0.3

3.1K 402 563
                                    

Elimi ayağımı koyacak yer bulamamış gibi hissettiğimde endişeyle kekeledim. "P-pardon?"

Karşımdaki adam az önce sorduğu soruyu sormamış gibi umursamazca omuz silkti. "Gay misin dedim?"

Sorusuna ne cevap vereceğimi bilemediğim ve onu beklettiğim birkaç saniyelik sürede gözlerini devirdi. "Sikimde değil yönelimin, korkma attırmam seni binadan."

Şaşkınlıkla ağzım aralandığında sinirime engel olamadığım sesimle konuştum. "Siz kim oluyorsunuz da benimle böyle konuşuyorsunuz?"

Gözleri kısılırken beni baştan aşağıya süzdü, rahatsızca yerimde kıpırdandım. Ben onu süzdüğüm için gay olduğumu iddia etmesine rağmen beni acelesiz bir şekilde uzun uzun süzüyordu.

"Cevap vermeyecek misiniz?"

Güler gibi bir ses çıkartırken kafasını olumsuz anlamda iki yana salladı. "Ben ev sahibiyim, sense kiracı. Bu yeterli."

Dilimi dudaklarımın üzerinde gezdirdikten sonra sinirle söylendim. "Benim oturduğum evin sahibi misiniz?" Derin bir nefes aldım ve ekledim. "Ayrıca benimle saygı ifadelerini kaldırarak konuşmayın, daha tanışmadık bile."

Sırıtırken konuştu. "Kendi evimin sahibiyim ve istediğim gibi konuşurum seninle."

Şaşkınlıktan gözlerim kocaman olurken sırıtan ağzına bir tane geçirmek istiyordum. Bu görünüşte bir komşusu varken nasıl evden çıktığını sorgulamıştım değil mi kızın? Onu şimdi anlıyordum. Ev ona ait olduğu içindi bu rahatlığı, benim gibi kirada değildi ve büyük olasılıkla benden önceki kızın çıkma sebebi de buydu. Onu çıkartma ihtimali olmadığı için kız kendisi çıkmıştı.

Karşımdaki adam dolgun dudaklarını rahat bir tavırla büzdü. "Yeni komşuma bir selam vereyim demiştim. Selam Çilli."

Kaşlarım mümkünmüş gibi daha da çatılırken olduğum yerden üzerine fırlayıp pürüzsüz görünen boynuna ellerimi sarıp nefesleri kesilene kadar boğmak istemiştim. Mecazen tabii.

"Adım Çilli değil, Felix."

Çillerimi seviyordum, sevmeme rağmen bu ifadesi canımı sıkmıştı. Çünkü konuşma stili bile yeterliydi can sıkmak için. Söylediğim şey komikmiş gibi sırıtışı genişlediği sırada yaptığım hatanın farkına vardım ve gözlerim büyüdü. Tanrım, asıl adımı söylemiştim.

O herif beni soruşturduğu zaman etrafımdaki insanlar Felix diye birini tanımadıklarını söylerdi bu zamana kadar. Bunun sebebi kimseye gerçek adımı söylemememdi. Karşımdaki adamsa beni o kadar sinirlendirmişti ki kelimeler ağzımdan çıkarken düşünmemiştim bile.

Hızla düzeltmek adına ekledim. "Yongbok, asıl adım bu. Felix ikinci adım."

Umursamaz bir şekilde omuz silkerken yaslandığı kapıdan ayrıldı, göğüs kaslarına kayan bakışlarımı zorlukla kontrol ederek gözlerine çıkarttım.

"Pekala, tanıştığımıza memnun olmadım Felix."

Sinirle derin bir nefes alırken düzelttim. "Adım Yongbok."

Sırıtışı genişledi, benim sinir kat sayım arttıkça bu adam zevk alıyordu. "Anladım Felix."

Sinirle dilimi dudağımın üstünde gezdirdim ve arkamdaki kapıyı sertçe çekerek benim tarafıma yakın olan merdivenlere doğru ilerledim. Bir yandan da söyleniyordum. "Senin gibi bir aptalla uğraşacak vaktim yok."

Söylenmeme verdiği cevap alaylı bir gülüş oldu, merdivenlerin dönen kısmına geldiğim sıradaysa söylediği cümle duraksamamı sağladı.

"Hyunjin, Hwang Hyunjin adım. Tanışmamız yarım kalmasın."

run away | hyunlix ✓Where stories live. Discover now