( Lütfen yıldıza basmayı unutmayın ve yorum yaparsanız çok sevinirim , seviliyorsunuz ❤️ )
Medya da ki şarkı Aram'dan Güz Güzeline hediyedir....
-
-
-
Üzerimde ayak bileklerime kadar uzanan beyaz bir elbise vardı. Bu gün imam nikahı kıyılacaktı. Abdestimi aldıktan sonra saçlarıma örtüğüm beyaz şal ile aşağı indim.
Herkes salonda oturmuş beni bekliyordu. İmam ben geldiğimde nikâhı kıymak için yerine geçti. Bakışlarım tıpkı benim gibi beni izleyen Şervan'ı buldu.
Birlikte geçip imamın karşısına oturduk.
"Mehir olarak ne istersin kızım?" diye sorduğunda imam bakışlarımı ona değdirdim.
" Hiç bir şey istemiyorum " dedim .
Öyleydi çünkü , ayrıca varlıklı bir ailenin kızıydım mal mülk gibi gereksiz şeylerin peşinde koşacak biri değildim.
Bunu üzerine Şervan'ın sert sesi doldurdu salonun içini.
" Bağ evimi , istediği bir araba modeli , İstanbul da ve burda bulunan şirketten yüzde otuz hisse , üzerime ait bu şehirden bir otel ve kilosu kadar altın boyu kadar da gümüş veriyorum " dediğinde ben dahil salondaki herkes şok olmuştu .
Bu adam delirmiş olmalıydı.
Resmen minik bir servet vermişti bana ve sıradan bir şeymiş gibi söylüyordu .
" Olmaz " dedim hızla " bu çok fazla " diye de devam ettim .
Ama o bunu önemsemedi . " Benim olan ne varsa karımındır " dedi ve konuyu kapattı .
" İstemiyorum bu kadar çok fazla " dediğimde bir kez daha bakışları beni buldu.
" Herşeyim senin ve itiraz kabul etmiyorum şimdi benimle evlen lütfen çünkü sabaha kadar da itiraz etsen bıkmadan usanmadan seni nazikçe reddedeceğim " dediğinde bu sakin hali ile bıkkın bir nefes verip kabul ettim.
"Ferhat'tan olma Delal'den doğma Şervan'nı kocalığa kabul ettin mi?" diye sordu imam kabul etmemin üzerine.
" Ettim " dediğimde iki kez daha sormuştu ve aynı cevabı verince Şervan'a sormuştu bu kez o da benim gibi kabul ettiğini söylemişti.
İmam dua okuyup nikahı tamamladıktan sonra gitmişti.
Şervan artık Allah katında kocamdı.
İmam evi terk ettiğinde salonda ki insanlar bizi yanlız bırakmıştı.
Ayağa kalkıp elini uzattı. Uzattığı eli tuttuğumda gülümsedi. Keyfi oldukça yerindeydi. "Ne o beyfendi oldukça keyiflisiniz?" Sorum ile güldü.
"Mutluyum çünkü yoksa siz değil misiniz küçük hanım?" keyifli çıkan sesiyle sorduğu soruya gülümsedim.
"Bilemiyorum bunun cevabını vermem için henüz çok erken" dediğimde gülümsemesi büyüdü.
"Peki" dediğinde keyifli bir şekilde çenemi nazikçe tutup gözlerimin içine dikkatle baktı.
"Karımı artık öpebilir miyim?" Sorusu ile kalp atışlarım hızlanırken "N.. ne" diye saçmaladığımda üzerimde bıraktığı etki oldukça hoşuna gitmiş gibiydi. Ah o şeklide bakması benim suçum değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nârin +18
Random"Bana kendi isteğinle geliceksin " dedi boğuk bir ses tonuyla. Dilini damağına vurduğunda kulaklarıma doğru sıcak nefesini üfledi. "Ve sana söz veriyorum , o gün geldiğinde sana istediğini vereceğim." derin bir nefes çekti içine. Elleri karınımı okş...
