumlu anlamda salladım.Alnımdan öpüp odadan çıktı.Derin bir nefes aldım.Yerimde hafifçe doğrulmaya çalıştım.Ama belimdeki şey buna izin vermiyordu.Galiba korse takılmıştı belime.O sırada aklıma gelen kişiyle duraksadım.

Emre neredeydi ? Yaşıyor muydu ? Beni o mu kurtarmıştı ?
Söylediğim son sözleri hatırlıyordum.Onun ise o soluk tenini...Selim'e sormaya karar verdim geldiğinde.Eğer abime sorarsam hoş bir tepki almayabilirdim.

Doktor ve abim odaya girdiler.Doktor bana bir kaç test yapacaklarını söyleyip odadan çıkarttı.Önce kan testi verdim.Ardından birkaç film çektiler.Odama geri götürecekleri sırada abime biraz hava almak istediğimi söyledim.Doktordan yarım saatliğine izin aldık.Tekerlekli sandalyeyle hastaların hava alıp,gezebilmesi için özel olarak yapılan bahçeye çıktık.Her yer rengarenk çiçeklerle ve ufak ağaçlarla doluydu.Her iki ağaç arasına bir bank getirilecek şekilde dizayn etmişlerdi.Çiçekli çardaklarda vardı.Burası gerçekten de özeldi.

Abim tekerlekli sandalyeyi bankın kenarına koydu,kendiside bankın kenarına oturdu.'Ben uyurken neler oldu ?' dedim merakla.'Bilmiyorum.Ben hep hastanedeydim.' dedi.'Bir şeyler yedin mi abi ?' diye sordum.Zayıfladığı belli oluyordu.'Hayır.Bugün yemedim.' dedi.Gülümseyerek 'Hadi.Git kendine bir şeyler al ve gel.Ben sana yedireceğim.' dedim.'Hasta olan sensin kardeşim,ben değil.' dedi kaşlarını çatarak.'Ya abi hadi,lütfen.Vakit geçirmek istiyorum.' dedim ısrar ederek.Abim en sonu pes etmiş olacak ki 'Bekle burada geliyorum 5 dakikaya.' deyip yemekhaneye doğru yürümeye başladı.

Yasak Aşk  (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin