10. İtiraf

204 30 22
                                    

"Gitmesen olmaz mı?"

Eli durdu. Dakikalardır huzursuz şekilde oturmuş yemek yemeye çalışıyor, ağır hareket ediyordu. O da gitmek istemiyordu aslında ama kalabilir miydi?

"Eğer beni bulurlarsa hem onlarla hem de hukukla başım belaya girer. Böyle gereksiz bir şeye seni de sürüklemek istemiyorum."

"Umrumda değil. İnan bana umrumda değil. Umrumda olan tek şey sensin şuanda."

Yutkundu. Ne diyeceğini bilmiyordu. Saniyeler içinde yüzlerce soru geçti aklından.

"Ben, bilemiyorum..." yine sesi kısılmıştı. Şuan en son yapmak istediği şey böyle bir durumda karar vermekti.

"Kalmak istiyor musun?" bağırmıyordu aslında, Chan'ın dikkatini çekebilmek için yüksek sesle konuşuyordu. Chan bir an irkildi ve yavaşça konuşarak cevap verdi.

"İstiyorum ama-"

"Gitme o zaman. Aması falan umrumda değil."

Belki de aralarındaki en büyük zıtlık buydu. Seungmin her zaman ne istediğini bilir ve net hareket ederdi. Chan ise isteklerini söylemekte her zaman kararsızdı. Hatta çoğu zaman ne istediğini bile bilmezdi. Ve bu durumla yakından ilişkili olan en büyük ortak noktaları da aynıydı, büyük bir karar vermeleri gerekiyorsa, bu karar hayatlarını değiştirebilecek kadar önemli olsa bike, ikisi de karar vermekten kaçardı. Belki de bu durumu en acıklı yaşayan kişi Seungmin idi. Ne istediğini bilir ama bunu söylemekten çekinirdi. Chan ise bir şey istemekten bile korkardı.

"Bu kadar çok mu istiyorsun kalmamı?"

"Evet."

"Neden?"

Neden? Nedeni ne acaba? Sadece yanımda kalmasını istiyorum. Bir nedeninin olmadığını söylesem kaba mı olur?

"Güzel yemek yapıyorsun."
İkisi de gülmeye başladı. Birbirlerine biraz da olsa duygularını açmış olmanın rahatlığını yaşıyorlardı.

"Gelsene odaya Chris, ne yapıyorsun orada?"

"Odana mı geleyim?"

"Fesat anlama hemen. İyilik yapıyorum sana. Rahat bir yatakta yatarsın bu gece."

"Sen peki?"

"Bilmem, burada yatarım sanırım."

Seungmin açık açık onunla uyumak istiyordu. Biraz hızlı gittiğini düşünse de Chan'ın suratına baktığında dünden razı olduğunu görmesi rahatlamasını sağlamıştı.

Bacaklarına dolanan kol ile ayaklarının yerden kesilmesi bir oldu.

"Ne yapıyorsun? Bıraksana!"
Kucağındaki Seungmin ile yatağa doğru gitmeye başladı.

"Ev sahibi koltukta yatmaz. Hem iki kişi yatarsak daha sıcak olur."

Buraya en son ne şekilde geldiklerini ve nasıl uyandıklarını hatırlamak Seungmin'in kıpkırmızı olmasını sağlamış ama Chan'ı gülümsetmişti. Fesat düşünmüyordu.

Yatağa bıraktı ve yanına yattı. Üstünü örtme bahanesiyle zorla Seungmin'in de yatmasını sağladı.

"İyi geceler. Ses yapma lütfen."

"Sen utangıçtın hani? Bakıyorum da bir anda yok oldu."

"Sen dedin burada yat diye, ne yaptım ki ben? Aklına kötü şeyler gelmesin hemen. Bu gece iffetimi sana kaptırmam."

İçinden konuşur gibi fısıldadı Seungmin "Sanki çoktan kaptırmadın."

"Efendim? Bir şey mi dedin?"

Lawliet / ChanMinWhere stories live. Discover now