Hurricane | Minsung

[12]

!tw!:cinayet

(3 gün sonra)

"Günaydın."

"Günaydın Jis."

Salona girdiğimde cevapladı Beomgyu.

"Ne zaman çıkacaksın?"

Diye sordu Beomgyu.

"Defile birazdan başlar, 2 saate kadar çıkacağım."

"Tamam, güvenlik kameraları ne olacak?"

"Kameraların olmadığı bir yerde olacak. Ama yakınlardaki kameralar için de Heeseung sistemi kısa süreli arızaya sokacak. Bir süre yazılım okumuş, kameralarla bağlantı kurabileceğini söyledi."

"Oh, anladım."

Mutfağa yöneldim sonrasında. Pek iştahım olmasa da bir şeyler yemeyi denedim. Telefonum çaldı. Arayan Minho'ydu.

"Günaydın bebeğim."

"Günaydın."

"Kaçta çıkacağız?"

"1 saat sonra çıkarım."

"Ben seni erken almaya geleyim. Beraber dolaşırız hem."

"Olur aşkım."

"Tamam o zaman. Yarım saat sonra kapındayım güzellik."

"Tamamdıır."

Kapattım sonrasında telefonu. Yine yüzümün gülmesine sebep olmuştu.

-

"Ya, sen hep böyle çekici olursan ben çok kıskanırım ama."

Karşımda bekleyen Minho'ya güldüm.

"Ben senin gözünde bu kadar çekiciyim birtanem."

Dedim dudağına öpücük bırakırken.

"Bence ben bayılmadan önce arabaya geçelim."

Tekrar güldükten sonra arabaya geçtik.

"Bahsettiğin sokağa yakın bir kafe var. Oraya sürüyorum."

"Sür bakalım şoför bey."

...

"Ya hayır Minho!"

"Ya evet Jisung!"

Benim gibi karşılık verdiğinde göz devirdim. Benimle beraber öldürecekmiş Yuna'yı.

Çocuk gibi bunu tartışıyoruz, gercekten.

En sonda hafif dudak büzmeme karşı bana baktı.

"Öperim o dudağını, tamam sen kazandın."

Sevinmiştim. Ama şuan çok farklı bir Jisung vardı. Asla böyle çocukça hareketler sergilememiştim.

Minho'nun yanında bambaşka biriydim.

"Çocuklar gelecek mi?"

"Tabii. Sokağın konumunu attım. 10 dakika sonra Yuna defileden çıkacak. Ryujin onu sokağa getirecek, o sırada Heeseung kameraları halledecek. Niki bizler için telsiz ayarladı. Sunoo da, arabada yanlarında duracak. Soyeon sokak önünü gözetlerken Yuna'yı çıkmaza çekeceğiz."