8.Bölüm

119 21 7
                                    




İyi okumalar!!!




Soğuk ve sıcak birbirine karışmıştı. Yakıcı bir his beni çepeçevre sarmıştı. Ne gerçekti ne de rüya. Akrep ve yelkovanın hakim olmadığı bir yerdeydim. Ucu bucağı kesilmeyen cennet toprakları ayağımın altına serilmişti. Bulutların kapatmaya çalışması bile bir işe yaramıyordu. Yüksek dağın zirvesine kurulmuş kuş yuvasının çevresi beyaz çiçeklerle çevriliydi. Yuva boştu. Esen sert rüzgar çiçeklerin kokusunu burnuma doldurdu.

Semada yankılanan çığlıkla başımı geriye çevirdim. Kanatları iki metre genişliğinde bedeni benim iki katım olan simsiyah bir anka kuşu. Alçalıp yuvaya kondu. Esen rüzgarıyla geriye doğru savruldum. Çöktüğüm yerde iyice sindim. Kalbim korkudan depar atmış göğüs kafesimden fırlamak üzereydi.

"Liliya Maren Honest.." Siyah ankanın zihnimde yankılanan sesiyle irkildim. Gücün yoğunluğu karşısında soluğumu tuttum. "Uzun zamandır hazır olmanı bekliyordum. Büyüdün bu gücü kaldırabileceğin olgunluğa geldin. Artık kabul etme vaktin geldi." Neyden bahsettiğini bilmiyordum. Halen rüyada olduğumu düşünen mantığımın yanında iç güdülerim bunun gerçek olduğunu söylüyordu. Büyüm fokurdayarak damarlarımdan akıyordu.

"Neyi kabul edeceğim?" Sesim belirsizlikte yankılanarak ilerledi. Siyah yıldızların aktığı gözlerini usulca kırpıştırdı. Rüzgar estikçe tüyleri hareketleniyordu. "Element kahini olduğunu." Şokla sarsıldım. Bütün benliğim şaşkınlıkla donup kaldı. Bir çok soru aklımda dirildi. Hepsi ağzımdan çıkmak için boğazıma dizildi. İlk hangisini sorsam bilemedim.

"Kahin mi? Ben mi?" Tepkimi komik bulmuş olduğunu hissettim. Gözleri kısıldı, göğsü kabarıp indi. "Evet kızım sen. Bir önceki Element Kahini tarafından ırkının yeni danışmanı olarak seçildin. Onların iyiliği için öncülük yapacaksın. İyilik için savaşacaksın." Büyük bir sorumluluğun omuzlarıma çöktüğünü hissettim. Son zamanlar kendimde olan değişiklikleri, yaşadıklarımın sıradan olamayacağının farkındalığıyla bilinçliydim. Kahin olma düşüncesi yalnızca şakadan ibaret gelmişti. Her zaman bir amacın parçası olmak istemiştim. Acizlik bana göre değildi. Emir almak benim kanımda yoktu. Demek nedeni buydu. Benim fıtratımda büyük bir amacın öncüsü olmak vardı. İçten içe ruhumun bunu ne kadar istediğini bir kez daha hissettim. Kelimeler ağzımdan çıkmasa bile kabullenmiştim. Fakat halen çok şaşkındım. Bütün bu olanlar benim zihnimde dönen basit bir rüyaymış gibi geliyordu. Sanki olmasını istediğim şeyi hayal ediyordum.

Siyah anka iç çekerek ufka döndü. Yıldızın kaydığı siyah gözleri uzay boşluğunu andırıyordu. "Bu dünya çok fazla kötülük gördü. Katliamlar, yıkımlar, vahşetin olduğu devirler yaşandı. Tüm bunları izlemek yorucu. Siz Element Kahinlerinin var olma nedeni bu vahşete durdurmak." Bakışlarını bana doğru çevirdi. Tüm benliğimi görüyormuş gibi derin bakıyordu. Kendimi bir an savunmasız hissettim. "Senin bu amaç için iyi hizmet edeceğine inanıyorum."

"Nasıl yapacağım?" Bir amaca öncülük olmak bambaşka bir meseleydi. Bir sözüme bakacak yüzlerce insan olacaktı. Kime göre iyi kime göre kötü kararlar verecektim. Peki neyin iyi neyin kötü olduğuna nasıl karar verecektim?

"Soyumdan gelen sana yardım edecek. Kendi yoldaşlarını da iyi seç. İç güdülerine güven." Severus? Benim eşim o mu olacaktı? Kendini beğenmiş çenesi düşük bir kuşla nasıl anlaşacaktım? Bu düşündüklerimi duysa yine nutuk atardı sanırım. Sonuçta ona göre saygısız velettim. O da bana göre yaşlı bir bunaktı. Bu düşünceme gülmek istedim.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Sep 29, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Zemistan AkademisiWhere stories live. Discover now