EVE DÖNÜŞ

27. bölüm

yeni bölüm soran okurcanıma gelsin bakalım ❤
ozlemkaya62

                              27. bölüm

Efsun, Ferman’ ın etkisine daha fazla maruz kalmamak için hafifçe ondan uzaklaşırken başını iki yana salladı. Genç adamın neden bu kadar öfkelendiğini algılayamasa da kendisini asıl ilgilendiren olayın içinde yarattığı sinir harbiyle dudaklarını araladı.

“ Ethem’ e ne yaptın¿!” Ferman, araya mesafe koyan kadınla ellerini yüzünde sertçe gezdirmişti.

“ Sakın bana o ibne için hesap...” Bu kez yaklaşan Efsun olurken gözlerindeki öfke alev alevdi.

“ Ethem’ i koruyormuşum gibi davranma! Ben onunla mahkemeliğim ve oğlumu görebilmem hâlâ onun iki dudağının arasında!” Efsun’ un sinirden sesi kaskatı çıkmıştı. Ferman, burnunun dibinde konuşan kadının dudaklarına bakmamak için üstün bir çaba sarf etmişti.

“ Size bir şey yapamaz artık!” Efsun’ un kaşları aniden çatılırken araştıran bakışları Ferman’ ın bütün yüzünü gezmişti.

“ Kim diyor bunu¿!”

“ Ben!” Efsun, Ferman’ ın tavrıyla sesinin hırlamasına engel olamamıştı.

“ Sen kimsin¿!”

“ Aslan gibi nişanlın!!!” Efsun, ellerini yumruk yaparken daha fazla içindeki öfkeye sahip olamamış bir ayağını da sertçe yere vurup arkasını dönmüştü. Bu adamla laf bile yarıştırılmazdı¿! İçinde kaynayan sinire bile set çekiyordu¿! Genç kadın tam adım atıp merdivenlere çıkacağı sıra Ferman sağ eliyle Efsun’ u tutup çekmişti. Hareket halinde olan Efsun gelen hamleyle kendisini toparlayamadan Ferman’ ın göğsüne çarpmış, nefesleri bir birine karışmıştı.

“ Bir daha o yüzükler parmağından çıkmayacak!” Ferman’ ın emri Efsun’ un dişlerini sıkmasına sebep olmuştu.

“ Laboratuvara girerken takı yasak! Kafam yerinde olmadığı için oralarda unutmayayım diye kutusuyla valizime koydum! Şimdi bırak kolumu!” Efsun’ un dişlerinin arasından tıslayarak söylediği cümleler ellerindeki kadının nefesini solumasına sebep olurken Ferman, elini okşarcasına genç kadının kolundan çekmeyi başarmıştı. Dakika bile sürmeyen temaslarında Efsun’ un ayaklanmayan tek bir hücresi bile kalmamışken genç kadın ateş almış gibi eve doğru hızla adımladı. Arkasında bıraktığı Ferman da şahlanan erkekliği ve gözlerinin önünde Efsun’ un dudaklarına sahip olduğu, ellerinin iştahını kabartan bedeninde gezindiği hülyalarla kendi evine doğru ilerledi.

Efsun, eve girdiğinde oğlunun televizyon izlediğini görünce kendisini doğru duşa atmıştı. Banyoda kıyafetlerinden kurtulurken bir robot gibiydi ancak buz gibi suyun altına girdiğinde vücudunun yangının da farkına vardı. Sanki su tenine değdikçe ateşe değiyormuşçasına seslerle buharlaşmaya başlamıştı. Yüzünü tepesinde akan suyu doğru kaldırıp göz kapaklarını indirince göz bebeklerine Ferman’ ın dudakları dolmuştu. Kafasını hızla sağa sola sallayarak başını yere eğip iki eliyle duvara tutunarak alnını yasladı. Bu adam önce ruhunu sonra da bedenini istilaya uğratıyordu. Ya kendisine ne demeliydi¿! Duşa kabinden çıkıp üzerine bornozunu alarak odasına geçerken kaşları çatıktı genç kadının. Erkeklere karşı ördüğü duvar, takındığı tavır neden bu adama karşı ortaya çıkmıyordu bir türlü¿! Senelerdir etrafındaki arkadaşlarının en imrendikleri şey, hayatına kimseyi almadan, hatta karşı cinsten kimseyi istemeden devam eden iradesineyken bir kaç ay önce tanıştığı ve şimdi mecburen evlenmek zorunda olduğu Ferman’ a karşı bu irade hangi cehenneme kayboluyordu¿! Hayal alemindeymiş gibi üzerine bir kaç parça kıyafet geçirip içeri geçti genç kadın. Kartal, kendisinden sonra Ferman abisi ve annesinin tartıştığını tahmin ettiği için sessizliğini korumayı tercih etmişti. Akşam için bir şey hazırlayan annesine yardım ederken onun çalışmaları hakkında bir kaç sorudan oluşan konuşmaları ise yüzeysel olmuştu. Gece yatağa geçmeden önce annesine, babasının ona gerçekten bir şey yapmadığını olayın sadece anlattıkları kadar olduğunu söyleme ihtiyacı hisseden Kartal’ a güveni tamdı zaten Efsun’ un. Genç kadının düşüncelerini bulandıran şey Ferman’ ın haliydi. Ethem’ le normal bir şekilde iletişim kurduğunu asla düşünmüyordu fakat bu olayın Efsun’ a ve dava sürecine zarar vereceğini düşünmüş olmasını ümit ediyordu yalnızca.