"Gerçek anlamda, onları mahvettin."
"Böyle acımasız olabileceğini bilmiyordum." dedi Ron "Aferim."
"Kimse çocuklarımı korkutamaz." dedim Malfoy malikanesinin saraydan yumurtlamış gibi duran bahçesinde sallanan koltuğa gömülürken. Scorpius ve Cassie iki yandan bana sarılmış, kafalarını karnıma yaslayıp uyumuşlardı.
"Babası gidip onları kurtarır." dedim gözlerimi devirip "Çok da umrumda değil. Yarın ilk iş onları şikayet edeceğim"
"Sakin ol bebeğim." dedi Draco gülerek "Hıncını alamadın mı?"
"Pek sayılmaz." dedim yüzümü buruşturup "Onu bir böceğe falan dönüştürseydim keşke."
"Annelere sinir pek iyi gelmez." dedi Ginny omuzlarıma masaj yaparken "Hem, bence bir daha böyle yoğun büyüler yapma, bebeğe zarar verebilirdin."
"Zorlansam yapmazdım zaten." dedim gözlerimi devirip.
"Harry ve Ginny, isterseniz burada kalın." dedi Draco isteksizce "Evinizde pek fazla cam kalmadı sanırım."
"Hemen hallederiz." dedi Harry "Biz gidelim o zaman."
"Kalabilirsiniz."
"Yorucu bir akşam oldu." dedi Ron "Ben de Harry'e yardım edip eve dönerim."
"Bebeğin cinsiyeti neydi bu arada?"
Bunu tamamen unutmuştum. Merakla Draco'ya baktığımda gülümseyip elimi tuttu.
"Bir kız."
Bahçedeki tüm çığlıklara kahkaham karışınca çocukların uyanmaması mucize olurdu.
"Bebek bir kızmış!" dedi George heyecanla Cassie'yi kucağına alıp zıplarken "Bir kız kardeşin oluyor!"
Cassie uykulu bir şekilde etrafına bakarken olanları hiç anlamıyor gibiydi. Garip bir şekilde etrafta zıplayarak gülen insanlara bakıyordu. Scorpius da uyanınca ayağa kalktım ve Draco'ya sarılıp onu öptüm.
"Bu sefer gerçekten kolay olacak gibi duruyor." dedim gülümseyerek.
"Evet." dedi "Hep burada olacağım."
*
"Neden hala uyanıksınız anlamıyorum? Potter evinde ikiniz de uyukluyordunuz."
"Baba, uyuduk işte. Şimdi uykumuz yok."
"Belki Scorp'un uykusu vardır."
"Benim yok." dedikten sonra durdu "Belki masalla uyurum."
İkisinin hevesli gözlerine bakıp gülümsedim.
"Pekala, size ne anlatalım?"
"Farklı masal."
"Evet. Daha gerçek."
"Mesela?"
"Hogwarts Savaşı!"
"Küçük bir adam için fazlaca dehşete düşürücü isteklerin var, Scorpius."
"Babamla nasıl tanıştınız?"
"Babanla Hogwarts'ta tanıştık, bebeğim." dedim Cassie'nin saçını okşayıp "Ben Gryffindor'dum, o da Slytherin evindeydi."
"Babama nasıl aşık oldun?"
Bunun üzerine Draco ile birbirimize bakıp güldüğümüzde Cassie elimi sıktı.
"Anlat!"
"Bir gün İksir dersine girmiştik. Bir kazan dolusu iksir vardı, Profesör Snape içeriye girmeden önce büyünün ne olduğunu tahmin etmeye çalışıyorduk ama ben zaten biliyordum. Benim aksime baban, büyünün ne olduğunu bilmiyordu."
YOU ARE READING
Tangled // Dramione
Fanfiction"Ama bu hayatımı feda etmem demek." diye fısıldadım. "Asla böyle olmasını istemezdim." dedi derin bir iç çekip "Ama görünen o ki tek şansımız sensin, Hermione. Tek şansımız doğacak çocukların."
