Gece Çökünce

Bölüm 39

JASMİNE

Kan değerlerimi kontrol eden Dr. Finley'e baktım. Neden kan kontrolü yapmak istediğini bilmiyordum.

"Her şey yolunda mı doktor?" diye sordum.

"Evet, Bayan Gibson. Tebrikler," deyince kaşlarım şaşkınlıkla çatıldı. "Tebrikler mi?"

"Raporlar her şeyin normal olduğunu ve hamile olduğunuzu söylüyor Bayan Gibson."

Zihnim aniden çalışmayı durdurunca gözlerimi kırptım. "Hamile mi?" Mutlulukla bana bakan Dr. Finley'e sordum.

Dr. Finley yetmişli yaşlarında olmalıydı. Tatlı, dede gibi bir adamdı.

"Evet, tatlım. Hamilesiniz. Emin olmak istedim ve doğrulamak için kan testi yaptım. Bay Jefferson bu haberi duyunca çok sevinecek. Tebrikler ve bundan sonra kendinize iyi bakın."

Elini elimin üzerine koydu. Ağzımı açıp kapadım. Ne diyeceğimi bilemiyordum. Çocuk sahibi olmak hakkında hiç konuşmamıştık.

"Nasıl... Yani hamile olduğumu sanmıyorum. Herhangi bir değişiklik hissetmedim..." dediğimde kıkırdadı.

"Bu şaşırtıcı olmalı ama hamilesiniz. Doğru zaman geldiğinde her şey olur. Eğer kaderinizde varsa, gerçekleşir. Ve şu anda oldu, sizi şaşırttı."

"Zihninizi ve bedeninizi strese sokmayın."

"Bu haberi Bay Jefferson'la konuşun. Ona söylemeyeceğim, bu yüzden şimdi söyleyip söylememek size kalmış. Ama ona söylemenizi öneririm. Bilmesi gerekiyor. Bu konuda onu karanlıkta bırakmayın."

Başımı salladım, odadan çıkmadan önce gülümsedi. Sözleri zihnimde çınlarken kapıya baktım. Theo'ya bunu nasıl söyleyeceğimi bilmiyordum.

Geleceğimizi hiç konuşmamıştık. Kapı açılıp Theo ve Thea içeri girdiğinde kalbim daha hızlı atmaya başladı.

İkisinin de bana doğru yürümesini izledim. Boğazımda oluşan yumruyu yutkunarak bastırdım.

"Nasıl hissediyorsun? Neden gergin görünüyorsun?" diye sordu Theo.

"Nasılsın, Çiçek?" dedi Thea da.

"İyiyim bebeğim." Theo yüz ifademi görünce elini Thea'nın başına koydu.

"Thea, Jasmine ile konuşmam gerekiyor. Lütfen Sherry ile dışarıda bekleyebilir misin?"

Thea bana bakmadan önce Theo'ya baktı. "Tamam." Ayrılmadan önce başıyla beni onayladı.

"Dr. Finley ne dedi? Raporda ne yazıyordu?" diye sordu.

O kollarını kavuşturmuş cevabımı beklerken ben dudaklarımı yaladım. "Theo..."

"Evet? Her şey yolunda mı?"

"Evet... her şey yolunda."

"O zaman neden gerginsin? Bir şey mi oldu? Neden sessizsin?" diye sordu.

"Dr. Finley... bebek beklediğimizi söyledi." Sesim kısıktı ve nedense Theo'nun yüz ifadesini görünce korktum.

Gözlerini kırpıştırdı.

"Bunu hiç konuşmadığımızı biliyorum ve bebeği doğurmak zorunda değilim... Bu planlanmamış bir şey ve..."

"Jasmine... Jasmine..." Theo omuzlarımı tutarak beni silkeledi. Sakinleşmeye çalışarak gözlerinin içine baktım.

"Derin nefes al..."

Derin nefes almaya başladım ama kalbim hızla atıyordu.

"Bunu hiç konuşmadığımızı biliyorum. Ama seninle ilgili ciddi olduğumu bilmen gerekirdi... bizimle ilgili."