FİNAL

52.8K 3.2K 2.3K
                                    

Ben geldiiiiimm.

Oy verip yorum yapmayı unutmayın lütfen.

İyi okumalar 🤗

Bugün bütün şarkılar Dilhun'a

Bugün bütün şarkılar Dilhun'a

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.




FİNAL



5 yıl sonra...



Arabayı okulun önünde durdurduğumda hemen arkamda bir başka araba durdu. Dikiz aynasından arkaya baktığımda Araban'ın Polat'a ait olduğunu fark ettim.

Kemeri çözüp arabadan indiğim sırada Polat çoktan inmiş ve yanıma gelmişti. Anahtardaki düğmeye basıp kapıyı kilitlediğimde Polat elini belime koyup alnıma ufak bir öpücük kondurdu.

"Ne yapacağız biz bu çocuklarla?" diye sorduğunda gülmeden edemedim.

"Bizden de normal çocuklar çıkmasını bekleyemezdik kocam." dedim gerginliğini almak ister gibi.

Dudakları varla yok arası kıvrılırken okulun bahçesine girdik. Kapıdaki güvenlik her akşam çocukları aldığım için olsa gerek sorgulamadan kapıyı açmıştı.

Yıllar önce bu okulda küçük Elif ve küçük Polat okuyordu. Polat, küçük Elif'in deyimiyle topçuluk oynarken; Elif astımına rağmen ortalıkta koşuşturuyordu.

Boyası değişmişti okulun. Duvardaki resimler değişmişti. Dikili olan ağaçlar bile değişmişti. Oysa bir ağaç vardı Elif'in hep altında oturup resim yaptığı. Artık yoktu.

Şimdi bu okulda Elif ve Polat'tan birer parça taşıyan iki çocuk okuyordu. Bizim çocuklarımız okuyordu.

Okula yazdırdığımızdan beri ya ben ya Polat çocukları okula bırakıyor ve okuldan alıyorduk. O zamanlarda böyle hissetmiyordum. Ne zaman ki ikimiz bu okula geliyorduk işte o zaman geçmişe dalıp gidiyordum.

Müdürün odası ikinci kattaydı. Merdivenleri çıkarken Polat elini belimden çekmişti. Yine de bana temas etmek istediği için elimi avucunun arasına aldı. Merdivenleri el ele çıktık.

İkinci kata geldiğimizde, yine çocukken Polat'la beraber beklediğimiz yerde Karan bekliyordu. Çatık kaşlarıyla müdürün kapalı olan kapısına bakarken aklından ne geçtiğini merak ettim.

"Karan!" diye seslendim ona doğru giderken. Başını bizim olduğumuz tarafa çevirdiğinde çatık kaşları düz bir hâl aldı. Aramızdaki o birkaç adımlık mesafeyi kapatıp karşısına geçtiğimde "Ne oluyor oğlum?" diye sordum. Kaşlarını çattı. Polat'ın elini bırakıp dizlerimin üstüne çöktüm. "Konuşsana yavrum niye çatıyorsun kaşlarını?" yine cevap vermedi. Kaşlarını daha çok çattı.

DİLHUN Zalim AğaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin