1.3

14.3K 583 127
                                    

"Baba."

"Evet kızım baba, hani böyle spora diye gidip millete baklava şov yapan baba."

O fotoğraf gözlerimin önünden gitmiyordu!

Hayır açıp açıp baktığım için değildi tabi ki de!

Sehpanın üzerinden tabakları alıp amerikan mutfağa bıraktım.

"Baba."

Yaz tekrar tekrar aynı şeyi söylerken ona döndüm. Telefonum elindeydi ve Kortaç arıyordu. 

"Evet kızım şimdi sana Türk kızının en büyük silahını gösteriyorum. Trip!"

Çağrıyı kapanana kadar açmayıp son dakika kabul ettim.

"Efendim?"

Telefonu kulağımdan hafifçe uzaklaştırdım. Yaz sessizce bizi dinliyordu.

"Mesafeli olmak en büyük kural güzel kızım."

"Ne yapıyorsunuz güzelim?"

Boğazımı temizledim.

"Oturuyoruz. Sen?"

"Bende nöbetim bittiğinden uyuyacaktım da, öncesinde seni arayıp Bir sesini duyayım dedim. Bari uyumadan kendime geleyim."

Düşmüyoruz, sakiniz, nefes al ver nefes al ver.

"Anladım, iyi uy-"

"Yenge!"

Bir anda arkadan büyük bir gürültü gelirken sözüm yarıda kalmıştı.

"Yenge ben geçen gün gördüm banyo yaparken o kaslar hep erimiş gitmiyor uzun zamandır spora belli."

"Ne?"

"Senin ağzına sıçayım Orhan!"

Banyoda. Erkek. Kortaç'ı. Gördü.

Midem kalkmış horon tepmeye başlamıştı ve ben o anı hayal etmemek için saçma sapan şeyler düşünüyordum.

Manda yuva yapmış söğüt dalına aman aman!

"Yani yenge kimse görmedi onları ben dışında. Bende istemeden gördüm ama senden fazla bakmamışımdır yani emin ol."

"Orhan yürü git şuradan!"

Yaz halime kıkır kıkır gülüyor, ben hala olayın etkisinden çıkmaya çalışıyordum.

"Güzelim bakma sen bu mala, gevşek gevşek konuşuyor, bir şey gördüğü falan yok."

Bir kaç hışırtıdan sonra tekrardan Orhan'ın sesi duyuldu.

"Mememin altındaki dövmeyi nasıl gördüm lan o zaman?"

"Orhan küfür etmek istiyorum! Defol!"

Arama beklemeye alınırken derin bir nefes aldım. Ardından deli gibi kahkaha atmaya başladığımdan Yaz korkarak geri çekilmiş, onun haliyle beraber daha da gülmeye başlamıştım.

Karnıma resmen ağrı girmişti.

"Elam?"

"Se-sen artık Orhan-nınsın Kortaç."

Gülmekten zar zor konuştuğumdan Kortaç sessizce mırıldandı.

"Sen unut şu iki dakikayı güzelim, al kızımızı koynuna güzel güzel uyu tamam mı?"

"Üzerime Orhan'ı kuma getirmeyeceksin değil mi?"

"Kapatıyorum."

Gülmemek için yanağımı dişleyerek oturduğum yerden kalktım.

BİR AKIM MESELESİ /TEXTİNG (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin