30: seninle öpüşmenin nasıl bir his olduğunu düşündüm

5.9K 1.1K 638
                                    

marabalar fınale yaklasıoz

marabalar fınale yaklasıoz

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

(♡)

haftalardır alamadığı uykusunu yavaş yavaş düzene soktuğu bir gündeydi jeongin. bahar gelmişti. bu yüzden odasını hafifçe esen rüzgar ve kuş sesleri dolduruyordu.

bacağına yavaş bir şekilde sürtünen perdesi, gözlerini zar zor aralamasını sağlarken boylu boyunca gerinmeye başladı yatakta.

"şurup gibiydi tadı amına koyayım, midem bulandı."

içeriden gelen sesler dikkatini çektiğinde kafasını kapı tarafına uzatıp seslendi. "changbin? erkenci misin bugün?"

"günaydın prenses."

odasındaki duvara kolunu yaslayarak kendisine gülümseyen kişiyi gördüğünde bir çeşit rüyada olduğunu düşündü jeongin. bu gerçek olamazdı çünkü hyunjin ona geri gelmeyeceğini söylemişti. en çok da buna dökmüştü gözyaşlarını zaten.

" gün aymadı sanırım..." dedi hyunjin yavaşça adımlayarak.

jeongin hâlâ duruşunu bozmuyordu, bomboş bakan gözleriyle öylece oturuyordu yatağında. en sonunda da ayak ucuna geçip oturan sevdiğinin yüzüne doğru uzattı elini.

işaret parmağıyla ters bir şekilde yanağını okşadı hyunjin'in. canı yanmış olabilirdi, gittiği yer her neresi ise canı kesinlikle yanmış olmalıydı.

"seni çok özledim."

hyunjin tekrardan konuştuğu an gözünde biriken yaş da yanağına doğru süzüldü. böylelikle ikisi de ağlamaya başlamıştı.

öne atılan ilk jeongin oldu, karşısındaki bedenin boynuna kollarını sarıp göğsüne yasladı kafasını. hyunjin de bir saniye bile beklemeden jeongin'in beline sarıldı hızla.

uzun bir süre boyunca ikisi de ayrılmadı birbirinden. hyunjin ağladığını belli etmemek için nefesini bile yutmaya çalışırken jeongin çoktan içli içli ağlamaya başlamıştı.

&

"enginar ne lan? ben yokken sağlıksız yemeklere mi sardınız siz?"

hyunjin ocağın başında söylenirken elindeki pırasalarla birlikte changbin çıktı buzdolabının içinden. evet, aradığını bulamadığı için kendisini her seferinde oraya sokuyordu.

aniden irkilince bir anda bağırdı hyunjin. "amına koyduğumun buzdolabı kaşifi, kaç saattir oradasın sen?"

jeongin de büyük tezgahın öteki ucuna yetişebilmek için adeta bir savaş verirken mırıldanmaya başladı. "enginar sağlıksız mı?"

"benim severek yemediğim her şey sağlıksızdır abi. midemi bulandırıyor istemeden yediğim her şey. zaten haftalardır hiçbir şey yememiş gibi hissediyorum." karnını okşayarak devam etti hyunjin. "lahmacun falan mı söylesek?"

cupid ✓Where stories live. Discover now