ve a dormir

5.2K 353 120
                                    

Gök gürültülü sağanak yağışlı bir geceydi.Göğsünde uzanıp sevgilisiyle bir şeyler konuşuyordu küçük olan.Onunla olmaktan memnundu,bu ilk defa beraber aynı yatakta yattıkları zaman değildi.Fakat yinede çok heyecanlı hissediyordu.

Ama küçük olan,hep merak ediyordu. Neden sürekli düşünceliydi neden hep konuşurken bir yerlere dalıyordu.

Gök gürültüsünün sesi bu kez şiddetli şekilde kulaklarını doldurunca küçük olan yerinde sıçradı.Esmer adam bunu farketmiş gülümsemişti. Hala bir çocuk gibi davranması onun çok hoşuna gidiyordu. Küçük bedeninin sırtını büyük elleriyle sıvazlarken mis kokulu saçlarına öpücük konduruyordu.

Kollarını sevgilisinin karnına dolayıp çenesini minik dudakları ile öptü."Ah." Jungkook dudaklarına ve yanağına batan sakallar ile inlerken yüzünü tuttu hızla.Adamın odağı küçük çocuk olunca dikkatle baktı."Sorun ne bebeğim?"Jungkook dudaklarını okşarken"Sakaların."diye yanıt verdi."Batıyor."

Küçük çocuğu biraz daha kendine yakınlaştırırken saçlarını sevdi."Kesmemi ister misin." küçük olan hızla kafasını iki yana salladı. Bunu sevmemişti,yakışıyordu ama onu öpmesini engelliyordu.Taehyung küçük çocuğu göğsünden iterek yatakla buluşturdu.Ardından yataktan sarkıttığı ayaklarını yumuşak halıya yasladı.

Jungkook sevinmişti,tekrar yumuşacık yanağını öpecekti.Heyecanlanmıştı.Adamın büyük sırtının uzaklaştığını izlerken "Bende gelebilir miyim?"diye sordu.Çocuğun bu sevimli hareketine karşı esmer adam sadece tebessüm etmişti."Tabiki,gel hadi."

Jungkook,yataktan zıplayıp hemen sevgilisinin yanına koştu."Düşeceksin, tanrıçam."

Jungkook tuttuğu büyük ele iyice sarılırken "Ben kadın değilim ki, nasıl tanrıça oluyorum?"dedi.

Esmer adam küçüğünün beline bir elini dolayıp ittirirken tebessüm ederek konuştu."İşte bir kadın kadar güzel,bir erkek kadar yakışıklı birisin."banyonun kapısından içeriye girip dolapların kapağını açarken devam etti."Çicek tanrıçası. Benim tanrıçam."

Küçük çocuk gülümserken,tabureyi altına alıp oturdu.Bu sırada Taehyung,dolaptan çıkardığı tıraş makinesini kenara koyduktan sonra uzamaya başlayan sakallarına tıraş losyonunu sürdü.

Küçük olan ona hayran bir şekilde bakıyordu.İstemsizce ağzından "Waow."sözleri döküldü.Sanki bir sanat eserini izliyor gibiydi.

Taehyung,sakalını kesmeye başlarken kendini aynadan izleyerek gülümsedi.Bu sırada çocuk kendi yüzüne dokunuyordu."Neden benim sakallarım çıkmıyor."isyan eder bir şekilde dizlerine vurdu.Daha sonra acıttığı için yüzünü buruşturarak dizini ovaladı."Bebeklerin sakalı çıkmaz."daha iyi kesmek için dilini yanağına vurarak tümsek yaptığı için sesi boğuk çıkmıştı.

"Ama ben bebek değilim ki,yirmi yaşındayım."

Kesmeyi bitirdiği için yüzünü havlu ile kurulayıp eline tekrar tıraş sonrası losyonunu aldı."Buna rağmen bebeksin."jungkook kollarını birbirine bağlayıp sevgilisini izliyorken ona cevap vermemişti.Taehyung,"İşte bitti.Gel ve öp beni."dediği sırada taburesinden kalkıp hızla sevgilisinin yanına geldi."Şimdi batmayacak değil mi?"Taehyung gülümseyerek kafasını salladı.Jungkook ayak ucunda durmayı seçti hemen böylece onu daha rahat öpebilirdi.Taehyung onun bu şekilde rahatsız olacağını düşündüğü için "Ayaklarıma çık."dedi. Jungkook tereddüt etsede itiraz etmedi. Küçük ayakları, adamın kocaman olan ayaklarına bastığın da düşecek gibi oldu ama adam hemen ince belini yakalayarak onu engelledi.

Şimdi daha iyiydi işte.

Boynuna doladığı kollarını sıkılaştırarak adamın vişne çürüğü dudaklarına kapandı.Kücük dudaklarını yavaş yavaş oynatıyorken, sevgilisi öylece duruyordu."Ya sen neden beni öpmüyorsun istemiyor musun?"adam hemen itiraz etti."Sadece beni senin yönlendirmeni istiyorum."

Diosa Lavinia | TaekookWhere stories live. Discover now