Selam
Oylar da atıldıysa bölüme geçiyorumm
"Deniz hadi kalk okul vaaar!" Ağlamaklı sesler çıkarıp kafamı yastığa gömdüm.
Sabah sabah ne okulu ya...
"Ya Allah aşkına sizin benim uykumla ne gibi bir sorununuz var?" Birisi benim omuzlarımdan tutup kaldırdığı anda tekrar yatağa doğru düştüm.
"Kalksana kızım hem sen ne ara bu kadar kilo aldın?" Tek gözümü açıp bana dolaylı yoldan kilolu diyen Denir'e baktım.
"Ben? Kilolu? Hiçte bile! Atma oğlum. Bana kilolu dediğine göre bu senin kasının olmamasından kaynaklıdır canım." Dedim ve tekrar gözümü kapattım.
Olmayan uykumu da böldüler!
Onu görmesem de göz devirdiğine kalıbımı basarım. "O zaman ben de Demir'i çağırıyorum." Dediğinde gözlerimi açtım. Eğer Demir gelseydi muhtemelen şu an kapşonumdan tutarak beni aşağı sürüklüyordu.
Kafama göre söylemiyorum, önceden yapmışlığı var.
Yatağımdan sızlanarak kalktım. "Sen ne ara bu kadar şerefsiz oldun?" Gülerek göz kırptı.
"Vazifemiz efendim." İç çekerek mırıldandım.
"Ömrüm odaya gelen herkesi kovarak geçecek anlaşılan."
"Ne?"
"Defol git Denir." Diyerek banyoya girdim. İşlerimi hallettikten sonra odaya geri döndüm ve dolabı açtım. Okul formalarını çıkartıp giğdim. Klasik okul forması işte. Kırmızı-Siyah çizgili pileli etek, beyaz gömlek, siyah ceket...
Boş Bir çanta da alıp içine kalem defter koydum ve ıslık çala çala merdivenlerden aşağı indim. Gülümseyerek Mutfağa girdim. "Günaydın!" Bugün kendimi fazla enerjik hissediyordum.
Okuldan kaynaklı değil kesinlikle!
Normal(!) Bir öğrenci olarak okuldan tabii ki de nefret ederim.
Ama Denir normal bir öğrenci değil galiba...
Dünden beri okula gideceğim diye afedersiniz götünü yırtıyordu.
Bu nalet okul sevgisi nedir arkadaş?
Okuldan da az kaçmadık ha.
Tamam düzeltiyorum. Okuldan Ben ve Demir de az kaçmadık.
Denir'i de az kaçırmadık yani.
Emel hanım ve Levent bey de "günaydın." Dediler yemeğimi yedikten sonra Ekin konuştu.
"Sizi ben görürüceğim." Kafamızı sallayıp dışarı çıktık.
"Şanslı piç." Eren'in sesini duyduğumda arkama döndüm. Aren büyük bir sırıtma ile ona baktı.
"Kıskanma kardeşim, kıskama."
"Kardeşim mi? Hatırlatıyım aramızda üç yaş var seni ergen."
"Aramızda üç yaş olması senin kafasız bir herif olduğunu değiştirmiyor ama."
"Sen bana kafasız mı dedin-" biz baygın bir şekilde muhteşem ilerleyen tartışmlarını izlerken, Ekin'in gelmesiyle lafını yarıa kesti Eren.'Bu iş burada bitmedi!' Bakışlarını da atmayı ihmal etmedi.
"Hadi arbaya! Ve sen Eren içeri geçiyorsun." Eren geri giderken bir yandan da homurdanıyordu. Onun bu komik haline kıkırdadım. Ona güldüğümü görünce arkaya dönüp havalı bir şekilde en azından o öyle sanıyor, Göz kırptı.
YOU ARE READING
3'Ü BİR ARADA
Teen Fiction❆kitap düzenlemede❆ Kapıyı çalıp içeri girdiğimde bütün bakışlar bana dönmüştü. Hiç bozuntuya vermeden arkamdaki kapıyı kapattım ve karşımdaki aileye baktım. Bir kadın yanında bir adam ve benim yaşlarımda üç tane çocuk vardı. Ne yalan söyleyeyim üçü...
