12

344 46 22
                                    

"Aklımın her bir köşesinde intihar var Jimin. Ama ben ölmeyecek kadar yaralıyım."

Hergün yaptığı gibi yine sevgilisinin yanındaydı. Ama artık dayanamıyordu Jungkook.
Jiminin yokluğunun verdiği acıya,
Dayanamıyordu.

Kafasını mezar taşına yaslayarak ağlamaya başladı bu sefer.

Çok yorulmuştu.
İntihar edemeyecek kadar.

Evet bunu hak ettiğini düşünüyordu. Ama bu acıyla,bu vicdan azabıyla yapamıyordu işte.

Hep kendini güçlü sanırdı. Herşeyin üstesinden gelen,her zaman dimdik duran birisi sanıyordu. Evet 2 yıl öncesine kadar öyleydi.
Meğerse onu böyle biri yapan Jiminmiş.

Acı dayanamayacak bir hâl almaya başlamıştı. Artık hissizliğin ve acının en güzelini yaşıyordu.

"Ben artık yapamıyorum Jimin. Çok,"

Taştan başını kaldırmadan devam etti,

"Çok zor. Olmuyor. Yemin ederim Olmuyor herşey çok zor geliyor. Ben,ben hak ettim biliyorum. Yapmamalıydım, ona o kadar güvenmemeliydim. Seni dinlemeliydim."

Başını kaldırıp burnunu çekti Jungkook.

"Ben sensiz yapamıyorum."

Öylece baktı o taşa.
Sigara yaktı bir tane. Onu bu hayatta tutan ne vardı ki hâlâ yaşıyordu?
Meleği toprağın altındayken, neden hâlâ burdaydı?

Gözüne çarpan siyah çarşafla kafasını sola çevirdi.
Siyahların kralı
Bu sefer daha yakındı, elinde bir pankart vardı. Ve üzerinde şunlar yazıyordu.

"Karma gerçektir. Kimse yaşattığını yaşamadan ölmez."

Bu adam çok olmaya başlamıştı.
Jungkook,elindeki sigarasını yeni yakmış olmasına rağmen hızlıca yere atıp karşısındakine doğru hızlıca koşmaya başladı.

"GEL LAN BURAYA"

Karşısındaki tazı gibiydi. O kadar hızlıydı ki..
Ama unuttuğu birşey daha vardı.
Arkasındaki kişi Jeon Jungkook'tu.

Mezarlıktan baya uzaklaşmışlardı. Adam hiç yorulmadan koşuyordu.

"DUR ARTIK DUR!"

Hem koşuyor, hemde bağırıyordu Jungkook.

Adam yol değiştirip kalabalık çarşının içine saptı bu sefer. Elindeki pankartı düşürdüğünü gördük Jungkook. Sonrada şapkasını.

Hâlâ koşuy-

Bir saniye?
Onun saçı siyah mıydı ?

Boy meets evil 2/ {JiKook}Where stories live. Discover now