(17) Benim Oyunum Benim Kurallarım

41.8K 1.4K 256
                                    

Oy kullanıp satır arası yorum yapmayı unutmayın seviyorum sizi ; )

-

-

                  " Yaparım bilirsin "...

Bitmişti , ben ve o bu sefer gerçekten bitmişti...

Adam gitmişti...

Adamın gidişi kadını bitirmişti...

( 2 hafta sonra ) ...

İki hafta onu görmediğim , koca iki hafta geçmişti gidişinin üzerinden. Buna ben sebep olmuştum , ona bir daha da gidemiyordum.

Ne diyecektim , sen hastanede canın ile boğuşurken, ben seni dinlemek yerine senden gitmeyi seçtim bunun için affet beni.

Kalbim acıyordu ... onsuz olmuyordu...

Kaybetmiştim... ben sevdiğim adamı, kendi ellerimle kaybetmiştim.

Rakı dolu bardaktan bir yudum daha içtim. Olmuyordu ne kadar içersem içeyim kalbimin acısı dinmiyordu.

Aldığım her nefes bıçak olup deşiyordu bedenimi.

Onunla olmadı... Onsuz da olmuyor...

İki haftadır sadece içerek uyuyabiliyorum daha doğrusu sızarak.

Kokusuna o kadar alıştırmıştı ki beni, şu içtiğim zıkkım olmasa gözlerimin kapanacağı yoktu.

Göremiyordum , iki haftadır ne onu görebiliyordum ne de sesini duyabiliyordum ne de kokusunu içime çekebiliyordum.

Keşke son bir kez sarılabilir miyim dediğinde sarılsaydım.

Çekseydim kokusunu içime , belki canım bu kadar yanmazdı.

Kalbim bu kadar acımazdı. Bir yudum daha içtiğimde gözlerim masanın üzerinde duran kağıda değdi.

Bu gün anlaşmalı boşanma protokolü göndermişti avukatı aracılığıyla , protokolü imzalamadım henüz , nasıl imzalardım bilmiyorum. Ben onun karısı olarak ölmek istiyorken bunu nasıl imzalardım ki.

Ne ondan gidebiliyordum ne de ona dönebiliyordum , öyle bir enkazın altında kalmıştım ki bedenimde ki kemikler her gün birer birer o enkazın altında paramparça olarak kırılıyordu.

Ama az kalmıştı yakında o enkazın altından cansız bedenim çıkacaktı. Çünkü onun olmadığı bir dünya da yaşamak bana sadece ızdırap veriyordu. Bardağı tekrar kafama dikeceğim sırada elimden alındı.

Berşan iki haftadır işi bittikten sonra beni meyhane köşelerinden topluyordu.

Karşıma oturduğunda bana sinirle baktı.

" Delirdin mi Berdan Kızı yeter artık içme şu meredi! " yüksek sesle bağırması ile yüzümü buruşturdum ve derin bir nefes çektim içime. Onu önemsemedim ve elimden aldığı bardağı alıp tekrar kafama diktim.

Gözlerinin içine bakarak elimi kalbime vurdum.

" Burası atmayı bırakana kadar içeceğim Savcım"

Olmuyordu bana inat canımı yaka yaka atıyordu kalbim.

" Onu bu kadar çok seviyorsan git anlat herşeyi " dedi iki haftadır söylediği gibi.

Nârin +18 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin