tesadüf' 2

1.8K 184 325
                                    

2 ay sonra

'Tanımadığım biriyle cebelleşiyorum sanki' zihnindeki düşünceler bana ait olmayacak kadar uzak geliyordu.

Mutluluk neydi mesela? En son ne zaman mutlu olmuştu? En komiği bunu neden düşünüyordu? Düşünmezdi Minho böyle biri değildi. Mutlu olmayı istemek bile, onun için şaşılacak durumdu.

Tüm bu soruların yanı sıra düşündüğü tek kişi vardı, güzelliğinden gözlerini alamadığı barmen.

Adını bilmiyordu, hakkında hiç bir bilgiye sahip değildi. Yalnızca onu görmek istiyordu.

'Ben bile kendime bu kadar etkili değilken, neden zihnimi meşgul ediyorsun?' diye sormak istiyordu.

Telefona gelen mesaja bakmak için adımlarını yavaşlattı.

Troye Sivan
bugün sana verilen işi halletmemişsin
bay kangı ertelemezdin
sorun mu var

Lee Minho
İyi hissetmiyorum
yerime hallet

Troye Sivan
bügün meşgulum
yarına kalsın
manita bekliyo

Lee Minho
anlaşıldı sana daha
ulaşamayız neyseki
2 gün sürüyor

Troye Sivan
bu sefer farklı
nikahı basıcam

Lee Minho
siktir ordan puşt

İşlerini ilk defa erteliyor ve aksatıyordu. Artık buna
bir son vermek için onunla karşılaştığı bara adımladı. İçinde çoçuksu bir heyecan vardı, uzun zamandır ilk defa hissettiği bu duyguyla yeni tanışıyor gibi afalladı.

Henüz hava yeni karardığından bar da yeni açılmıştı. Biraz beklerse buradan geçeceğini düşündü, uzun siyah paltosunun cebine attı ellerini. Bar kapısının yakınlarında bulunan duvara yaslanıp beklemeye başladı.

Tanıdık olan arabayı görmek, kaşlarını kaldırmasına sebep oldu. Şaşkınlıkla doğruldu. Troye'nin arabasından inen, adını dahi bilmediği, zihnini ele geçiren kişi olmasını beklemiyordu. Elini saçlarına götürdü, gözlerini yumdu ve açtığında bir rüya olmasını diledi.

Troye arabadan hızla inerek, belinden tutup kendine çektiği bedenle gülümsüyordu. Diğer elini kalçasında gezdirdi yavaşça. Geri çekilip dudaklarına kısa bir öpücük bıraktı.

Minho onları izlerken bir kaç kez yutkunmaya çalıştı. Biraz sesli bir küfür çıktı dudaklarından.

"Siktiğimin dünyası."

Dönüp gidecekken göz göze geldiği kişiyle bakıştı. Durgun ve anlamsız olan bakışlar uzarken, birini beklediği anlaşılıyor gibiydi. Hyunjin tanıdık gelen yüzle duraksadı. O günden sonra beklese de gelecek olmasından ümidi kesmişti.

Durgun bakışlara son veren, Minho oldu. 2 sokak öteye park ettiği arabasına ilerledi. Direksiyonu kavradığı gibi ağzına gelen küfürler eşliğinde arabaya darbeler indirdi.

"Aldatılmış triplerine giriyorum bir de gerizekalı gibi, aminakoyim adam seni tanımıyor bile!"

Kafasını direksiyona yaslayıp biraz bekledi. Aklından geçen onlarca düşünceye karşı, 'tesadüf işte' diye geçirdi içinden.

Eline telefonu almadan 'neden kaçıyorum ki' düşüncesi, zihnini ele geçirmişti.

Lee Minho
arabanı gördüm
az önce barın
oralardasın

dlmlu, hyunhoWhere stories live. Discover now