Aşk

40 6 51
                                    

Sabah uyandığımda yaptığım ilk iş telaşla saate bakmak olmuştu.İlk defa uykumu bu kadar iyi almıştım,bu da uzun süredir uyuduğumu düşünmeme sebep olmuştu.Ancak saate baktığımda henüz erken olduğunu görmüştüm.

Yerimden doğrulup banyoya ilerledim.Hızlı bir duş alıp çıkmamın ardından saçlarımı kurutmadan ıslak bir topuz yapıp üzerime formalarımı geçirdim.

Oturma odamda Hyunjin'in uyuyor olması nedeniyle odamdan çıkmak istemiyordum.Akşam burda kalmasını isteyen bendim ama şimdi utanıyordum.

Sonunda odamdan çıkıp oturma odasına geldiğimde Hyunjin'in hala uyuduğunu görmüştüm.O...çok tatlıydı.Uyurken yorgana sarılmıştı ve sanki gel de beni ısır diye bağırıyordu.

Onu izlemeye öyle dalmıştım ki saatin ilerlediğini yeni fark etmiştim.Hyunjin'i uyandırmayı erteleyip mutfağıma adımladım.Kahvaltılıkları masaya hızlıca dizdim daha sonra ikimize tost yapmaya başladım.Söylemesi oldukça utanç vericiydi ama böyle kendimi evli çiftler gibi hissetmiştim.Düşündüklerimle istemsiz tebessüm etmiştim.Sonra arkadan tanıdık sesi işittim.

"Neye gülüyorsun bakalım?"

Arkamı döndüğümde üstünü giyinmiş bir Hyunjin ile karşılaştım.

"Öylesine işte.Hadi kahvaltımızı yapalım."

Sandalyeyi çekip oturdum o da karşıma oturdu.

Sessiz geçen bir kahvaltının ardından şimdi birlikte evden çıkıyorduk.Çıkmadan önce ıslak saçlarımı kurutmak istedim ama zamanım kalmadığı için bu dağınık topuzla okula gidiyordum.

Sanırım Hyunjin'i izlerken fazla zaman kaybetmiştim.Ama benim suçum yoktu ki.Hoşlandığın çocuğu uyurken seyretme fırsatı kolay ele geçmezdi.

Hoşlandığım çocuk...Yanımdaki bedene döndüğümde elinde gri bir hırka tek kolunda çanta üstün bir karizmayla yürüyordu.Taş taş...

Bir dakika!Elindeki hırka benimdi.

"Şey,bir ihtimal yanlışlıkla benim hırkamı almış olabilir misin?"

Omuz silkti."Saçlarını kurutmadan çıktın üşüyebileceği  düşündüm."

Bu düşünceli tavrına düşmedim desem yalandı.Onu mıncırmak istiyordum."Sağol."Hırkayı elinden aldım."Çok düşüncelisin."

Okula birlikte gittiğimizde bir kaç göz bize dönsede umursamadım.Bizimkiler kantinde oturuyordu.Yanlarına gittik.Bizi ilk fark eden Jisung oldu.

"İnanamıyorum!Bize söylemeden çıkmaya mı başladınız."

Minho yumruğunu sıkıp havaya kaldırdı."Biliyordum."

Hyunjin olayı toparladı."Çocuklar saçmalamayı kesin sadece bugün Sojin'de kaldım."

"Sojin'de mi kaldın?Ne?"

Olayın konuştukça batmasıyla elimi alnıma geçirdim.

Bizimkilerin yanına geçip dün sabahtan itibaren olanları bir bir anlattık.Duyduklarıyla şaşkına dönmüş,hepsinin ağzı beş karış açılmıştı.

Minho bir ağabey edasıyla kolunu omzuma atıp sıvazladı.Chan Oppa herkes adına konuştu."Merak etme Sojin bu süreçte sana iftira atanları bulana kadar hep yanında olacağız."

32 diş sırıttım.Böyle arkadaşları hakedecek ne yapmıştım ben.

Bugün öğle arasına kadar hep birlikte bana bunu yapabilecek kişileri düşünmüştüm.Hatta okuldan bir kaç çocuğu sıkıştırdıkları bile olmuştu.

Forget The Past | Hyunjin Where stories live. Discover now