17- 📱 Telefon📱

3.3K 190 18
                                    

Laçin Aden Faris

Hızla oturduğum yerde ayağa kalktım. Benim kalkmamla kapının zili çalmıştı.
Geldiler.

"Ben bakarım." diyerek kapıya koştum. Kapıyı açar açmaz mavilerim Asil'in yeşil hareleri ile kesişti. Hızla ona doğru atıldım.

Oda bana sarıldı ve etrafında 1 tur döndürdü.
"Ne kadar özledim bir bilsen."dediğinde yanağından öptüm ve güldüm.
"Beni kadar olamaz."

Ondan ayrıldım ve Asel'in yanına gittim.
"Laçin'im." diyerek hızla sarıldı.
"Çok özledim sizi."
"Bizde seni." dedi ve benden ayrıldı.

Binna teyzenin elinden tutan Yağız hızla bana doğru koştu. Yere eğilerek onu kucağıma aldım.

"Laçin'cimcim seni bir daha hiç görmiycem sandım."
"Olurmu öyle şey! Hem sen gelmeseydim ben gelirdim." diyerek daha da güldüm.
Daha fazla gülürse ağzı yırtılıcak.

"Eee ama beni unuttun Laçin abla." diyerek bacağıma sarıldı Yağmur. Yağız'ı kucağımdan indirerek  Yağmur'u aldım.

"Laçin abla sen hiç bizi niye ayamadım." Yağmur 'R'leri söyleyemiyordu.

"Ayy! Laçin bu halin ne?"diyen Binna teyze ile ona döndüm. Kendi üstümü süzdükten sonra tekrar ona baktım. Kaşlarını çatarak konuştum.

"Ne var halinde Binna teyze?"
"Bu sıcakta uzun kollu mu giyilir? Hadi anladık kolluk takmayı seviyorsunda kızım Adana'da yaşıyorsun sen."definesi ile Asil ve Asel hızla yanıma geldi. Asil kucağımdan Yağmur'u alarak Asel'e verdi.

Ellerini uzun kollunun kollarına atarak yukarı çekmeye çalıştı.

"Asil bırak." dememe rağmen zorla kıyafetin kollarını sıyırmaya çalışıyordu.
"Hoooop! Noluyo!" diyerek Asil'i ittiren Alaz ile durdum.

"Tamam samimiyetimiz, samimiyetiniz var ama sen benim ikizime böyle davranamazsın Asil!" demesi ile şaşırdım.
Tanışıyorlar mı?
Galiba.

"Ne biliyorsun ya sen?! Bilip bilmeden bağırıyorsun?" diyerek Alaz'ın üstüne yürüyen Asil ile, Asel ortalarına geçti.  Ve Alaz'a dönerek konuştu.

"Bir bildiğimiz var ki yapıyoruz. Laçin'in iyiliği için olmasa yaparmıyız?" demesi ile devam edeceğini anlayınca araya girdim.
Niye sen kara kedi misin?

"Tamam. Yeter. İçeri geçelim." dedim herkese bakarak. Sonra Alaz ve Asil'e döndüm.
"Siz de yeter kavga etmeyin."

Herkes yavaş yavaş içeri geçerken ben elimden geldiğince Asil ve Asel'den uzak duruyordum.
Gerçekleri biliyorlar diye mi?
Hayır. Gerçekleri gün yüzüne çıkarmasınlar diye.
Ama elbet Asil, Asel veya başka biri o izleri görücek.
İzin vermem.

Herkes salondaydı. Bende telefonumu arıyordum. Arıyordum derken gözümle.

En son aklıma yemek odasınsa olduğu gelince tam ayağa kalkıcaktım ki hizmetli anlardan bir girdi.
"Laçin hanım telefonumu yemek odasında unutmuşsunuz. İsrarla biri arayınca getirmek istedim."diye konuşan hizmetli ile hızla ayağa kalktım.

"Kim arıyor ısrarla Leyla?"diye konuştu maydanoz Alar.

"Bir numara arıyor Alar Bey."demesi ile Asil bana döndü. Ağzını oynatarak 'Kim o?'dedi.

