Freak Show 2 ✔️ | T.K

Yine, Yeni, Yeniden...

Taehyung's pov

"Sakin ol lan, belli etme bu kadar kıskandığını." Dedi Bogum elini omzuma koyup sıkarken. Tanrı aşkına bu gece olanlar şaka mıydı?

Jungkook gözümün içine baka baka arkasındaki adama sırnaşıp duruyordu. O piçin eli ise benim sevdiğimin belinden ayrılmıyordu.

Bu gece katil olmazsam hiç bir zaman olacağımı düşünmüyorum açıkçası.

Ellerimi dizlerime koyup ayağı kalktım ağır hareketlerle. Bakışlarım Bogum'dan kayıp diğerlerine kayınca kendi hallerinde takıldığını gördüm. Yani kimse kalktığımı bile fark etmemişti.

"Bana beş dakika içinde kaldığınız otelin adresini at. Bu ufaklık çığırından çıktı iyice."

"Emrin olur paşam, hayırlı başarılar." Dedi ve kadehinden ufak bir yudum aldı. Dediğini umursamadan adımlarımı eski sevgilim Jungkook'a çevirdim ve hızla yanına ulaşmaya çalıştım.

Bileğinden yakaladığım gibi kendime çevirdiğimde bakan öfke dolu gözlerle bakmaya başladı. Sarhoştu, hemde fena halde sarhoştu. Burada kalması olmazdı.

"Yürü gidiyoruz!" Dedim sinirle bağırırken. Ancak o benimle gelmek yerine yanındaki piçe sıkıca sarıldı.

"Beni sevgilimle yanlız bırak Taehyung, hem sanane benden?! Yoksa hala seviyor musun beni?!"

"Evet evet ölüyorum aşkından, şimdi yürü de ikinizde elimde kalmayın. Hadi Jungkook!"

Sonunda gelmeyi kabul etmişti ve arkamdan sürükleniyordu. Cidden çok inatçıydı, hiç değişmemiş...

^^

Bogum'un attığı konuma geldiğimde arabamı durdurdum ve diğer kapıdan Jungkook'u çıkarmak için araçtan indim.

Bir hayli kilo almış olsa da onu kaldırmakta sıkıntı çekmeden resepsiyondan odasının numarasını öğrenmeyi başardım.

On üçüncü katta duran asansörden kucağımda Jungkook ile indim ve dostdoğru odasına ilerledim. Başını boynuma koymuş, gözleri kapalıydı.

Cebindeki kartı alıp kapıyı açtıktan sonra içeri girdim ve onu dikkatlice yatağına bıraktım. Keyfine düşkündü bu yüzden çift kişilik bir oda seçmişti.

Tam geri çekilecektim ki bir anda gözlerini açtı ve benimle karşı karşıya kaldı. Yıldız gibi parıldayan gözleri tamda gözlerimin içine bakarken Dünyadan soyutlanıyordum sanki. O kadar güzel di ki eşi benzeri yoktu, buna adımın Taehyung olduğu kadar eminim.

"Neredeydin bunca zamandır? Neden bir kez bile aramadın, mesaj atmadın, diğerlerine bile sormamışsın.... seni hep bekledim Taehyung, biliyor musun?"

"Biliyorum güzelim, biliyorum. Ama seni rahatsız etmedim çünkü beni istemediğini düşündüm. Senin kadar bende özlemle yanıp tutuşuyorum her gün."

Başını salladı ve gözlerini benden kaçırdı. Çenesini tutup tekrar bakışlarımızı buluşturdum ardından da söze atıldım.

"Sarhoşsun ve bu konuşmaların hiç birini hatırlamayacaksın... şimdi uyu ve güzelce dinlen olur mu?"

Tekrar kalkmak için hamle yaptığımda bu kez engel olmadı bana. Arkama bakmak isterdim ama bakarsam gidemeyeceğimi biliyordum.

"Sevgilim..."

Adımlarımı durdurmayı başaran tek şey bu kelime olmuştu. Ağlar tonda söylenmiş bu kelime içimi paramparça etmiş gibiydi. Hasret kalmıştım bu kelimesine...

"Yine ayrılıyor muyuz? Yine bitiyor muyuz?" Dediğinde kendimi dizginleyemedim ve arkamı döndüğüm gibi üzerine çıkıp o baldan tatlı dudaklarına kapandım. 

Aylar sonrasında tadına baktığım dudaklar başımı döndürmüştü şimdiden. Sarhoş olması şuan önemseyceğim son şeydi çünkü fazlasıyla özlem ve arzu doluydum.

Ağzını araladığında dilimle başta dudaklarını ardından damağını yaladim hemen ardından diliyle buluştum. Kalçasını kaldırıp bana yaslanmaya çalışması, benim buna engel olmak adına ellerimi beline koyup yatağa sabitlemem ve bu yüzden sinirle soluması aşırı hoşuma gidiyordu.

Dudaklarımızı ıslak bir sesle ayırdım ve yükselip yüzüne baktım. Nefes nefese kalmıştı küçük bebeğim...

"Gitmeliyim bebeğim."

"Tamam~" dediğinde alnına soluklu bir öpücük bıraktım ve ardıma bir daha bakmadan odasından çıktım.

Bu gece uyku bana haramdı...


^^
Birazda tatlış taekook <333

Kapağımız 💞