I Dare You To Kiss Me, Oh Sehun!

7.Bölüm "Beşi Bir Yerde"

'Öpücüğümüz'den sonra Sehun bana ne mesaj atmıştı, ne de beni aramıştı. Tekrar görüşeceğiz dediği halde neden beni unutmuş gibi davrandığını sormak istiyordum ama tabi bunu yapamadım. Flörtün bir numaralı kuralıydı bu. O mesaj atmadan mesaj atma.

Bu süreç boyunca ben evden hiç çıkmadım. Annem de dışarıda görünmek istemediği için toplantısı olmadığı her an benimleydi.

Toplantılarının ne hakkında olduğunu sorduğumda bir ipucu yakaladığını şirkete sızacak bir yol bulmuş olabileceğini söyledi. Eğer Sehun benimle biraz daha ilgilenmezse bahane olarak bunu öne sürüp onunla konuşacaktım.

Pazartesi günü Sehun'u görmek için ölüyor olsam da okula gitmedim. Çünkü annemi uğurlamam gerekiyordu ve o gitmeden önce son bir toplantı vardı. Toplantı lüks bir otelin özel salonundaydı. Ses geçirmez oda biz gelmeden önce kontrol edilmişti.

5 kişi bizi görünce ayağa kalkıp selam verdi. Biz baş selamıyla karşılık vermekle yetindik. Annem baş köşeye, ben yanına oturduğumda ikisi kadın üç erkek de oturdu.

"Raporları Bay Ryang'a vereceksiniz." dedi annem İngilizce. Kendi dilinden başka dil kullanmaktan hoşlanmazdı.

Karşımdaki insanları süzdüm. Hepsinin üzerinde günlük kıyafetleri vardı. Kimliklerini belli etmemek için bir önlemdi bu.

"Ne yapmanız gerektiğini biliyor musunuz?" diye sordum Korece'ye geçerek.

Kadınlardan biri sözü devraldı. "Hepimiz kendi bölgelerimizde üst düzeyiz. Duyduklarımızı, gördüklerimizi size ileteceğiz."

"Ve emrinizin yönünde karışıklık çıkaracağız." Esmer bir adam devam etti.

Başımı salladım. "Kazancınız ne olacak?" diye sordum. Her şeyden emin olmalarını istiyordum.

"Zengin insanlar olacağız."

"Ya bana ihanet ederseniz?"

"Karnımızı bile doyuramayacak hale geleceğiz."

"Güzel." dedim oturduğum yerde yaslanarak. "Bunu unutmasanız iyi olur. Hepinize takip edilemez telefonlar, mail adresleri ve bilgisayarlar aldım. Benimle başka türlü iletişime geçmeyin."

"Ya bir sorun olursa efendim?" diye sordu saçları ortadan ayrılmış bir adam.

"Mail adreslerinizde Bayan Ryang'ın da hesabı ekli. İkinci seçeneğiniz o olsun. Hepiniz bizim korumamız altındasınız. Bana ihanet etmediğiniz sürece korkacağınız hiçbir şey yok."

Hepsi onaylayınca ayağa kalktım. "Bu kadar yeterli. Çıkarken yüzünüzü gizlemeyi unutmayın. Bizi görmediniz." Onlar da ayağa kalkıp eğilerek selam verdiler. Annemle kol kola salondan çıktık ve sanki eğlenen müşterilermiş gibi otelden ayrıldık.

Arabaya bindiğimizde annem omzuma yumruk attı ve bir kahkaha patlattı. "Bana ihanet etmediğiniz sürece korkacağınız hiçbir şey yok." Beni taklit ederek konuştu.

Güldüm. "Epey korkmuş görünüyorlardı. Senin de onların dizlerini titrettiğine eminim."

Sırıttı. Gülünce yüzündeki çizgiler belirginleşmişti ama bu onu garip bir şekilde daha genç göstermişti.