'Hiiiiç. Kimse değil.'demem ile 'öyle olsun' dercesine kafa salladı.

Telefonu alarak diğerlerine döndüm.
"İzninizle."diyerek salondan çıktım alt kattaki banyo ya girer girmez telefonu açtım.

Yazardan
Laçin'in salondan ayrılmasıyla Asil'de arkasından çıkmıştı. Anlamıştı birşeyler olduğunu. Laçin kesinlikle birşeyler karıştırıyordu.

Laçin'in banyoya girdiğini görür görmez kulağını banyo kapısına dayadı.
"Ne var? Ne oldu? Yine ne istiyorsun?" diye gelen Laçin'in sinirli sesi ile kaşlarını çattı.
"Ne karıştırıyorsun Laçin?" diye içinden geçirdi.

"Tamam. İlk bulduğum fırsatta gelirim."demesinin ardından Laçin'in telefonundan acı dolu bir erkek çığlığı ardından telefondaki kişi tekrar konuşmaya başladı. Laçin onu bir süre dinledikten sonra tekrar konuştu.

"Hayır şuan gelemem dedim ya! Depoda tut. Ben gelince hallederim." diyerek sustu.

Kapının ardında hareketlenme hisseden Asil geri çekildi.

Laçin kapıyı açınca karşısında gördüğü Asil ile şaşırdı. Laçin tam Asil'e neden burda olduğunu sorucaktı ki Asil önce davranarak konuştu.
"Neyi hallediceksin Laçin?"

Alaz Faris
Uzun süredir gelmeyen Laçin ve Asil ile endişelenmeye başladım. Pars abimin kulağına eğilerek konuştum.
"Abi ben endişelenmeye başladım. Nerde kaldı bunlar?"
"Bilmiyorum aslanım."
"Ben gidip bakıcam."diyerek ayağa kalktım.

"Asil bırak beni." diyen Laçin'in sesini duymamla hızla sesin yönüne doğru gittim.

Ne isyor bu it, ikizimden!

"Laçin bunlar ne? O konuşmalar neydi? Ne işlere bulaştı hemn anlatıyorsun."diyen Asil'i görünce durdum.

Birşeyler açığa çıkacaktı. Belliydi.

"Bu seni ilgilendirmiyor Asil."diyerek Asil'i ittirdi. Asil sendeledi ama Laçin'in kolunda tuttu.

" 'Depoda tut. Ben gelince hallederim.'diyen  sen değilmiydin Laçin?"dediğinde Laçin sustu.

Asil elini Laçin'in koluna attı ve kollarındaki kumaşı omzuna kadar sıyırmaya çalışıyordu. Laçin ise Asil'i ittiriyordu. Ama ona değer verdiği için incitmemeyede çalışıyordu. Bu apaçık belliydi.

En sonunda Asil amacına uğraştığında şok oldum. Asil diğer kolunuda sonuna kadar sıyırdığında daha şok oldum.

"Bunlar ne Laçin?! Yine bulaştı aynı şeye ?! Kollarının hali normall mi sence?!"diye Laçin'i sarsmaya başladı. Ben ise hala şoktaydım.

Tabi şokta olucaktım. Zira kardeşim kolları kurşun izleri,bıçak kesikleri ve izmarit izleri ile doluydu. Ve morluklar.

"Laçin yaralarının çoğu kapanmamış bile!"diye öyle bir gürledi ki Asil ben bile olduğum yerde sıçradım.

"Laçin koluna ne oldu?"diye sordum yanlarına giderek. Laçin bana korku ve şaşkınlıkla bakıyordu.

"A-Alaz?" kekeliyerek konuştu.

"Laçin bir soru sordum!"

¬)
Ben yapmadım parmaklarım yaptı.

Kaosu özlemişim ya...

Baktım siz benim istediklerimi yapıyorsunuz bende sizi bölümsüz bırakmadım.

Yorum yapıp vote atmayı unutmayın !

Kendinize iyi bakın Hoşçakalın!

Allah'a emanet

Laçin /Gerçek Ailem |ARA VERİLDİ|Where stories live. Discover now