Senin Suçun Değildi

58 24 24
                                    

Evde geçirdiğim iki günün ardından sonunda babamı iyi olduğuma ikna etmiş ve daha fazla işleri aksatmaması adına yurtdışına geri dönmesi için ikna etmiştim.Sabah erkenden kalkıp babamı uğurlamış ve hazırlanıp okula doğru yola koyulmuştum.Her zamanki gibi durakta bineceğim otobüsü beklerken bi yandan da kulaklıklarımı kulağıma takmaya çalışıyordum.

...

Ders başlamadan önce yanıma gelen Jeongin ile konuşmuş,bana işledikleri konuları söylemesini istemiştim.Onlara gerçekten çok şey borçluydum.Kısa sürede beni aralarına alıp benimsemişler,bana hiç tadamadığım o gerçek arkadaşlık duygusunu göstermiştiler.Zira onlar olmasa toparlanmam çok daha uzun sürebilirdi.Bugün okula bir şekilde gelebildiysem kesinlikle onlar sayesindeydi.

İlk dört dersi bitirmemizin ardından yemekhaneye adımlıyordum.Masaların arasından bana el sallayan 8 erkeğe tebessüm edip adımlarımı masalarına yönelttim.

"Çocuklar akşam her zamanki yerimize mi gitsek?Uzun zamandır uğramıyoruz."

Chris'in dedikleriyle sordum.
"Her zamanki yer mi?"

Jisung:
"Sojin sen hiç gitmedin değil mi?
Bizim hep toplandığımız bir kafe var da Minho'nun amcası işletiyor.Bugün sende bizimle gel hem görmüş olursun."

Akşam evde tek başıma oturmak yerine bu fikir çok cazip gelmişti.Bende kabul ettim.
"Tamamdır,geliyorum."

...

Okul çıkışı hepimiz üzerimizi değiştirip kafede buluşmak üzere sözleştik.Ancak ben kafenin yerini bilmediğim için Hyunjin ile önce benim evime sonra kafeye geçecektik.Birlikte otobüse binip evime geldik,Hyunjin dışarıda beklerken ben üzerime hızlıca bir şeyler geçirmiştim.Odamdan çıkmadan boy aynamda önce giydiğim beyaz body ve gri eteğimi düzelttim.Daha sonra sabah alttan topladığım saçlarımı açıp omzuma dökülmesini sağladım.Son olarak siyah oversize hırkamıda giyinip çıktım.Hyunjin giydiklerimi gelişigüzel süzüp önden yürümeye başladı.Bende arkamızdan kapıyı çekip peşine takıldım.

Üzerinde okulda maç yaptıktan sonra giydiği kıyafetleri vardı.Siyah eşofman altı üzerine giydiği siyah sweatshirt üzerinde oldukça iyi durmuştu.

Ancak birlikte yürümeye başladığımızdan beri tek kelime etmemesi sinirimi bozmuştu.Böyle bir sıcak bir soğuk davranması hiç hoşuma gitmiyordu.

Otobüse binip gitmek daha hızlıyken Hyunjin onun yerine yürümeyi tercih ettmişti.Bende pek sorgulamayıp peşinden yürümüştüm.Kafamı yere eğmiş kaldırımın dibindeki otlara ayaklarımı sürtüyordum.Çocukluğumdan beri etrafta ilgilenecek bir şey olmayınca böyle istemeden çevredeki şeylerle uğraşma alışkanlığım vardı.

Böyle devam ederken çarptığım sert cisim beni kendime getirdi.
Hyunjin olduğunu düşündüğüm beden bakış açıma giren kırmızı sweatshirt ile yanıldığımı göstermişti.Bakışlarımı odağımın yüzüne çıkardığımda şokla bir iki adım geriledim.

Bu o olamazdı!

Şaşkınlıkla aralanan dudaklarıma sinirle dişlerimi geçirdim.

Yun Kai

Önceki lisemde nakil aldırmama sebep olan Jessy Clark'ın sevgilisi.

İçimden lanetler okuyarak çevreme baktım.
Kahretsin ki sürüsü ile gelmişti.
Telaşla Hyunjin'e döndüm ve meraklı bakışlarını görünce yanına iyice sokulup fısıldadım.

"Hyunjin gitmeliyiz,hemde hemen."

"Ne?Neden?Kim bunlar Sojin."

"Sadece beni sevmediklerini bilsen yeter şimdi anlatmaya vaktim yok.Gidelim."
Kolundan çekiştirip kurtulamayacağımı bile bile boş bir umutla yanlarından sıyrılmaya çalışırken tabiikide zorbalarım tarafından durdurulduk.

Forget The Past | Hyunjin Where stories live. Discover now