27. BÖLÜM: "ÖLÜLER DE KANAR"

49.1K 3.9K 5.2K
                                    

Bölüm şarkısı: "Elvis Presley - Jailhouse Rock
Kaleo - Way Down We Go"

Okumaya başlamadan yıldızı parlatır mısınız ?🌟

Bol yorum, bol vote = Yeni bölüm ❤️‍🔥

Keyifli okumalar!

BANA KENDİMİ VER 8 YAŞINDA

27. BÖLÜM: "ÖLÜLER DE KANAR"

Çoğu insan geceleri uykusuz kalmasına neden olan kabuslarında yüksek bir yerden düştüğünü, dev bir yılanın bacaklarına sarıldığını veya hayaletleri görürdü.

Bense bana doğru gelen bir anne görüyordum.

Dışarının soğuğundan korunmak için giydiği siyah, deri eldivenleri çıkaran, gözlerindeki şaşkınlık ve hayalkırıklığı ile bir bana bir Savaş'a bakan annemi.

"Anne?" diye sorguladım saniyeler içinde. Beni tanımamış olmasının imkanı yoktu. "Burada ne işin var?" diye devam ettiğimde bunun kırıcı olduğunu anında fark etmiştim. "Yani hoş geldin."

Odanın kapısı kulaklarımı sağır edecek bir sesle kapatıldığında baldırıma kadar sıyrılmış bir elbise ve öpülmekten kızarmış olduğuna emin olduğum dudaklarla öylece oradaydım.

"Babanla sana sürpriz yapmak istemiştik." dedi annem, sesindeki durgunluk tamamen şaşkınlığındandı. Oysa ne kadar cıvıl cıvıl bir kadındı. "Asıl sürpriz bize oldu."

Savaş elindeki kemeri soğukkanlı bir şekilde yeniden masasına bıraktığında dudaklarının arasından sızan soluğu açıkta kalan tenime dokunup içime bir ürpertiyle sardı.

"Anne göründüğü gibi değil." dedim apar topar, üzerine düşünülmemiş, ucuz ve banel bir savunmaydı bu.

"Görünen kısmı gayet yeterli."

Savaş annemi onaylarcasına başını salladı, "Aslında bu fragman sayılır." dediğinde arsızlığı karşısında şaşkına ve çılgına dönmek üzereydim. "Asıl film gelmeseydiniz başlamak üzereydi."

"Savaş!" diye resmen çığlığı bastım. Gözlerim yuvalarından fırlamak istercesine belirgin bir hal alırken annem kızgın bir boğa gibi soluyordu. "Anne, açıklamama izin verir misin?"

Birkaç dakika önce tutkuyla ve şehvetle oturtulduğum masanın üzerinden güçlükle doğrulup ayağa kalktığımda Savaş, annem ve ben dahil olmak üzere bir şeytan üçgeni oluşturmuştuk.

Herkes birbirine binbir çeşit duyguyla bakıyordu.

"Öncelikle beyefendi..." diye söze girdi annem, "Benim kızım düşündüğünüzün aksine değerli ve gururlu bir kızdır."

Annemin sesindeki kırgınlıktan parçalanmak üzereydim. Keşke şu an yer yarılsaydı, koca bir çukur açılsaydı ve ilk beni yutsaydı.

"22 yaşında genç bir kadın olduğu gibi..." dedi annem, avucunun içindeki eldiveni sinirini bastırmak için sıkıca tutuyordu. "Benim gözümde hala küçük bir çocuktur."

BANA KENDİMİ VERWhere stories live. Discover now