SEVEN DAYS A WEEK • TAEKOOK ✓

16

Haiiii ben geldiiim. 

Bölüm bir tık kısa oldu ama idare edin çok sıcak hava ancak bu kadar oluyor vallahi, hiç yoktan iyidir jhfjdhfjsjs

Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

+++++

Mutfaktan gelen yanık kokusuyla birlikte salondan fırladığım gibi mutfağa yöneldim.

Taehyung, tencereden yükselen dumanları eliyle yellerken hışımla yanına gidip ocağı kapattım. "Dibi tuttu bunların of!" diye söylenerek dumanlar çıkan tencerenin içine baktı.

"Pes edip yemek yapmaktan vazgeçebilirsin Taehyung, akşam yemeği için dışarıdan sipariş veririm en kötü." diye homurdandığımda hızla bana döndü.

"Ama ben kendi ellerimle yemek yapmak istiyordum sana." diye hayıflandığında gülümsememek için yanağımın içini kemirdim.

"Ama bu gidişle mutfağımı havaya uçuracaksın." dedim kinayeli bir sesle.

İğneleyici sesim karşılığında ensesini sıvazlamaya son verip ocağı işaret etti. "Hepsi ocağın suçu. Bozuk bu." diye şikayet ettiğinde kıkırtımı daha fazla bastıramadım.

"Ocak mı bozuk?"

Başını olumlu anlamda salladı. "Her şeyi tarife göre uyguluyordum." diyerek ekranı kapanmak üzere olan tezgahtaki telefonunu gösterdi.

"Ve tarifte kısık ateşte pişirin diyordu ve ocağın altını kısmıştım." dedi ve ocağı işaret etti . Ellerimi göğsümde birleştirip onu dinlerken devam etti. "Bu yüzden ocağın suçu."

-

Akşam pizza sipariş verip yemiştik. Sonrasında da bira alıp salona geçmiştim. Taehyung ise yanıma gelmişti.

Yüzümü buruşturarak omzumu parmaklarımın uçlarıyla hafifçe sıvazlarken açtığım diziyi izlemeye devam ettim.

Tekli koltukta oturan Taehyung'un ayağa kalkmasıyla oluşan hareketlenme nedeniyle bakışlarım televizyonun ekranından istemsiz olarak ona kaydı.

Önümden geçip gideceğini zannederken yanıma oturdu. "Omzun mu ağrıyor?" diye sorduğunda omuzlarımı aşağı-yukarı hareket ettirerek kıtlatıp rahatlatmaya çalışırken, "Sorun yok." diye mırıldandım.

"Gel, masaj yapayım." dedi ve ayağa kalkıp koltuğun arkasına geçti. "Gerek yok Taehyung." diye onu geçiştirmeye çalışırken uzun parmakları omuzlarımı kavradı ve sırtımın arkama yaslanmasını sağladı.

Oturuşumu dikleştirdiği anda omuzlarımı iki yandan kontrollü bir kuvvetle sıkmaya başladığında onu durdurmak için herhangi bir hamlede bulunamadım. Çünkü masaj iyi geliyordu.

Taehyung omuzlarımı sıkarken arkamdan öne doğru eğildi. Başı önüme doğru gelirken dudaklarını alnıma bastırdı.

Nemli dudaklarının soğuk dokunuşu tenimi titretirken gözlerimi kırpıştırdım.

"İstersen yüzüstü uzan, sırtlarına da masaj yapayım." Teklifi cazip gelse bile başımı iki yana sallayıp eline hafifçe vurdum. "Teşekkürler." diye mırıldanıp yavaşça ayağa kalktım.

Ayağa kalkmamla birlikte omuzlarımdaki parmakları geri çekilmek durumunda kaldı.

"Ben uyuyacağım. Misafir odasını göstermiştim zaten sana. İyi geceler." diyerek yüzüne bile bakmadan salondan çıkıp merdivenlere yöneldim.

-

"Jeon, buradayım. Şşşh yanındayım aç gözlerini güzelim." Bulanık zihnime sızan boğuk sesle birlikte hıçkırarak yerimden sıçradım.