Nasırlı elleri, silah tutmaktan sertleşmiş, gözleri alışagelmiş kurşun, saçlarına karışan barut, hayallerini süsleyen şehadet...
Umay'ın hayatı kendisine gelen telefona kadar bunlardan ibaretti. Sabah güneş doğmadan kalkar, gecenin zifirinde askerli...
Arkadaşlar yarın meşgul olacağım. Bu yüzden bölümü bugün attım. 💜 ebr3rr askim bölüm sana gelsin.
Başımda ki doktor bir şeyler zırvalarken onu takmıyordum bile. Aras'ım neredeydi benim? Yoksa aldatıyor mu beni? Yok lan yapmaz herhalde... Yapar mı acaba?
"Umay Hanım beni dinliyor musunuz?"
"Bir şey isteyebilir miyim?" Doktor olacak herif bıkmış gibi baktı. Ulan senin görevin bana bakmak! Sen hayırdır?
"Hayır Umay Hanım lahmacun yiyemezsiniz."
Ne demek yiyemem? Neyse bu lafını ona yedirtmem lazım.
"Ne lahmacunu doktor bey? Abimi çağırır mısınız diye soracaktım."
Ona kınayıcı bakışlarımı gönderdim. Tıch tıch. Ama bu beter doktor durur mu? Durmaz.
"Son on dakika içinde 5 kere aynı soruyu sorduğunuz için, yine onu soracaksınız zannettim."
"Ya ne isteyeyim? Kendi helvamdan mı isteyeyim? Biliyorum o şerefsizler sizi başıma dikti. Helva da ziyan olmasın diye zıkkımlanıyorlar."
Yeto artık! Doktor başını 'ne diyor bu' der gibi salladı ve odadan çıktı. Elime telefonumu aldım. Zaten sinirim bozuk. Timin yeni komutanları canlarımı çağırdı neymiş efendim içtima yapacakmış! Peh!
Ateş Timi 🔥
Siz: Ne yapıyorsunuz lan
Çömez:
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Çömez: Helvanızı yiyorum komutanım
Emre: Lan it düzgün konuş
Çapkın: Komutanım gelip şu Fatih belasını göndereceksiniz dimi
Çapkın: Allah belasını vermesin
Çapkın: Ağzımıza sıçtı
Kara: Sıçtık
Siz: Ne oldu?
Fırat abi: Bu mal Mustafa öyle bir mesajlaşıyordu ki Fatih komutan kimle konuştuğunu sordu
Emre: Tabii bu mal da hemen timin grubuyla deyincee
Siz: Acun gibi taksit taksit söylemesenize lan
Çömez: Komutanım helvanız çok lezzetliymiş
Kara: Lan konuyu dağıtma
Kara: İşte Fatih komutan timin grubuna girmek istiyormuş